Sevgili Bavê Rabûn(2),
9 Mart günü Güney Kürdistan’ın bir çok şehrini saran ‘Reşaba’ olayından söz etmiştim.Yaşanan ‘Reşaba’ neticesinde Kürdistan’ın bir çok bölgesinde yaralananlar oldu, maddi zararlar yaşandı....Ama bir gün aradan geçmeden, yine Kürdistan’ın o güzelim ilk bahar güneşi çıktı.. Havalar yeniden ısınmaya başladılar...Biz bir grup arkadaş Goyje dağına tırmanmaya karar verdik... Arabanın direksiyonuna Semsurlu bir arkadaş geçti.. O yıllarca bölgede kaldığından dolayı, alanı sanki Kolik gibi biliyordu.. Araba Goyje dağına yılan gibi tırmandıkça, ben geçen yüzyılın doksanlı yıllarıyla 2006 yılının mart ayı arasında gelip gitmeye başladım.. O dönemler Goyje’ye çıkan harebe ve korkulu yollar, yerlerini asfalt ve Avrupa’yi yollara bırakmıştı..Biz dağa tırmandıkca, Suleymaniye gibi milyonlarca insanı barındıran şehir küçülmeye başladı.... Biz, asfalt yolla Goyje’nin doruğuna vardığımız zaman gün ortasında hem ay ve hemde güneş daha da bize yaklaşmıştı.Biz biraz daha yükseklere çıkmış olabilseydik, güneş ve ay Suleymaniye gibi daha aşağılara ve belki de o güzelim temiz hava ve gün ortasında güneşi tepesinde seyir ederdik.... Suleymaniye şehri ile Goyje dağı arasına beyaz bir bulut girmeye başladı... Bu beyaz bulutlar her halde ‘Reşeba’nın etkisi neticesinde bir gün sonrasına kalmıştı..Ama Goyje dağı o kadar güzel ve heybetliydiki hiç inmek istemiyorduk.... Suleymaniyeliler eğlenmek için Goyje dağını üzüm bağları gibi sarmıştı...Goyje dağının eteklerinde Kürdler renkli giysileriyle düğünler yapıyor ve ‘Şopileri’ başında halaylar çekiyordu.. Geçmişte Goyje virane olmuş ve Kürdistan düşmanları tarafından Suleymaniye’yi kontrol altına almak için kullanırken, bugün her tarafına ağaçlanmaya gitmişler.. Bir kaç yıl sonra yapılan bu yoğun ağaçlandırma neticesinde, Goyje dağları Baban Mirliği dönemindeki tarihsel doğallığına kavuşacak... Orada bazı dostlardan aldığım informasyonlara göre, Suleymaniye şehir idaresinin bu dağın doğal yapılanmasını korumak için büyük bir çaba içinde olduğunuda öğrendim....Ama Goyje deyip de geçmeyin, Suleymaniye’li şairlerin şiirlerine konuk olmuş, çekilen her halayın bir yerinden parlayan bir yıldız gibi şarkılaşmış bir dağdır... Asırlar boyunca Baban Beyliği Goyje’ye sığındı.. Bu dağ doğal bir savunma mekanizması olarak yüzyıllarca Baban Beyliğini korudu, yaşattı ve büyütü verdi... Babanlar asırlar boyunca hem Qeleçolan’ı ve hemde Suleymaniye’yi kendilerine başkent olarak seçtiler.. Bu iki şehirde Goyje dağlarının iki yakasına mesken kurmuşlar. Kürd kültürünün ve şairlerinin merkezi oldular.. Ama, biz Goyje’den aşağı inmek istemezken, Goyje’nin ruzgarı bizi aşağılara, Suleymaniye ile aramıza giren bulutların üzerine fırlatmak istiyordu..Sevgili Bavê Rabûn sende dün varacağın yere vardın... Umudum odur ki sen sağlığına kavuşur bize sağlıklı dönersin.. Ama ben bu gece Goyje’yle senin için konuşacağım..Hoşca kalDevam edecek...