Şu hususu  da     vurgulamadan   geçmek doğru  olmaz.   Pîremêrd       Osmanlıların  başkentinde  yaşadığı   dönemde  İstanbul'da  çıkan  Jîn  dergisine  de    ciddi  katkıları  oldu.
Pîremêrd,  Türkiye'de  olduğu zaman   tandıkları, dostları  ve     o dönemdeki Kürd  aydın çevreleri   ona  sürekli   mektup  yazarak ve     doğrudan  ilişki  kurarak  Suleymaniye'ye  dönmesini  istediler.   O ise  1925  yılında      Suleymaniye'ye  döndü.      Pîremêrd  bu  arada   hiç  resmi  bir görev  almadı.   1926  yılında     Suleymaniye    Belediyesi    Huseyin  Nazım'ın       sahibi ve  idari   müdürlüğünde     JİYAN     GAZETE sini  yayın faaliyetine  soktuğu zaman,    Pîremêrd     bu gazetenin   Genel Yayın  Yönetmenliğine  getirildi.   Pîremêrd    bu görevi 1932  yılına kadar, yani   Hüseyin  Nazım'ın    ölümüne  kadar  sürdürdü.   1932  yılından  ittibaren        Pîremêrd      Hüseyin  Nazım'ın yerine  geçiyor.
1938 yılında Pîremêrd JÎYAN Gazetesinin ismini JÎN olarak değiştiriyor ve 1950 yılının 15 haziranına kadar yayın faaliyetini idare ediyor.
Pîremêrd, 19 Haziran 1950'de Suleymaniye şehrinde şeker hastalığı ve böbrek yekmezliğinden dolayı Kürd basın ve kültür dünyasını fiziki olarak terkediyor. Pîremêrd'in isteği üzerine sürekli olarak Newrozları örgütlediği Mameyare'de toprağa veriliyor.( Pîremêrd'in özel yaşamına ilişkin bir çok kaynağa baş vurdum, Umêd Aşna'nın Pîremêrd, Pedaçuneki Jiyan u Berhemekani Aras Yayınları, Hewler 2001 adlı eserini temel aldım. Pîremêrd'in yaşamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak istiyen arkadaşlar bu kaynağa baş vurabilirler)
PÎREMÊRD'IN EDEBIYAT YAŞAMI
Aslında Pîremêrd çocuk döneminde edebiyata ve şiire ilgi duyuyor ve şiir yazmaya başlıyor. Pîremêrd'in ilk şiiri 1883 yılında „Tercumani Heqiqet“te çıkıyor. Bu yayının edebiyat bölümüne bakan eğitmen Naci şiiri yayınladığı zaman Pîremêrd'i öven bazı şeylerde yazıyor.
Yine Pîremêrd Osman Paşa Caf'ın inşa ettiği en sarayı bitimleyen şiiri 11 yada 12 yaşlarında olduğu ve Halebçe'de Feqilik yaptığı dönemde yazmış.
Ne de olsa Alladin Secadi'nin dediği gibi 10 yaşlarında olduğu zaman Said Zilzileyi'nin yanında Nizami'nin Şirin ve Xusrew'in derslerini alıyor.
Bazı kaynaklar   Pîremêrd'in   çocukluk  yaşlarında    hocasıyla  Şirazi'nin  bir   şiiri üzerine  yürütükleri tartışmadan  sonra  aralarının açıldığı  yazıyor.
Umêd Aşna'nın  verdiği bilgilere göre  31  yaşında   olduğu zaman İstanbul'a  gitmiş.    Bu süreç  boyunca    yazdığı şiirleri   „Tercumani  Heqiqet“ten  çıkanı  hariç       diğerlerine  ulaşılmış değildir.
Pîremêrd   Kürdistan'da   olduğu   zaman   klasik  Kürd edebiyatına  ilgi  duyuyor ve  kendisinden  öncesi   Kürd şairleri   hakkında     ciddi bilgilere  sahiptir.    Pîremêrd  İstanbul'a  gitmeden  önce  Nali, Salim, Kurdi,  Haci Qadri Koyi,   Mehwi ve Mewlewi   gibi     klasik   Kürd  edebiyatının    önde  gelen  büyük  şairlerinin   eserlerine    hakim durumdadır.  O  dönem    hazırladığı    ve şiir  harmanı diyebileceğiz    notlarında     yukarıda   saydığım   şairlerinin  bir  çoğunun    şiirleri bulunmaktadır.
Fakat, şairin İstanbul'a gitmesiyle birlikte önüne başka ufuklar açılıyor. Hukuk eğitimini İstanbul'da yapıp ve tamamlarken bir boyutu ile de Avrupa kültürüylede tanışıyor. Zaten Pîremêrd Kürd Medreselerinde okuduğu dönem Arap , Fars , Kürd ve Türk edebiyatı hakkında çok ciddi bilgilere sahipti. İstanbul'da olduğu zaman Sultan'ın emriyle Meclis'e üye olması , Hukuk eğitimini görmesi ve İstanbul'da farklı milletlerden aydınlarla tanışması onun hayatında önemli değişimlere neden oluyor. Pîremêrd'in kendiside anılarında yer yer bu gerçekliğe değinmektedir.
Sayın Umed Aşna yukarıda sözünü ettiğim eserinde Pîremêrd'in edebiyat dünyasında katkıda bulunduğu yayınların bir listesini veriyor. Bu listeyi özetliyerek veriyorum.
1) „Resimli Kitab“ imtiyaz sahibi Pîremêrd'in kendisidir. Fakat bu güne kadar bu dergi hakkında hiç bir bilgi yok.
2)“Kürd Teavün ve Terakki Gazetesi“(1908-1909) : Türkçe ve Kürdçe çıkan bu gazetenin imtiyaz sahibi Pîremêrd'in kendisidir. (Geniş bilgi için Malmizanij'ın bu gazete üzerine çalışmasına bakınız)
3) Pîremêrd, Faik Sabri Bey ile birlikte „ Meswer Muhidit“ gazetesini çıkarıyor.
4) Pîremêrd, 1918-1919 yıllarında İstanbul'da yayınlanan JÎN dergisinin bir çok sayısına şiirler yazmış ve çevirler yapmıştı.(Bu konuda daha fazla bilgi için sayın M. Emin Bozarslan'ın JİN'in çevirisine bakınız)
5)Yine Tahran'da çıkan „Şems“ Gazetesine İstanbul'dan şiirler ve yazılar gönderiyordu. Bu gazetenin sahibi Said Huseyin İraniydi.
6)Yine   Pîremêrd'in  söylemiyle    Tahran'da   çıkan,  „Ferheng“  dergisine ve   „Şefaqi  Surix“  gazetesine  İstanbul'dan   şiir ve makale  gönderiyordu.      Pîremêrd   Tahran'a  yazılarını    „Tahir  Hamadani“  aracılığı ile gönderiyordu.(Büyük  Kürd şairi  Baba Tahir Hamadani'nin   ismini     almış  olmalı)
7) Pîremêrd  bir  çok defa  „Huriyet“ ve „ İqdam“  gazetelerine  baş yazılar yazmış....
8) Pîremêrd Abdullah Cevdet'in çıkardığı „İctihad“ dergisine(1904-1912) oğlu Nejad ile birlikte ürünlerini yayınlıyorlardı. Bu konuda Pîremêrd şöyle diyor: „ Abdullah Cevdet meşrutiyetten sonra Avrupa'dan İstanbul'a dönmüştü. Herkesten fazla ben ve oğlum Nejad derginin basım ve yayınında kendisine yardımcı olduk.
9)“Tercumani Heqiqet“  gazetesine     şiir yazmış.
10) Fransızca  çıkan  TAN    gazetesine       Fransa'da   yüksek eğimini yapan     İbrahim Heyderi'nin  oğlu  davut    aracılığıyla Nali'nin   ve başka  Kürd şairlerinin  şiirlerini   çevirerek gönderiyordu.
Daha öncede vurguladığım gibi Pîremêrd o dönemler farklı isimlerle yazıyordu. Bunlardan bazıları:
Suleymanyeli Tofiq, S.T, Suleymaniyeli Mahmud Nejad, Suleymaniyeli M. Nejad Tofiq, M. M, Suleymaniyeli Wedad, İsmail Wedad.....vs...
İnsan İstanbul'da yayınlanan JİN'in var olan sayılarına ve Kürd Teavün ve Terakki Gazetesinin sayfalarına baktığı zaman Pîremêrd'in Kürd edebiyatına olan aşkına ve üretkenliğine hayran kalıyor.
Zaten Pîremêrd 1925 yılında Suleymaniye'ye vardıktan sonra tüm yaşamını Kürd edebiyatına ve basınına adadı. Pîremêrd'in ölüm tarihi olan 1950'ye kadar yani yaklaşık olarak 25 yıl boyunca o sistemli ve sürekli yazdı. JÎYAN ve JÎN Dergileri bu büyük dehasının sırtında yürüdüler.
Devam edecek....
Aso Zagrosi