1967-68 Hareketi ve Suleyman Muini ve arkadaşları (13)
Kısaca Suleyman Muini'nin ailesinden sözettikten sonra şimdi Suleyman Muini'nin özel yaşamana geçebiliriz. Daha öncede Suleyman Muini'nin doğum tarihi konusunda çelişkili bilgilerin olduğunu vurgulamıştım.. Suleyman Muini'nin oğlu Siyamend Muini'nin babası üzerine yazdığı „Suleyman Muini-Faiq“ adlı makalede Suleyman Muini'nin „17.02. 1933 tarihinde Mehabad'ın Seholxane mahalesinde dünyaya geldiğini“ yazıyor. Muhammedi Xiziri ise İrani takvimine dayanarak „1311 yılı“nı veriyor, yani miladi takvimine göre 1932 yılına denk düşüyor. Suleyman Muini „Demokratik Kürdistan Cumhuriyeti“ döneminde küçük bir çocuktur. Babası Mirza Muhammed Emin Muini Suleyman'ı Tebriz'e okumaya gönderiyor. İran ordusu Azerbeycan ve Kürdistan Cumhuriyetlerini yıktıktan sonra Suleyman Tebriz'den Mehabad'a dönüyor ve orta dereceli eğitimini Şah Muhammed Riza Pehlewi'nin okulunda devam ediyor. Cumhuriyetin yıkılışından sonra Suleyman Muini'nin babası Cumhuriyetin İçişleri Bakanı olduğundan dolayı tutuklanıp 3 yıl cezaevinde kaldığını daha önce vurgulamıştım.
Dr. Musadiq döneminde Suleyman Muini'de diğer Mehabad Kürd gençleri gibi bir hayli aktif bir konumdadır. 15. 06.1953 tarihinde Kürdistan Demokrat Partisi „4. Uluslararası Gençlik Festivaline“ Kürd gençlerinin temsilcilerini seçmek için Mehabad şehrinin „Baxi Mikail“ de bir toplantı yapıyor. Bu toplantıya Suleyman Muini(Faiq Emin)de katılıyor. Zaten Suleyman Muini Mehabad'ta Kürdistan Demokrat Partisi'nin gençlik çalışmaları başladığı andan itibaren kendisini bu örgütlenmenin içinde buluyor. İran askerleri „Baxi Mikail“de toplanan gençlere ateş ediyorlar. Bu arada Hasan Ramazan adlı bir Kürd genci şehid ediliyor ve yaralananlarda var. KDP yöneticilerden Ahmed Tevfik parti adına bu toplantının organizasyonu ile uğraşıyor. Bir gencin öldürülmesinden sonra gençler bir tabutu alarak mehabad sokaklarına dökülüyor. O dönem Mehabad'ta bulunan KDP'nin diğer yöneticilerinden Kerimi Hisami ve Rehimi Sultanyan'da gençlerin yürüyüş yaptıklarını duyunca gidip Ahmed Tevfik ile birlikte yürüyüşün on saflarına geçiyorlar. (Kerimi Hisami'den akt Dr. Serdeşti, Ahmed Tevfik....... s. 26)
İran askerleri şiddet ve kurşun sıkarak yürüyüşü dağıtıyorlar. Mam Omer'in anlatımlarına göre askerler kitleyi zorla dağıtıkları zaman Ahmed Tevfik tek başına boş tabutun başında bekliyormuş.. Ahmed Tevfik'e „tabutun boş olduğunu bilmene rağmen sıkılan kurşunlar karşısında niye kaçmadın?“ diye sordukları zaman, Ahmed Tevfik „ ben nasıl kokuşmuş düşmanların önünde kaçarım, halkın cesareti kırılırsa nasıl yarın bir iş yapabilirim?“ diye cevaplıyor.
Dr. Qasimlo 15 Haziran 1953 tarihinde Mehabad'ta yapılan bu yürüyüşü 1946(yani Demokratik Kürdistan Cumhuriyetinin yıkılışından sonra)yılından sonra yapılan „ilk kitlesel yürüyüş“ olduğunu yazıyor.(Dr. Qasimlo, Çil Sal Xebat, sayfa 159) Bu yürüş esnasında 70'in üzerinde Kürd yurtseveri tutuklanıyor. KDP'nin kitle tabanıda gittikçe genişliyor. Fakat, şu noktanın altını yeniden çizmek gerekiyor. Her ne kadar o dönemler parti KDP olarak adlandırılıyorsada Tudeh'in „Kürdistan Komitesi“ gibi bir konumdaydı. Tudeh „KAK“ diye bir birim oluşturmuştu... Yani „Komisyona Azerbeycan û Kurdistan-KAK“.. Bu örgütlenme vasıtasıyla işleri idare etmeye çalışıyordu. Tahran'daki bir Fars Kürdistan'a geldiği zaman KDP içinde çalışıyordu. Bir Kürd Tahran'a gittiği zaman Tudeh'te çalışıyordu.( Bu ilişki tarzı bir kaç satırla anlatılacak gibi değil)
CİA'nin Dr. Musadiq hükümetine karşı gerçekleştirdiği askeri darbeden sonra Şah yanlıları İran'daki muhalif güçlere ve Kürdistan Demokrat Partisi yandaşlara karşı operasyonlara giriştiler. Zaten Şah ve taraftarları için genel olarak Kürdistan ve özel olarak Mehabad „çıban başı“ydı. Şah yanlılarıyla Dr. Musadiq tarafları arasında geçen referandum yarışında Mehabad'ta 5000 seçmenden 2'si Şah'ın lehinde oy kullanmıştı.(Dr. Qasimlo, age, s 160) Şah yanlılarının askeri darbe yoluyla iktidara gelmesinden sonra Kürdistan'da bir çok Kürd yurtseveri tutuklandı.. Suleyman Muini ve Qadir Şerif gibi bir dizi KDP kadrosu illegale geçerek kendilerini koruyabildiler ve faaliyetlerini sürdürdüler. Belli bir dönem Suleyman Muini kırsal kesimde faaliyetlerini sürdürüyor. Bu arada Suleyman Muini'nin babası Mirza Muhammed Muini tuklanıyor ve 20 gün cıvarında askeri hapishanede kalıyor. İran askeri yetkilileri Suleyman'ın babasına „oğluna haber gönder , gelsin teslim olsun. Şah kendisini af etmiştir“ diye tavsiyelerde bulunuyorlar. Fakat, Suleyman'ın babası bu oyuna gelmiyor.(Siyamend Muini, adı geçen makale)
Bilindiği gibi KDP Tudeh'in Kürdistan komitesi gibi hareket ediyordu. İran devleti tarafından Tudeh karşı büyük operasyonlar vardı. Bu arada yoğun bir şekilde Tudeh kadro ve yöneticileri tutuklanıyor, hapse atılıyor ve idam ediliyor.. Tudeh saflarında devlet ile işbirliği yapan bir dizi kadro çıkıyor. Savak ciddi bir şekilde Tudeh saflarına sızmış durumda...
1955 yılının ilkbaharında KDP yöneticileri Tahran'da Sadiqi Henciri'nin evinde genel durumu değerlendirmek amacıyla bir toplantı yapıyorlar. Bu konuda Qani Biluryan şöyle yazıyor: „Ben arkadaşlardan toplantı için Tahran'a gelmelerini istedim. Suleymani Muini, Haşim Heqtalep, Hemed Emini Ratibi, Abdullah İshaki ve Eshad Xudayar Tahran'a geldiler. Abdulrahman Qasimlo ve Sadiqi Henciri'de bu toplantıya katıldılar. Sadiqi Henciri Tudeh Partisinden kopmuştu ve bize çok ciddi bir şekilde yardım ediyordu.. Abdullah İshaki ve Haşim Heqtaleb Kürdistan'daki hareket içinde Ahmed Tevfik ve Qadir Şerif kod isimleriyle çok ünlü olmuşlardı. Bu toplantı 1955 ilkbaharında yapıldı.“.(Qani Biluryan, Alakok, beserhatekani siyasi jiyanim, Stockholm 1997, s 155)
Bu toplantıda KDP iki önemli karar alıyor:
1)Tudeh ile olan örgütsel birliğe son veriyorlar. Gerekçe olarak polisin Tudeh üzerinden KDP'ye darbe vurması olayı gündeme getiriyor. Dr. Qasimlo'dan Tudeh ile olan örgütsel ilişkilerini kesmesini istiyorlar. Qasimlo'da kabul ediyor.
2)İkinci nokta ise Tudeh'in askeri darbe karşısındaki pasif tutumunun eleştirisiydi.. KDP bu toplantıda Tudeh'i eleştiriyor. Biri Tudeh yönetimine ve diğeri ise Sovyetler Birliği Komunist Partisi'ne olmak üzere iki mektup yazıyor. Bu mektupları yurtdışına çıkarmak için Dr. Qasımlo'ya veriyor..(Qani Biluryan ile Dr. Qasimlo'nun İran İslam Devrimi sonrası ilişkileri tümden koptu. Biluryan'ın anılarında Qasimlo'ya ilişkin bir dizi suçlama var. Konumuzla ilişkisi olmadığından şimdilik geçiyorum)
KDP'nin 1955 ilkbaharında Tahran'da gerçekleştirdiği bu toplantı, aynı zamanda KDP'nin Tudeh Partisi'ne karşı siyasal ve örgütsel bağımsızlığını ilan ettiği toplantıdır.
Devam edecek
Rojgar Merdoxi