Orhan Miroğlu; Türk ırk Anayasası'nın kısmi değişikliği için yapılacak referandumda alınacak tavır konusunda şunları yazmış.

“Türkiye’nin üçüncü Tanzimat’ın şafağını yaşadığı bir dönemde, kullanacağı veya kullanmayacağı oylarla tarihe geçecek.”

Miroğlu, bu yazdıklarıyla ne anlatmak isteğini açıklamamış. Ama biz birinci ve ikinci Tanzimat şafaklarının Kürdlerin canına ot tıkadığını biliriz. Miroğlu buna nasıl okuyor bilemem, ama gönül isterdiki birinci ve ikinci Tanzimat şafaklarının Kürdlere ne getirdi, ne alıp götürdüğünü keşke izah etseydide bizde öğrenmiş olsaydık. Ondan sonrada üçüncü Tanzimat şafağında da, “iyi şeyler olacak” kanısına varıp bir “evet”e bizden sandığa yansırdı.

Şimdi şunu yazarsam Miroğu kendine hakaret sayacak. Öyle bir niyetimin olmadığını peşinen söyleyeyim. Fakat bir başka şey daha söylemek isterim. Bu da eşyanın kendi adıyla anlandırması olcak. Valla bunda benim suçum yok. Eşyanın ismi o. Onu başka bir şeyle ifade etmek gerçeği tersyüz etmek olur ki, bunu yapmak tabiatıma aykırı.

Gerçi Miroğlu'nun takıldığı çevre bunu kendine meslek etmiş.

Örneğinide vereyimki anlaşılır olsun.

Örneğin; Kürdistan'a “Güneydoğu Anadulu” demeleri gibi.

Miroğlu, kendini “Kürt aydını” olarak tanımlıyor. Kuşkusuz bunu yaparken kimseden izin alması gerekmiyor. Fakat şunu da bilmesi gerekiyor. Şeltesini Türk egemenlik kapısında seren birinin etnik kimliği ne olursa olsun aydın olması bir yana bireyi olduğu millete hakaret olduğunu kendisine hatırlatmak isterim.

Aslında durduğu yer için kendini tanımlasaydı inaniyorum ki, buna uygun bir tanım bulmakta zorlanmazdı. Mesele kendine “Türk aydını” deseydi durduğu yere culk diye otururdu.

Dikkat ederseniz Miroğlu, referandumda takınılacak tutumun Türkiye eksenli tartışıyor. Türkiye'nin “üçüncü Tanzimat şafağı” diyor.

Sormazlar mı be kardeşim biz Kürdleri ne alakader eder Türkiye'nin bilmem bu kaçıncı şafağı. Daha önceki şafaklarda payımıza ne düştüde, bu son şafaktada bir şey düşsün. Kimsenin kuşkusu olmanın ki, bu son şafak sonrasıda Kürdlerin payına inkar ve imha düşecektir. E.. peki ne anladım bu şafaktan?

Kürdlerin payına olumlu bir şey düşmeyecek, ama Türk ırk Anayasasını kendi oylarıyla ister “evet”, ister “hayır” demek için Türk'ün kurduğu sandığa gidip kendi iradesiyle onaylamak Türk egemenlik sisteminin Kürd millet egemenliğini onaylamak olacaktır.

Literatörde bunu tanımlayacak çok kavram var. Herkes kendine uygun birini seçebilir. Ama bu Kürd aydını, yurtseveri, milliyetcisi olmayacaktır