Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 1 September 2009

Turk resmi tarih yazimcilarindan biri adinin önunde veya ardinda prof.Dr olmasinin fazla bir önemi olmadigi gibi pek bir kiymeti harbiyesi olmadigininda acikbir örnegi olmasi anlaminda bir ibret belgesi yazmis adi Kurdler ve Devlet.

Koskocaman bir Prof Dr Metin Heper 283 sayfalik bir kitap yazmis. Her ne kadar adi Devlet ve Kurtler olsada aslinda asil olmasi gerekli olan adi Turkler ve Kurtler olmaliydi. Bay Prof. Kurdlerin devletle yani Turklerle tanismasini 1500 yillarin basindan itibaren caldiran savasiyla basladigini yine Kurdler Sah ismail idaresinden memnun olmadiklari icindirki 1516 senesinde kendi rizalariyla osmanli himayeseni gecmisler diyor. Belki bunda garipsenecek bir durumda yok denebilir. Sadece denebilir demekle yetinelim.

Yine ayni zatin 1071 den hic bahs etmezken mezapotamyaya yapilan binlerce Turk saldirisindan hic bahs etmmeside bir okadar anlamlidir. 1516 yilinda Bitlis beyi serafxan Kurlerin osmanli himayesine gecisini YavuzSelime sunarken bu himaye sanki kerhen kabul edilmis ve Kurdler Sah Ismailin zulmunden kurtarilmis gibi bir hava estiriyor. Yani anlayacagimiz daha selam verirken borclu ciktigimizin acik resmi sunuluyor. Resmi tarih yazmakta kolay olmasa gerek en azindan ne kebab yansin nede sis.

Yavuz sultan Kurdlere uc ayri yönetim modelini ayni anda uygulamis bunlar dogrudan yönetim kismen özerk yönetim ve tam özerk yönetim bir millete ayni anda uc ayri yönetim modeli uygulanirken osmanlinin asla ve asla böl parcala yönetimini benimsemedigini söyleyebilcek kadar Prof.Dr. yani ilim irfan görmus okumus bir adam söyluyorsa inanmaktan baskahangi caremiz olabilirki söyleyen bir bilim adami olunca resmi tarih yazmak musakatli bir is olsa gerek.

Metin Heper Osmanlinin böl yönet politikasi uygulmadigini söylerken bunlari bosuna söylemiyor. Tabii kitabin yazilim amaci ve konusu bununla sinirli degildir. Asil konusu gunumuzle ilgilidir. Bugun Kurd aciliminin bin yillik kardeslik söyleminde bir bas yapit olmasindandir.

Osmanlinin Kurd politikasi ikrsal veya millet kaynakli bir politika degildir diyor sayin Prof. Osmanlinin musluman halkalara karsi politikasi daha cok din kardesligi uzerine kuruludur. Osmanlinin Kurdistan politikasinda asayisten kaynaklanan zorlamalar veya zor kullanmalar disinda bir zor zulum unsuru yoktur diyor. Yine osmanli dönemindeki ayaklanmalarda öyle sanildigi gibi ulusal karekterli ayaklanmalar degil daha cok Kurd beyleri ve Emirlerinin ic catismalari babinda cikan catismalardir. Yani osmanlida Kurd ulusal ayaklanmalari yoktur. olanlarda kullen yalandir. Insan bilim adami olunca birde resmi tarih yazarsa olacagida budur. Dikkat edilirse adamin tezlerine karsi hic bir tez sunmuyorum sadece anlattiklarinin altini kirmizi kalemle cizmeye calisiyorum.

Osmanlida Kurdlerin tehciri yoktur diyor sayin Prof. Olanlarda yine asayis amacli tehcirlerdir diyor. Ki söz konusu tehcirler Turkler icin bile uygulanmistir diyor. Sadece osmanlida uygulanan tehcirlerle ic anadoluya yerlestirilen Kurdler bile bu yalani cöpe atmaya yeterlidir sanirim.

Osmanli Kurdler icin Turklerle din kardesligi uzerine dayali ilisklier kurmus ayni teba da birlesmis ayni tasa icinde beraber kavga vermisler. Doyayisiyla osmanli ne iskalcidir ne asimilasyoncu nede barbar. Ama ayni adam Kurdleri cahil barbar eskiya cete v.b leriyle suclamaktan geri durmuyor. Bu suclamalar asayis tedbirleri icinde bir bicimde dayanak yapiliyor. Sahi osmanli neden mektep ve medreseler yaptirmadi KUrdistanda???????

Osamnlida millet kavrami yoktur veya millet kavramli siyaset yoktur diyor sayin Prof. bunu derken osmanlinin millet kavramlarindan ziyade din yogunluklu siyaset guttugunu anlatiyor. Söz konusu yaklasimin aslinda T.C nin kurulusunda söz konusu oldugunu söylerken yeni bir kilif bulmaktada gecikmiyor. Ki söyle Turk kavrami osmanlidaki kardeslik kavaramiyla es degerlidir,Turk vurgusu Cumhuriyetin kurulusunda ortak tasa etrafinda vurusunlarin ortak adidir demeye getiriyor. Dolayisiyla alt ust kimlik ulus uniter devlet ulusal talep ulusal haklar felan hepsi bireysel haklarla sinirlanabilir.

Gerek osmanli gerekse T.C ne asimilasyoncu ne böl yönetci nede sömurgecidirler bin yillikkardeslik suresince kim kim oldugu belli degildir devlet hepimizindir hepimiz ortagiz. Demokratik cözum ve bireysel haklar esliginde kulturel haklar yegane cözumdur.

Bilim ve bilim adami olmak hele hele bu adam kadarda kartviziti bayagi kalabalik biri olmak bir unuversitede dekan bilimler akademisi kurucu uyesi dunyanin bir cok ulkesindede konuk Prof. olarak ders veren biri simdi bu adammi bilecekbizmi??????????????????

Bilimin ardina gizlenmek bir tarih Profösoru adina yalan yanlis seyler yazmak bir halka sistematik olarak yapilan zulum asimilasyon böl parcala yönet politikasinin olmadigini sömurgelestirilmis bir ulusun ulusal haklarinin gaspinda kasit degilde asayisi nedenlerden cikan sorunlar oldugunu söylemek bilimadami degilde bilim sarlataniolmakla aciklanabilir ancak.

Bugun Kurdelere dayatilmaya calisilan muhattabsiz "cözum" ve argumentlerinde yatan seylerle Turk tarih yazicilarinin ele gecirmis olduklari ideolojik ustunlukle bir butun olarak Kurd varliklarina saldirirlarken kendilerine bir cok aciz Kurd bulmus durumdalar. Bu Kurdler bir yandan Kurd sorunun bir ulus olmaktan dogan haklarini hasir alti ederken kilitlendikleri nokta ise muhatab alinmalaridir.

Surec agir dönemden gecildigine suphe birakmazken sömurgecilik ideolojik kusatmasini her gun dahada genisletip guclendiriyor. Görev Kurd ulusunun ulus olmaktan dogan haklariniher alanda dahada haykirmayi gerektiriyor. Oynanan Kurdlerin ulusal onurudur. Ancak ve ancak onursuzlar bu surece ortak olabilirler.

Sevgi veSelamlar

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.