AKP'nin Anayasa Taslağı kamuoyuna sunuldu. Bu vesileyle okuma olanağını buldum. Anlaşılan o ki, Türk cephesinden değişen bir şey yok.
Başlangıcını okuduktan sonra okumaya değer mi diye teredüt geçirdim. Zaman kaybıydı aslında, ama buna rağmen gündemdeki konu olması hesabıyla bana zul gelsede kendimi zorlayarak okumak zorunda kaldım.
Teredütsüz şu sonuca vardım.
Türk egemenlik sistem sahiplerinin adam olacağı yok.
Gerçi kişi olarak böyle bir beklentimde yok ya.
Ama gel gör ki, kimi Türkiyeci Kürdler öyle düşünmüyorlar. Sistem sahiplerinden önce Kürdistanlı Kürd politik güçlerinin eleştirilerine karşı baraj oluşturdular bile. Bir nevi sistemin avukatı olarak yerlerini aldılar.
Karşılığı vardır. Akılı politıkacılar ünvanını alırlar. Alınncada gerdan kırıp sekreter gülücükleri dağıtırlar.
Baksanıza destek yönünde verdikleri mesajlar ortalığa saçıldı bile.
Niye desteklenir o da bilinmez ya.
Tamam mevcut 1982 Askeri Veraset Anayasası değişmeli. Kim değiştirirse değiştirsin desteklenmeli, ama değişme var, değişme var.
Değişeni gözü kapalı destek sözü verip ortalığı mesaja boğmadan önce neyi desteklemek gerekir meselesini bilince çıkarmak gerekir.
Sahi kamuoyuna sunulan AKP Anayasa Taslağınının 12 Eylül Anayasasından bizim açımızdan farkı ne? Varsa bir fark iyi hoş diyelim. Ama ne gezer.
Bildiğimiz ve içimize sindiremediğimiz, dahası bu politıkaya karşı mücadelemizde ağır bedel verdiğimiz ortadayken kendimizi inkar edip Kayseri usulü anasını boyatıp babasına kakalayan çocuk gibi 12 Eylül Anayasasını rotoşlayıp bize kakalamaya çalışanlara aferin deme lüksümüz yok.
Türk milleti, Atatürk, tek devlet, tek bayrak, tek dil ile başlayan ve bitten bir Anayasa Kürd millet inkarı üzerine kurulmuş Türk egemenlik sistemin hukuksal dayatmasıdır.
Her ne kadar gerek başlangıc ve gerek bazı maddelerinde insan haysiyeti, evrensel hürriyetler, herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir gibi genel ifadeler olsada genel esaslar bölümümde bunlar boşa çıkarılarak her şey Türk milleti ve onun sembol ve hassasiyetlerinin dokunulmazlığıyla boşa çıkarılmıştır.
Geriye kapkara Türk ırk Anayasası ortaya çıkmıştır.
Bunu destekleyecek Kürd'ün kürdlüğünden şüphe ederim.
Bu Anayasayı destekleyen Kürd;
Atatürk milliyetçiliğine bağlı olacak,
Türkiye Cumhuriyeti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunacak; askerlik veya kazara vekil olup Ankaraya gittiğinde Türk meclisinde yok olan namus ve şerefi üzerine ant içerim diyecek.
Türkçe'nin devletin resmi dili olduğunu içine sindirecek. En güzel Türkçeyi kullandığını dilini kırarak ispatlama çabasını verecek.
Kan ve irin kokan Türk bayrağını bayraği, bağrağımdır diye övünecek. Malzygiriten başlayıp Çanakale ulaşan kahramanlık destanını göğsü şiştiği oranda böbürlenecek.
İstiklâl Marşı'nı marşı olarak kabul edecek, yırtınırcasına okuyacak.
Ankara'nın başkenti olduğunu gururla ifade edecek, imkanı varsa bir daire alacak.
Buna birde şunu ekleyin.
“Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yasama, yürütme ve yargı organları eliyle kullanır.“
Şimdi gelde bu Anayasanın esaslarına karşı çık. Kendini ya bir olağanüstü bir mahkemenin önünde, o da şansın varsa bulabilirsin.
Bu şansın yoksa ya asit kuyularında eritilir, ya da kalorifer dairelerinde yakılırsın.
Bu ırk Anayasasını destekleyecek olanlarda belki bir mevki, rantan bir parça kapma veya akılı politıkacılar ünvanını alır, ama onursuzluklarıyla yaşayacaklardır.
Desteklemeyip karşı çıkacak olan Kürdlerde Türk egemenlik sistemin “bölücü eşkiya“ları olarak, ya dağa, ya cezaevine, ya sürgüne gideceklerdir.
Ağır bir bedel ödeyeceklerdir, ama onurlarıyla yaşayacaklardır.
BAŞLANGICI
Herkesin insan haysiyetinden kaynaklanan evrensel hak ve hürriyetlere sahip olduğu inancıyla hareket eden, her türlü ayrımcılığı reddeden, farklılıklarımızı kültürel zenginliğimizin kaynağı olarak gören bir eşitlik anlayışına sahip biz Türk Milleti; insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyetin kurum ve kurallarını düzenleyen bu Anayasayı, egemen irademizin ve Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemâl Atatürk'ün çağdaş uygarlık hedefi ile ebedî barış idealine olan bağlılığımızın ifadesi olarak kabul ve teyid ederiz.
BİRİNCİ KISIM
Genel Esaslar
Devletin şekli
Madde 1- Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
Cumhuriyetin nitelikleri
Madde 2- Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına dayanan, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir.
Devletin bütünlüğü, resmî dili, bayrağı, millî marşı ve başkenti
Madde 3- (1) Türkiye Cumhuriyeti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.
(2) Resmî dili Türkçedir.
(3) Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır.
(4) Millî marşı "İstiklâl Marşı"dır.
(5) Başkenti Ankara'dır.
Devletin temel amaç ve görevleri
Madde 4- Devletin temel amaç ve görevi, insan haysiyetini korumak, kişilerin hak ve hürriyetlerini kullanmalarının önündeki bütün engelleri kaldırmak ve halkın huzur, güvenlik ve refahını sağlamak suretiyle insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaktır.
Egemenlik
Madde 5- (1) Egemenlik kayıtsız ve şartsız Milletindir.
(2)Türk Milleti, egemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yasama, yürütme ve yargı organları eliyle kullanır.
...
Madde 13- (1) Anayasada yer alan temel hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmaya ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmaya yönelik eylemler biçiminde kullanılamaz.
,,,
Madde 14- (1) Savaş, seferberlik, sıkıyönetim veya olağanüstü hallerde, milletlerarası hukuktan doğan yükümlülükler ihlâl edilmemek kaydıyla, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması, durumun gerektirdiği ölçüde sınırlandırılabilir veya durdurulabilir veya bunlar için Anayasada öngörülen güvencelere aykırı tedbirler alınabilir.
,,,
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Siyasî Haklar ve Ödevler
Vatandaşlık
Madde 35-
Alternatif 1
(1) Devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
Alternatif 2
(1) Türkiye Cumhuriyetine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkese, din ve ırk farkı gözetilmeksizin Türk denir.
Alternatif 3
(1) Vatandaşlık temel bir haktır. Kanunun öngördüğü esaslara uygun olarak bu statüyü kazanan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
(2) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı babanın veya ananın çocuğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır.
(3) Vatandaşlık, kanunun gösterdiği şartlarla kazanılır ve ancak kanunda belirtilen hallerde kaybedilir.
(4) Hiçbir vatandaş, vatana bağlılıkla bağdaşmayan bir eylemde bulunmadıkça vatandaşlıktan çıkarılamaz.
...
Andiçme
Madde 58- Milletvekilleri göreve başlarken aşağıdaki şekilde andiçerler:
"Devletin bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; insan haklarına, hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik Cumhuriyete, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı kalacağıma; Anayasaya sadakattan ayrılmayacağıma; Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine andiçerim."
...
ONUNCU ALT BÖLÜM
Olağanüstü Yönetim Usulleri
Olağanüstü hal ve sıkıyönetim ilânı sebepleri
Madde 104- (1) Tabiî afet, tehlikeli salgın hastalıklar veya ağır ekonomik bunalım hallerinde, Bakanlar Kurulu, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde süresi iki ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir.
(2) Anayasa ile kurulan hür demokratik düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelik yaygın şiddet hareketlerine ait ciddî belirtilerin ortaya çıkması veya şiddet olayları sebebiyle kamu düzeninin ciddî şekilde bozulması hallerinde, Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra, yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde, süresi iki ayı geçmemek üzere olağanüstü hal ilân edebilir.
(3) Anayasanın tanıdığı hür demokratik düzeni veya temel hak ve hürriyetleri ortadan kaldırmaya yönelen ve olağanüstü hal ilânını gerektiren hallerden daha vahim şiddet hareketlerinin yaygınlaşması veya savaş hali, savaşı gerektirecek bir durumun başgöstermesi, ayaklanma olması veya ülkenin ve milletin bölünmezliğini içten veya dıştan tehlikeye düşüren şiddet hareketlerinin yaygınlaşması sebepleriyle, Bakanlar Kurulu, Millî Güvenlik Kurulunun da görüşünü aldıktan sonra, süresi dört ayı aşmamak üzere yurdun bir veya birden fazla bölgesinde veya bütününde sıkıyönetim ilân edebilir.
Olağanüstü hal ve sıkıyönetime ilişkin ortak hükümler
Madde 105- (1) Olağanüstü hal veya sıkıyönetim ilânına karar verilmesi durumunda, bu karar Resmî Gazetede yayınlanır ve hemen Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulur. Türkiye Büyük Millet Meclisi tatilde ise derhâl toplantıya çağrılır. Meclis, olağanüstü hal veya sıkıyönetim sürelerini değiştirebilir, Bakanlar Kurulunun istemi üzerine her defasında iki ayı geçmemek üzere süreyi uzatabilir veya olağanüstü hali veya sıkıyönetimi kaldırabilir.
(2) 104 üncü maddenin birinci fıkrası uyarınca ilân edilen olağanüstü hallerde vatandaşlar için getirilecek para, mal ve çalışma yükümlülükleri ile olağanüstü hallerin her türü ve sıkıyönetim, seferberlik veya savaş hallerinde, 14 üncü maddedeki ilkeler doğrultusunda temel hak ve hürriyetlerin nasıl sınırlanacağı veya nasıl durdurulacağı, hangi hükümlerin uygulanacağı ve işlemlerin nasıl yürütüleceği kanunla düzenlenir.
Silav.
Simdi sana kisaca birkac soru sorayim!!
1-Kürdler bu maddelere hayir deyip chp-mhp-vede orduyla el ele mi versin?
2-Kürdler bu maddelere hayir dedigi zaman neyi kazanmis olacak?
su kazanclarimizi yazda bizde bilelim!!
vede bu maddeleri destekleyen kürdlerin kürdlüklerinden süphe ederim demissin!
peki sen bu maddelere karsi ciktigin zaman $er cepheden yana olunca!
o cepheki kemalist bloktur:
ordu
yargi
chp
mhp
t.c nin kurulusundan beri bunlar sisteme hakim deyilmidir?
bu sistem (kemalist) altinda kürdler:
katliamdan gecmedi mi?
kürdler asit kuyularinda eritilmedi mi?
kürdler tecavüzden gecilmedi mi?
kürdler inkar edilmedi mi?
kürdler yerinden yurdundan edilmedi mi?
kürdler dili.dini,kültürü yasak edilmedi mi?
peki söylermisin sen bunlarin yaninda olmakla ne kadar kürd sayilirsin?
madem kürdler icin bir sey yok diyorsunuz!!
peki senin dtp nin ne isi var o kürdleri inkar eden türk meclisinde?
demeki uftan puftan atmakla olmiyor!!
kürdler türkiyede siyaset yapsin diyorsunuz demi?
o halde ne sekil siyaset edecekler kürdler icin?
iste bu gibi kemalist sistemin temellerini olusturan direklerin catirdisina son sürat arka ciklmakla !
hsyk nin bu halki sistemi bozulsa kürdlerin ne zararina olur söylermisin?
o hsyk deyilmi kürdleri katliamdan geciren generallere dokundurmiyan???
evet xeyri sen bu kürd celatlarini koruma zirhina bürüyen hsyk nin kalmasina karsimisin?
ve bunu unutma hsyk oldugu sürece kürdler adina bir zirnik hak cikaramaz senin kürd saydigin taraflar!!!
ve unutmaki bu kemalist sistemi ayakta tutan! ordu-yargi-chp ayakta oldugu sürece kürdler icin bir cm ilerleme olmaz!!
siyaset yapmayi ögrenmemiz gerekir!
saygilar
Nemirdani
Bak Nemirdani,
o soruları bana sormadan önce kendine sorsaydın ve desteklenmesi halinde Kürdlerin ne kazanacağının cevabını arasaydın bu kadar küpürmezdin
başından sorayım hiçbir namuslu Kürd o maddelere destek vermez
vermemeli
vermesi halinde gasbedilmiş milli egemenliğini kendi rızasıyla onaylamış olur
seninde bunu kabulleneceğini sanmiyorum
o sorduğun sorulara ve ilgili maddelerle
ordu
yargi
chp
mhp
hsyk
imralı
pkk
bpt
ve akp'nin bir sorunu yok
bu maddeler 12 eylül anayasasındanda var
değiştirilmeden alınmış
dikkat edersen Anayasanın tümünü değil
özelikle Kürd milli egemenliğinin gaspını öngören maddeleri aktardım
bakıyorum özeliklede bunların desteklenmesini savunuyorsun
şimdi olacak iş mi senin yaptığın
daha aklı başında sakin düşünürsen ne yaptığını anlarsın
kendine türk diyebilir misin?
tc devleti
bayrağı
istiklal marşı
beminde diyebilir misin?
diyemiyeceğini bilirim
o halde derdin ne?
Kuşkusuz 12 eylülanayasası altında o dediğin tüm uygulamalar Kürdlere uygulandı
akp'nin bu taslağı kabullenirse aynı uygulamaların olmayacağının garantisi ne?
İran bunun örneği
şaha karşı Kürdler humeyniyi destekledi
humeyni iktidar olunca ilk önce kürdleri şeytanın torunları ilan edip katliamdan geçirdi
bu tarih bile olmadı
daha dün yaşandı
kürdler bunu unutmamalıyken, ders çıkarmaları gerekirken aynı hatayı bir kez daha mı yapmalı
eşşek bile eşşekliğiyle düştüğü bir yerde sövsen, dövsen bile ikinci kez geçiremesin
eğer sen böyle yaparsan sıradan kürd kim bilir din-iman adına ne yapmaz ki.
bana gelince benim türklerle kan uyuşmazlığım var
ne meclislerinde işim olur, nede orada olanları doğru yerde olduklarısanmiyorum
hele o yemini edeni
ha sahi sen bunlara ne dersin
tamam politıka ama neyin politıkası
kendini inkar ederek neyin politikası yapılır ben bilmiyorum, biliyorsan sen yaz
kuşkusuz kürdler, türkiyede de, bulundukları her yerde politıka yapmalı
ama tek bir şartla
milli değerlerinden ödün vermeden
bak sana ne diyeceğim
hele sınn feın ve heri batusuna'nın mücadele seyrini bir incele
onlarda ingiltere ve ispanyada politıka yapıyorlar
seçimlerede giriyorlar
milletvekilide çıkarıyorlar
ama Bir şey yapmıyorlar
yemin etmeyi
kraliçe ve krala saygı belirtmeyi ret ediyorlar
ya hep, dtp ve bdp?
yaptıkları doğru mu dersin?
dediğin siyaset bu mu?
benden uzak kalsın
sende kalsın diyeceğim, ama sanada yakıştırmıyorum
sen kendine yakıştırıyorsan yapabileceğim bir şey yok
tawisi melek yardımcı olsun demekten başka
silav
Türklerin birbirine düsmesinde kürdleri neyi kaybeder?
Ben t.c nin tüm madelerini red ediyorum bunu binlerce defa yazdim!
ama benim red etmemle Kuzey kürdleri t.c yi red ediyor mu?
hayir red etmez..
t,c bir sömürgeci güc vede Kurdistani isgal etmistir!!
simdi hal buyken!
Kürdler toplu bir isyana kalkabiliyor mu?
nerde!!
simdi istesekte istemesekte kuzey kürdlerin cogunlugu bagimsiz devlet hata federal bir statüdende uzak bir egilimde deyil mi?
o halde kürdlerin basi üzerinde sallanan rejimin catirdamasi bize ne gibi zarari olur?
bakiniz t.c savasa göze almiyan bir kurd toplumu var ortada!
simdi diyeceksin ki pkk nin kadrolari öyleymis v.s!
peki gercekten özgür bir vatani isteyen kac milyon insan var Kuzeyde?
akp ye oy verenleri düsün!
chp ye
mhp ye
dtp ye
diger türkü partilerine verilen kürd oylari!
ve simdi özgürlük icin kulanilan kurd oylarini düsün..
istesekte istemesekte böyle bir realite var mi? yok mu?
o halde..
biz onlarla bas edemiyecegimize göre!!
birakin bu sistemi catirdayana sistemi düsürünceye kadar yardimci olalim!!
hümeyniden bahsettin:
peki $ah dönemi Hümeyniden daha mi iyiydi?
ya arkadaslar
türk anayasasindan kürdler icin olumlu bir sey beklemek dahi gülünctür!
birakin birbirlerini yemelerine izin verelim! Kurdler niye kaybetmis olacak ki..
simdi ister kabul et ister kabul etme!
kürd olarak bu konuda akp nin karsisinda olacam dedigin zaman!!
otomatikmen
chp-mhp-ordudan yana olmiyormusun?
yani biz kürdler hepsine birlikte güc getirmedigimize göre!
birakin kendileri birbirini zayiflatsin
onlari ayakta tutmak bize mi düsmüs!!!
saygilar
Ne oldukları değil, ne yaptıkları önemli
"Türkiye'nin tarihî bir kavşağı döndüğü bu süreçte “demokratların“ ittifak yapacağı, destekleyeceği siyasi güç hangisi sizce?"
Çok bilinen laftır, “mükemmel iyinin düşmanıdır“ der.
Mükemmele ulaşacağım diye “iyiyi“ reddedebilir insan, bence genellikle doğru da bir tutumdur bu ama bir şartı vardır.
O şart da, mükemmeli yapacak bir güç ve yeteneğin bulunmasıdır; o zaman “iyiye“ razı olmaz, mükemmeli istemekten vazgeçmezsiniz.
Ama eğer “mükemmeli“ gerçekleştirecek bir gücünüz yokken iyiyi reddederseniz, “iyiyi“ de elde edemezsiniz.
AKP bir anayasa paketi getirdi Meclis'e.
Mükemmel mi?
Hayır.
Mükemmel olan, bütün mükemmel anayasalar gibi “devletin gücünü kısıtlayan, vatandaşın özgürlüklerine geniş yer açan“ yeni bir anayasa yapmaktır.
Bunu yapacak bir parti var mı?
Yok.
Bugün demokrasinin yolunu açmaya çalışan, dünyayla bütünleşmeyi amaçlayan, ordunun ve yargının hukuk dışı gücünü kısıtlamaya uğraşan tek bir parti bulunuyor, o da AKP.
CHP ve MHP, eski düzenin sözcülüğünü üstlenmiş, her türlü değişime karşı çıkan, 12 Eylül Anayasası'yla hesaplaşma bir yana o anayasayı bütün güçleriyle savunan partiler.
BDP ise enerjisini büyük ölçüde Kürt meselesine harcayan, orduya ve yargıya karşı verilen demokrasi mücadelesinde pek öne çıkmayan bir parti görünümünde.
Türkiye'nin tarihî bir kavşağı döndüğü bu süreçte “demokratların“ ittifak yapacağı, destekleyeceği siyasi güç hangisi sizce?
Türkiye'nin değişmesini, orduyla yargının sultasından kurtulmasını, özgürlüklerin genişlemesini isteyenler, hangi siyasi partinin girişimlerini destekleyecek?
“AKP'ye güvenmiyorum, AKP yeterince demokrat değil, ilkeleri bulunmuyor“ diyebilirsiniz ve AKP'yi desteklemezsiniz.
O zaman “demokrasiyi“ genişletebilecek olan tek partinin “değişim önerisinin“ arkasındaki gücü de eksiltirsiniz.
Bu kavgada, AKP'nin getirdiği değişikliğin ardındaki destekteki her eksiklik, bir artı olarak CHP-MHP blokuna eklenir.
Bugünkü düzenin devamına yardımcı olur.
AKP'nin de, demokratların da “devletle“ sorunu var.
Bunlar farklı sorunlar aslında.
AKP, devlete kendisini kabul ettirmek için uğraşıyor, demokratlar o devleti tümüyle değiştirip daha özgürlükçü bir hale getirmek için mücadele ediyor.
Aradaki bu büyük farkı biz, Şemdinli olayında çok net gördük, Aktütün faciasında Erdoğan'ın Başbuğ'a verdiği destekte gördük, AKP'nin MHP'yle giriştiği milliyetçilik yarışında gördük, Ermeni meselesindeki “içe kapanmacılıkta“ gördük.
İlkeli, sağlam, tavizsiz bir duruşu yok AKP'nin.
Ama Avrupa Birliği'yle “uyum paketlerini“ hayata geçiren, Ergenekon soruşturmasını dirençle sürdüren, darbe planlarının peşini bırakmayan, hiçbir şey yapamasa bile “Kürt açılımı“ lafını gündeme sokan, yargının sultasını kıracak olan anayasa değişikliğini hazırlayan da bu parti.
Lenin'in o ünlü sözüyle ifade edersek, “AKP'nin bir ilerici, bir gerici yüzü var.“
Kimse demokratlara “gidin de AKP'ye üye olun ya da AKP'nin her yaptığını koşulsuz destekleyin“ demiyor.
AKP'nin “ilerici yüzünü“ destekler, “gerici yüzünü“ eleştirirsiniz.
Demokratlar bu ikisini birarada yapabilmekten aciz insanlar değil herhalde.
AKP bugün “donmuş bir sistemin“ içinde bir “buzkıran gemisi“ gibi ilerleyerek toplumun önünü açıyor, son anayasa paketi de ülkenin geleceği için çok önemli bir adım.
12 Eylül rejiminin “kalbine“ dokunuyor bu paket, o rejimi muhafaza edebilmek için oluşturulmuş “yargı sisteminin“ baskısını kırıyor, 367 rezaletlerini, Şemdinli Savcısı'nı işten atma keyfiliğini bitiriyor.
Bunu desteklemeyecek mi demokratlar?
Yargının bugünkü durumu demokratların sorunu değil mi?
Biz sorunların çözümüne, AKP bizim kafamızdaki “demokratlık“ tarifine uyana kadar karşı mı çıkacağız?
O zaman bütün değişimlere karşı çıkmalıyız, çünkü AKP büyük bir ihtimalle hiçbir zaman bizim istediğimiz gibi “demokrat“ olmayacak ama unutmayın ki bizim istediğimiz ölçüde “demokrat“ bir başka kitle partisi de yok.
Yargının sultasını kıracak bir değişime “AKP benim kadar demokrat değil“ diye karşı çıkmak, bu büyük değişimin önlenmesi için uğraşanların gücünü arttırmaktan başka ne işe yarayacak?
AKP, “demokratların partisi“ değil ama getirdiği değişim paketi “demokratların ve demokrasinin amacına“ çok uygun bir paket.
Doğrusunu isterseniz beni “AKP'nin ne olduğu“ değil “ne yaptığı“ ilgilendiriyor, şu anda yaptığı da toplumun önünü açacak bir küçük devrim.
O devrimin gerçekleşmesi, halkın iradesinin güçlenmesi ve yargının baskısının sona ermesi için de karınca kararınca elimden geleni yaparım.
Ahmet Altan / Taraf
yine yanlış zeminde savunmaya geçmişsin
şunu bil
bizim türk sistemini savunan güçler arasında tercih lüksümüz yok
bu konu üzerinde anlaştığımıza göre sorun türklerin birbirini yeme meselesiyse elbette bırakalım birbirini yesinler demek gerekir
fakat sorun bununla sınırlı değil ki
kürdlerin ne kadarı bağımsızlıktan yana veya karşı olduğu verisi elimizde yok
ama demokratik bir ortamda bunun yüzdesi o kadar düşük olmayacağı kesin
sanırım Irak ve Güney Kürdistan özelindeki gelişmeleri takip etmişsindir
1988 halepçe ve enfal sonrasında halkın ruh durumunu tahmin edersin
kimsenin aklında geçirmediği öyle bir gelişme oldu ki kısa bir süre sonra yapılan bir referandumla halkın %98'i bağımsızlık dedi
uluslararası koşullar bağımsızlığa elvermesede halkın eğilimi böyle
kuzeydeki halkın ruh hali güneyden farklı değil
kürd yurtseverlerin tutumu millet olmadan doğan haklarımızı her koşulda savunmaktır
dediğim bu
bu da tc'nin anayasasını desteklemekle olmayacağına göre konumlanacağımız zemin ülke, millet, iktidar olma zeminidir
bugün bunun koşulları olmasada yarın olmayacak diye bir şey yok
sen güne bakıp kestirir atıyorsun
kötüler arasında kürdleri tercihe zorluyorsun
yok öyle bir mecburiyetimiz
şah mı, humeyni mi, kemalist grüh mu, cami cemaati mi tercihlerini önümüze koyuyorsun
peki kendi tercihimiz niye olmasın?
milli haklarımızı onlardan bağımsız niye ortaya koymayalım
şu an gücümüz yetmiyor diye sömürgeci zeminde mi debelenelim
biraz daha düşün derim
Ji zarokeki pichuk dipirsin:
"kuro tu ji xale xwe pir hez diki an ji mame xwe".
Zarok bersiwe dide - "EZ PIRTIRIN JI DIYA XWE HEZ DIKIM"
Niha tu ji li me dipirsi :
"Gelo hun li aliye leskeren(TSK) u qeshmeren(CHP,MHP...) TIRIKAN nin yanji hunli aliye lesker(TSK) u qesmeren(AKP, Fetullah ... u... u) TIRIKAN nin.
Bersiwa min ewe :
"ez li alye KURDISTANE me".
Ma tu dêji ew du aline, Yan ji ji hew cuda ne. Tu bixwe dikari usa bawer biki. Le ne Tirken hisk(TSK) neji Tiriken nerm(AKP) min interse naken.
Ma tu deji di nawbera wan benamusan de ferqek heye ?
Ez dejim hemo tirik bila ji kudistane bi chenemin.
Weki XAYAM Dalê
di naw xweshiyede bin
XAYAM Dalê
Silav.
cirokek Kurdi heye li derdörême!
ne li ser bexte`minbe! eger ne rast be günah liser kese kü ji
min`re götübê...
Diben cend kesê li göre serê hewdü li hew di ciwiyin
ü dibejen em ci bikin iro kü rojê´me xwe$ derbasbibê ?
yek jiwan dibeje em herin nava werzê(bostan) em terê xwe cebe$ ü
petix bi xwin..
tew dibejin de haydê.
tew bihew di grin ü dicin naw werzê kesê ki Êzidi!!
dest bi $ikandine petix ü cebe´$e di kin..
ha wilo xwediye werz te ü di meyzene kü yek ji wan Mislimane
yek ji wan filêye, yek ji wan cih`ü`ye
ü yek ji wan ji ÊZIDIYE !!!
e xwediye werz ji xwere di fikire!
nikare bi we her car kesê re $er bike!!
ü di meyzene kü ketinê naw werze vi ji xwe hesabê ji je nakin!
ji xwere di fikire di be ya ba$ ez bi mijo herim wan kasê !
na xwe va vi ketin verzemin ji xwe li göre dile xwe di xwin!
icar ez deybikim ve terê min ji li min bi xin...
Bangi e êzidi dike:
Dibe ji xwe em ji olekêne male min lite helalê!Nosicanbe..
Bang li e misalman dike:
dibe ji xwe em ji ciranehewin lite ji male min helalê! nosicanbe..
Bang li e filah(mesihi) dike dibe ji xwe em kiriwe hewdüne li te ji helale
nosicanbe..
ü di pinihe kese yahüdi ji vi êyêri dike êyêrkidi, ew dice !
man li pa$ 3 kês..
dise bangi e êzidi dike:
dibe em herdü ezidine nosicanbe jitere.
bangi e mesihi(filah) dike dibe em kirive hewdüne nosicanbe jitere ji..
ü dipinihe e misilman dibe ke ji te re gö ka vere bikewe werzeminde.
ew ji dice mane 2..
dibe e Êzidi min ji xwe gö em tew êzidine cüdayetiyeme ji hew nine
bixwe berdewamke..
ü di pinihe e Mesihi(filah) ew ji dice ma e êzidi!!
Li e êzidi di wegerihe ü dibe hey qe$mer!!
de hayde eme be ew misilmanbü! ew cühübü! ew filah bü !
dilê wan bi malemin ne ê$a! ketin nawa werzemin ü rizqe zarokemin xwerin..
ma ti wekê yeki êzidi cawa ücdanete qabuldikir!!!
ü beli$i e êzidi! ji wi êyari kirê eyarkidi!!!
icar ezdibem pewiste em we fêrqe bizanibin ü wisa bi ne yâre xwe bikin!!
geli biraderen ka qewete me ji dijmine me re heye!!
we dême tüne!!
gawa kü tüne be?
te we wateye kü em nikarin yek derb bi dijminê xwe!!
siyaset ü zanibün ancax em di karibin dijmin ji naw werzê xwe derinin!!!
Rêzdari
Nemirdani
Re: Anayaso! Semsi Belli'nin ruhuna