Her ne kadar sayin Mehemedé Paloyé yönelik bir soru olsada nihayetinde bizlerde birer katilimciyiz, bende kendimi muhatap alarak sorulan sorunun cevabini bilmesemde, kasti kestire biliyorum. belki cok anlamli belkide cok anlamsiz bir soru diyemem, amma muamma bir soru olduguda kesin. bu beni cokta enteresan etmiyor. fakat sayin Mehemedé Paloyé nin "benim penceremden Deniz nasıl görürdüm ?"degerlendirmesini meraklan beklerken, suda bir gercek ki, ölüme giden üc fidan, düsünceleri ne olursa olsun, kendilerini yargilayan mahkemeye karsi duruslari, idama giderken haykirislari saygiylan anilmayi,hatirlanmayi gerektirir. ücleri,erdal erenleri dar agacin gönderen,astiran zihniyet, abdullah öcalani halen besliyorsa, bir ama da burda cekmek gerekmezmi. amalari,fakatlari,lakinleri,ancaklari bir tarafa birakirsak ve neden-nicinlere gece bilirsek, iste o zaman muammali her hangi bir soruya cevabimizda olabilir. falcılık-kahinlik ve gayb'dan haber vermeklen her bir sey hal olmus olsaydi, HeK e ne gerek vardi. hürmetler