Ana içeriğe atla

Değerli Hanife, TC'nin kürtlere savaş dayatması demek, kürtleri hazırlıksız yakalaması demektir. 1925 direnmesinde olduğu gibi kürtleri mücadeleyi yönetecek örgütlenmeden, altyapıdan yoksun oldukları aşamada savaşa zorlaması demektir. Devlet PKK içine sızdırdığı hatta Öcalan'ı bizzat sevk ve idare etme başarısı göstermiş ajanları aracılığıyla PKK kadrolarının ideolojik eğilimlerini biliyordu. Bütün bu bilgilenmeler aracılığıyla kürtlerin askeri hazırlığının olmaması bir yana siyasi hazırlıklarının eksik olduğunu da biliyordu. Dost düşman belirlemeleri bağlamında dışardan ne kadar müttefik ve içerden ne kadar yandaş bulabileceklerini de biliyordu. Diğer örgütleri de biliyordu. Dahası o günkü katı stalinist çizgileri itibarıyla dünyanın tümünden kürtlerin ise ekseriyetinden soyutlanarak yalnız kalacaklarını da biliyor ve sürekli o çizgiye itiyordu. PKK aracılığıyla kürtler nereye vardı? Suriye'de BAAS'ın gölgesine sığınılmak zorunda kalındı. PKK'nin dünyada tecrit edilmişliği olgusu dünyanın umursamazlığıyla ilgili olmayıp bizzat PKK'nin siyasi ve ideolojik tercihleriyle ilgilidir. Kiminle dost olunacağına PKK karar vermiştir. İran, Irak, Suriye ile ve bugün Türkiye ile önderi ve legal partisinin ileri gelenleri üzerinden dost olabilen PKK hala kürtlerle dost olmayı başaramamıştır. PKK varlığı 25 milyon kuzeyliden 1,5 milyonunu kapsıyor. PKK'nin (legal planda) Kürdistan genelinde aldığı oy oranı kürt oylarının % 20'sine ulaşamadı. Bütün bunlar siyasi hazırlığını tamamlamasına fırsat verilmeden savaş sürülmüş olmasının yarattığı sonuçlardır. Savaşın Kürdistan'a yıkımdan başka birşey getirmediği açıkça ortada. Bütün savaşlarda aynı yıkımlar husule gelebilir. Öte yandan siyaseten bir ilerleme ve hak kazanımı da yok. Kürtlerin kullanabildikleri hakları 1970'li yılların daha gerisine düşmüş durumda. Buna karşılık siyasi bir genişleme de yok. PKK'nin kürtlerin sorunlarına dair çözüm reçetesi yok, yol haritası yok. Ne istiyor PKK, ne için savaşıyor, hangi hakların kazanılması için savaşıyor? Bağımsızlık için mi? Federasyon içinmi? Türklerle birikte yaşamak içinmi? Barış içinmi savaşıyor? Ne için savaştığını söyleyebilirmisiniz? Halkın beklentilerine dayanan siyasi talepleri, bu talepleri yaşama geçirmeye ilişkin bir programı olmayan PKK'nin başarı şansı sizce nedir? PKK'nin kürtleri birleştirmek, birliğe hizmet etmek gibi bir kaygısı, dolayısıyla çabası hiçbir zaman olmadı. İlk çıktığı andan itibaren kürt aşiretlerine ve kürt örgütlerine yöneldi. PKK'nin kürtlere silahlı yönelimi özellikle kürtlerin geleneksel yurtsever kesimlerini ve örgütlenmelerini hedef aldı. Devletin cüret edemediğine PKK cüret göstererek devlete yol açtı. PKK'nin savaşa hazırlıksız bir milleti kanlı eylemlerle daha da bölerek ve kamplaştırarak zayıf düşürmesi kürtlerin güçten düşmesine sebep oldu. TC cumhuriyeti savaşı kürtlerin böylesine güçsüz ve birliksiz olduğu anda dayattı. Başlayan savaşla kürtlerin onlarca yıllık birikimi süpürüldü. Devletin savaşı bahane ederek katlettiği kürt aydını sayısı 5 bin civarındadır. Bunun yarısı kadar kürt mücadelecisi de PKK tarafından katledilmiştir. Gerek iç infazlarla gerekse kendi dışındaki kürt güçlerine yönelttiği şiddetle PKK'nin katlettiği kürt yurtseverlerinin sayısı da azımsanacak ölçüde değildir. Sonuçta devlet PKK'yi nereye itmişse PKK oradadır. Devletin kürtlere uyguladıklarıyla PKK'nin kürtlere uyguladıklarının örtüşmesinin nedeni budur. Resmi söylemle PKK önder kadrolarınca ifade edilen PKK'nin resmi ideolojisinin örtüşüyor olmasının nedeni budur. Bütün bunlara karşılık kürtlerin kazanımı nedir? 1970'li yıllarda kürtlerin birliği vardı. PKK kürtlerin birliğini dinamitledi. Ulusal kurtuluş mücadelesi veren bir ülke düşününki halkının % 80'i sömüreci partileri seçiyor olsun. Bu bugün için faaliyet gösteren yegane kürt partisi olması dolayısıyla PKK'nin yetersizliği değilse nedir? PKK alternatif çözümler geliştiremediği için halka güven verememiştir. Bugün etrafında tuttuğu taban da PKK'nin bugünkü kadrolarının kazanımı değildir. PKK'den önce varlık gösteren kürt partilerinin tabanıyla Amed Zindan direnişinin ve PKK tarafından birbir katledilen eski PKK mücadelecilerinin yarattığı tabanın eklemlenmesiyle oluşmuştur. PKK'nin mevcut rezaleti karşısında bu taban da günden güne erimektedir. PKK'nin siyasi kazanımları olmadığı gibi siyaseten başarılı olduğunu söyleyebilecek durumda da değiliz. Yeryüzünde ülkesini işgal etmiş sömürgeci bir devletin tahsis ettiği villada oturup, bu sömürgeci devletin izin verdiği kamplarda askeri eğitim yaptırıp, yine sömürgeci devletin temin ettiği silahlarla ülkesini kurtarmaya soyunacak kadar aptal bir örgüt varmıdır? Evet vardır, bu aptallık PKK önderliğine ve yandaşlarına özgüdür. Yeryüzünde hangi millet ülkesini işgal eden sömürgeci devletlerin istihbarat örgütleri ile kirli ilişkiler geliştirerek ülkesini kurtarabilmiştir? PKK'nin kucağına oturmadığı ve yularını eline vermediği sömürgeci istihbaratı kalmışmıdır? Siz belki bunları bilmiyorsunuz ama bütün detaylarıyla bilinen ilişkilerdir bunlar. Bilmediğiniz için anlayamayışınıza da hoşgörüyle bakıyorum. Bu ilişkiler sadece anlaşılmaz olmakla kalmayıp aynı zamanda kabul edilemez türden ilişkilerdir. Kürtlerin bugün düştüğü açmaz bu kirli ilişkilere iltifat eden PKK'nin beceriksizliği sonucu oluşmuştur. PKK yönetimi baştan ayağa bir kirlenme ve rant yuvasıdır. Siz kabul etmeseniz de bu böyledir. Sonuçta tartışıyoruz. Özür dilemenize hiç gerek yoktu, özür dilemenizi gerektirecek bir durum da husule gelmedi. Mahcubiyetime neden oldunuz. Gösterdiğiniz nezaket için teşekkürlerimi ve bir kez daha hürmetlerimi arzediyorum.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.