Merhaba Selim, Sırlar çözülürkeni okudum, ayrıca apo nun ayetlerini de okudum.Eline sağlık diyeceğim. Fakat Selim bir süreç yaşandı ve Kürd-kiran süreciydi bu, binlerce kürdün kaderi halen muama. Onların hesabını sormak kürd aydının da gereğidir. Ayrılanlar neden sorgulayıcı değil...Geçmişle yüzleşmek ve korkunun çeperini parçalamak gerekmez mi?Bu sadece Selímle mi devam edecek?Diğerleri uyuyacak mı? Nizam ve diğerleri... Bunu sizin yaptığınızı yazımda belirttim. Am ayrılmadan önceki süreçle ilgili şahitlik bağlamında sorularımız elbette olmaya devam edecektir.Bu sizi tühmet altında bırakmanın adı değildir. Örnek olarak Ferit Uzun olayı ve M.Şeneri uç noktalar oldğu için verdim. Sırlar çözülürkende Ferit geçmez örneğin. Şeneri fiili olarak kim vurdu..Tetikçibaşının emir verdiğini ve Ergenekon teşkilatını taa başından beri Kürd hareketine de musalat olduğunu söyleyip durduk. Yaşadığımız hüsranda roller ve eylemler birebir açıklandıkça umut oluşur. Bu konuda en fazla çaba sarfedenlerdensin buna da vurgu yaptım...Ama yeterli mi Selim ? Sirlar çözüldü mü, yoksa perde mi aralandı sadece ? Anlaşlan o ki iş sanıldığı kadarıyla kolay değil. Bu hamur daha çok yoğrulmalı... Selamlar ve esenlikler dilerim... En iyi dileklerimle ve işinden başarılar...