KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, Suriye’de Beşar El Esad yönetimine çağrıda bulunarak, “Kürtlerle en üst düzeyde oturmalısınız” dedi. Karayılan, “Eğer Kürtler ayaklanırsa, Araplardan daha da güçlü ayaklanır” diye uyardı. Karayılan, Türkiye’deki siyasi tutsakların durumuna da dikkat çekerek hedeflerinin tüm cezaevlerini boşaltmak olduğunu söyledi.
KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan, Dengê Mezopotamya Radyosu’na verdiği Kürtçe mülakatta, Ortadoğu’da yaşanan ayaklanmalar, Suriye’deki Kürtlerin durumu ile cezaevlerindeki tutukluların durumunu değerlendirdi. Karayılan, bahar ayı ile birlikte Türk ordusunun operasyonlarına karşı da gerilla güçlerine hazırlıkların yapma yönünde mesaj verdi.
ORTADOĞU VE KÜRDİSTAN’DA YENİ DÖNEM BAŞLADI
Arap dünyasındaki ayaklanmaları değerlendiren Karayılan, “Ne olursa olsun, artık Ortadoğu ve Kürdistan’da yeni bir dönem başladı. Artık halk zulüm ve tahakkümü kabul etmiyor. Kimse bölgede zor kullanarak yürütülen sistemi kabul etmiyor. Rejim artık, kendisini tank ve toplarla koruyamıyor. Bu durum Kürdistan’da da gelişiyor. Diğer bir ifadeyle, sömürgeci devletler Kürdistan üzerindeki sistemlerini artık sadece asker, jandarma, polis ve zor kullanarak sürdüremez. Ortadoğu bu dönem sona eriyor. Bundan yüz yıl önce Avrupa’da nasıl sona erdiyse, Ortadoğu’da da sona eriyor” diye belirtti.
YENİ BİR MED HAREKETİNE İHTİYAÇ VAR
Halkların artık kendi kültürleri, dilleri ve zenginlikleri ile yaşamak istediğini vurgulayan Karayılan, “Bölge halkı daha özgür olmak istiyor. Nasıl ki Asuri İmparatorluğu döneminde bölge halkının Asurilerin baskısı altında ezilmesine karşı Medlerin öncülüğünde, direnişçi Demirci Kawa’nın öncülüğünde direniş gelişti ve Newroz oluştuysa, bu gün de bir Med hareketi ve yeni bir Newroz’a ihtiyaç var. Kürdistan’da yeni bir Med hareketi yola çıktı. Bunun, bu aşamada daha sonuç alıcı olması gerekiyor. Şimdi, halkımız da bu temelde AKP eliyle, ikiyüzlü bir şekilde ve oyunlarla yürütülen sömürgeci siyasete karşı Kuzey Kürdistan’da 20 Mart’tan bu yana direniş içerisindeler. Kuşkusuz bu direniş, onurludur.” ifadelerini kullandı.
SURİYE KÜRTLERLE ÜST DÜZEYDE MASAYA OTURMALI
İsyan dalgasının sıçradığı Suriye’deki gelişmeleri ve buradaki Kürtlerin durumunu da değerlendiren Karayılan şöyle dedi: “Öyle görünüyor ki Batı Kürdistan’ta önümüzdeki günlerde önemli gelişmeler olacak. Bilindiği gibi halkın ayağa kalkması Dera’da başladı ve giderek yayılıyor. Önümüzdeki günlerde Suriye’nin tümüne yayılması uzak bir ihtimal değil. Bu konuda Suriye Devlet Başkanı Beşar El Esad, reform yapacağını açıkladı. Bu yetmez. Projeleriniz nedir, hızlı bir şekilde halkını önüne çıkın ve bunu açıklayın. Halk artık baskı ve zulmü kabul etmiyor. Demokrasi ve özgürlük istiyor. Eğer bu konularda projeniz varsa, hızlı bir şekilde sunmalısınız. Ayrıca, Suriye’de Kürt sorununun çözülmesi gerekiyor. Eğer devlet olarak Kürt sorununun çözümünü istiyorsanız, bölge ve güvenlik yöneticilerinin yöntemleri ile ilişki geliştirmekten ve ‘şimdi durun, sabredin’ demekten vazgeçin. Böyle olmaz. Kürtlerle en üst düzeyde oturmalısınız. Kürt sorununda bir projeniz varsa eğer, bunun üzerine tartışma yürütün. Eğer böyle yapmazsanız, Kürtleri oyalamak ve Kürt sorununu yine bir tarafa bırakmaya çalışırsanız, o zaman Kürtler de ayağa kalkar. Kürtler daha örgütlüler. Suriye devletinin şunu bilmesi gerekiyor; eğer Kürtler ayaklanırsa, Araplardan daha da güçlü ayaklanır. Ama Kürtler ne istiyor? Kürtler savaş istemiyor, istikrarsızlık istemiyor. Kürtler, demokratik bir Suriye ve özgür Kürt olmak istiyor. Ayrıca, Suriye devletinin Kürt kimliğini tanıması gerekiyor. Kürtlerin siyasi, kültürel ve toplumsal taleplerinin karşılanması gerekiyor. Diğer bir ifadeyle, ülke, demokratik bir ülke, demokratik bir Suriye olmalı. Kürtler de kendi kendisini yönetmeli, özerk olmalı. Demokratik olmalı, özgür olmalı. Halklar üzerinde bu kadar baskı, farklı uluslar ve kültürlerin zorla kullanarak bastırıldığı dönem değişiyor. Suriye’nin bu gerçeği artık görmesi ve tanıması gerekiyor, meseleye de bu şekilde yaklaşması gerekiyor. Eğer bu hükümet Kürt sorununu çözmek istiyorsa, Kürtlerle dostluk yapmalı. Kürtlerin de buna açık olması gerekiyor, diyaloga açık olması gerekiyor. Kürtlerin muhalefet ile de diyaloga açık olması gerekiyor. Biz bir taraf kapatılsın demiyoruz. Bu süreçte Kürtlerin her iki tarafla da diyaloga açık olması ve hangisinin programının demokratik bir yöntemle Kürtlerin özgürlüğü için öne çıktığını görmesi, ona göre tavrını belirlemesi gerekiyor. Devlet Kürtlerle diyalogu üst düzeye çıkarmalı, sorunu temelden çözmeli. Her şeyden önce Qamişlo Katliamı’nın hesabı verilmeli. Kim bu katliamı yaptı? Suriye devletinin bunu ortaya çıkarması gerekiyor. Daha önce söz verdiler, açıklayacaklarına dair, ama yapmadılar. Kürt tutukluların durumu da var. Bu tutukluların serbest bırakılması gerekiyor. Sonra da diyalog güçlendirilmeli ve hızlı bir şekilde sonuçlandırılmalı. Oyalama taktikleri ile olmaz.”
BATI KÜRDİSTAN’DA HASSAS GÜNLER
Karayılan sözlerini şöyle sürdürdü: “Batı Kürdistan açısından, içinde bulunduğumuz günler hassas ve kırılgandır. Bu nedenle halkımızın kendi kurum ve örgütlerini dinlemesi gerekiyor. Her şeyden önce kendilerini organize etmeli ve hazır olmalı. İrade sahibi olmalılar. Böyle bir dönemde dağınık durmamalılar. Burada da birlikte hareket etmeliler. Zira, gün önemli bir gündür. Aslında, tüm bölge önemli günlerden geçiyor ve Kürdistan alanının önemi zaten gözler önünde. Bu dönemde değişimlerin olacağını ve Kürt halkının da bu değişimlerle özgürleşeceğini düşünüyoruz.”
TÜM CEZAEVLERİNİ BOŞALTACAĞIZ
Karayılan, Türkiye cezaevlerindeki hasta tutsakların durumuna da dikkat çekerek, “Ben onlar için şifa diliyorum” dedi. Ağır caza ve müebbet alan tutsaklara da işaret eden Karayılan, “Onlar için de özel selamlarım var. Hiç kimse endişe etmesin. Sömürgeciler ne ceza verirlerse versinler, biz bütün cezaevlerini boşaltmak istiyoruz. Mücadelemizin temel hedefi Önder Apo ve tüm tutsakların özgürlüğüdür. Bu ülkede Önder Apo ve tutuklu arkadaşları özgür olmadıkça, barış ve istikrar gelişmez. Cezaevlerindeki arkadaşlarımızın bize inanması gerekiyor, mücadeleye inanması gerekiyor. Milyonlarca kişi meydanlardadır. Binlerce arkadaşımız dağlarda ve meydanlarda mücadele halindeler. Hedefimiz, bu yılı özgürlük yılına çevirmektir. Ben her şeyin bir yıl içinde olacağını söylemiyorum ama bu yıl önemli bir yıldır. Arkadaşların bu temelde hareket etmesi gerekiyor. Neden bunu söylüyorum? Bazı arkadaşların, infazı olan eski arkadaşlarımızın yeniden tutuklandığını, ağır cezalar alacağını, ne yapmaları gerektiğini söylediklerini duyduk. Yani, zindanları boşaltacağımıza fazla inançları olmadığı anlamına geliyor. Bilmeleri gerekiyor ki, hedefimiz budur. Yapabilirsek, herkesi zindanlardan çıkaracağız. Zaten, başta İmralı ve diğer zindanlar boşalmadan, bu sorun çözülmez.”
ARTIK DEVRİM DÖNEMİ, GERİLLA HAZIRLIKLI OLMALI
“Dönem, artık devrim dönemi” diyen Karayılan, gerillayı hazırlıklı olmaya çağırdı: “Dönem başarı dönemidir. Hazırlıklarımızın bu çerçevede olması gerekiyor. Özellikle Kürdistan özgürlük gerillalarının duruşu ve rolü bu dönemde stratejiktir. Her açıdan kendilerini hazırlamaları gerekiyor. Geçen yıl ortaya çıkan eksiklik ve yanlışlıklardan doğru sonuçlar çıkarmaları gerekiyor. Daha hamleyi daha üst düzeye taşımaları için, kendilerini hazırlamalılar. Şimdi durun, bu doğru. Savunmayı geliştirin. Misilleme hakkınızı ve gerekliliğini kullanın. Şu anda halkımız siyasi bir hamle başlattı. Bunu izleyin, gözetin ve eğer gerekli olursa savunmaya başvurun. Esasta şimdi kendini savunma ve hazırlıklarını yapmaya ağırlık verilmesi gerekiyor. Operasyonlarda kayıp vermemeliler. Bahardır, ardık operasyonlara hazırlıklı olmalılar, tedbirlerini almalılar. Bu şekilde, kayıplarla değil, başarılarla bu dönem karşılanmalı. Kuzey alanındaki gerillalar ve tüm diğer alanlarda bulunan gerillaların bunu iyi bilmesi gerekiyor, hareketimiz yılın başında ilan ettiği gibi, 2011 yılı önemli bir yıl olacak, final yılı olacak. 2011 Newrozu ile Kahramanlık haftası da bunu gösterdi.”
ANF NEWS AGENCY
