بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

„Diyaspora Kürd Konferansı“ mı?


Komkar.eu'nun çağrısı üzerine 28 ve 29 Ağustos'da Almanya'nın Köln şehrinde bir toplantı yapıldı.
Toplantının gündemi „Kürd Açılımı“, „Ateşkes“ ve „Referandum“ olarak tespit edilmişti.
Bu toplantıyı hazırlayanlar yapacakları toplantıyı başkalarına satmak amacıyla olacak ki yaptıkları sıradan toplantıyı „Diyaspora Kürd Konferansı“ diye adlandırmışlar.

Dışardan toplantının ismine bakıldığı zaman „Diyaspora Kürd Konferansı“ yapılmış ve referanduma „Evet“ kararı vermiştir gibi bir imaj çıkar ortaya.

Toplantıya katılanlara ve sonuç bildirisine imza koyanlara bakıldığı zaman, çok küçük bir çevrenin yaptığı bir toplantı olduğu açık bir şekilde görülmektedir.

Ne toplantıya katılanların Diyaspora Kürdlerini temsil güçleri var ve ne de yapılan toplantı „Diyaspora Kürd Konferansı“ dır.

Toplantı ve sonuç bildirisi ancak ve ancak toplantıya katılanları ve bildiriyi imzalayanları bağlar.

Ama, toplantıyı hazırlayanlar kendi adlarına değil, Diyaspora Kürdleri adına Konferans yapıyor ve açıklamalarda bulunuyor.

Soğuk savaş döneminde kalan, totaliter, despotik, ben merkezci ve dayatmacı anlayışlar diyaspora Kürdlerine hitap edemiyor. Buna en iyi örnek toplantıya katılanların listesidir.

İnsanda biraz insaf olur, vicdan olur.

Milyonlarca Kürd diyasporada yaşıyor.

Bu Kürdlerden binlercesi ve hatta onbinlercesi kendi Kürd kimliklerine sahip çıkarak içinde bulundukları toplumlarda siyasal, sosyal ve akademik alanlarda aktif faaliyetler içindeler.

Bir çokları içinde bulundukları toplumlara entegre olmuş ve Kürd davasına büyük hizmetleri dokunuyor. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde yapılan yerel etkinliklere bakıldığı zaman bu insanlarımızın etkisi açık bir şekilde görülmektedir.

Zaten Kürd diyasporasından söz edilecekse sözünü ettiğim insanlar akla gelir. „Bedenleri“ ve „ruhları“ farklı coğrafyada olanlar ne buradalarda varlar ve ne de oralarda.. Bu dilema içinde olanlar yarardan daha ziyade zararlı oluyorlar. Ama, bu süreç artık aşılıyor. Diyasporada yetişen Kürd gençleri kendilerinin katılmadığı ve temsilci olarak seçmediği birilerinin kendisi adına konuşmasına izin vermez.

Bu toplantı „Diyaspora Kürd Konferansı“ değildir.

Diyaspora Kürdleri sadece AKP'nin gündeme getirdiği referanduma „Evet“ diyen insanlardan oluşmuyor. „Boykotu“ savunan çok geniş bir yelpaze var. Ayrıca Kürd davası için ciddi bir şekilde uğraşan, Türklerin Kürdleri hiçe sayan ana ve baba yasalarına hiç ilgi duymayan bir hayli diyaspora Kürdü var.

Eğer birileri „Diyaspora Kürd Konferansı“ gibi iddialı bir şeyler yapmak istiyorsa, bu işin ciddiyetini gözönüne almalı ve azami ölçüde farklılıklarıyla diyaspora Kürdlerini bir araya getirmelidir.

Yoksa bu iş Köln'de bir sohbet esnasında hadi yapalımla olmaz.

Ayrıca bu anayasaya „Evet“ diyebilecek bir çok Kürd dahi çıkan sonuç bildirisindeki „ Öncülüğünün AK Partinin yaptığı değişim'in........................................... Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünü açabileceği, 88 yıldan bu yana demokratik gelişmenin önünü tıkayan, onu engelleyen Kemalist vesayet rejimini sınırlayabileceği ve giderek ortadan kaldırabileceği, Kürd sorunun konuşalabileceği demokratik bir tartışma zemini yaratabileceği.........vs“ ham hayal tespitlere katılmaz.

Nasıl geçmişte Kürdleri „solculuk“ ve „anti faşizm“ adına CHP gibi Kürd düşmanlarının kuyruğuna takmaya çalıştılarsa, şimdi ise AKP'ye büyük misyonlar yükleyerek Kürdleri Türk-İslami çevrelerin kuyruğuna takmaya çalışıyorlar.

Bu tip tespitler gelecekte Kürdlere ve Kürd davasına zarar verecektir.

Bu toplantıyı hazırlayanların amacı AKP'nin önderliğinde gelişen referanduma „Evet“ demek için hazır olan Kürdleri bir araya getirmekti.

Fakat, bu anayasaya „evet“ diyen Kürdlerde bu toplantıya katılmamdılar.

Bunun bir çok sebebi var.

Birincisi; Diyaspora Kürdleri kolay kolay kimsenin koltuk değneği olmak istemiyorlar.. Bu süreç dahada derinleşecektir.

İkincisi; eskide diyasporada bulunan Kürd dernekleri ülkeye yönelik faaliyetlerde Kürdleri seferber ediyorlardı. Süreç içinde diyaspora Kürdleri için o oluşumlar can sıkıcı olmaya başladı. Kürdler daha çok kaldıkları ülkelerde var olan sorunlarına kanalize oldular. Bunu yaparken Kürdlüklerinden uzaklaşmadılar. Tam tersi, bir yandan kaldıkları ülkelerde var olan toplumlara entegre oldular, diğer yandan kendi ülkeleri için daha kapsamlı ilişkiler geliştirmeye başladılar. Dernekler ise süreç içinde bazı ailelerin dar sosyal ilişki ağı oldu.

Üçüncüsü; Kemal Burkay'ın anıları PSK çevresinin zaten izole olan ilişkilerini dahada izole etti.
PSK çevresi Burkay'ın anılarından sonra gerçekleşmeye çalıştığı en büyük toplantı, bu toplantıdır.
Geçmişte PSK'nin yaptığı toplantılara PSK'den ayrılan bir çok insan katılıyordu.

Bu toplantıda o bilinen şahısların bir çoğu katılmadı.

Bu insanlar „aydın“ yada „akademisyen“ olarak tüm genel toplantılara çağrılıyorlardı. Ne de olsa „eski arkadaş“tılar.. Yıllarca birlikte çalışmışlardı. Birlikte kötü anılarının yanında iyi anılarıda vardı.

Süreç içinde insanlar daha çok iyi anılarını ön plana çıkardılar.

Fakat, Kemal Burkay anılarıyla var olan o zeminide tahrip etti, insanların kişiliğine saldırmaya başladı. Sadece PSK'den ayrılan kadrolar değil, tüm Kürdistani çevreler ve örgütler de Burkay'ın küfürlerine, hakaretlerine ve ithamlarına hedef oldular.

Kemal Burkay anılarıyla Kuzey Kürdistan'da tek doğru, tek samimi, tek Kürdistani parti PSK olduğunu ve PSK içinde ise herkesin emeğini inkar ederek tek kusursuz insanın kendisi olduğunu ispatlamaya çalıştı.

İster istemez bu çağ dışı yaklaşım duvara tosladı ve eski PSK'liler cevap vermek zorunda kaldılar.

Diğer örgüt ve çevrelerde ciddiye almadılar.

Sonuç olarak, bu toplantı „Diyaspora Kürd Konferansı“ değildir. Toplantı, toplantıya katılanları bağlar. Diyaspora Kürdleri çok renkli ve çok seslidir. Mevcut olan durumda hiç bir örgütsel yapının diyaspora Kürdleri adına konuşma imkanı yok. Herkes yaptığı ve yapacağı etkinliği kendi adına yapmalıdır. Başkaları adına konuşmamalıdır.

Geçmişte bu tip şeyler çok yapıldı.. Kimseye bir şey kazandırmadı.

Bundan sonrada hiç bir şey kazandırmaz.

Kamuran Melikendi

Şîroveyeke nû binivisêne

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.