بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی
Submitted by Anonymous (Pesend ne kirin) on 2 November 2008

[size=small]Kürdlerin geçmiş ve aktüel tarihine dair bilgiler ver araştırmaları hep merakla izliyorum.. Kürdlerin tarihine dair en küçük bir söylentiyi dahi olumlu yada olumsuzluğuna bakmaksızın ciddiye alır sorgulumaya çalışırım..
Sonuçta Kürdler “ İlk Hint-Avrupalı imparatorluğunu kurmuş Medlerin“( Reinhard Schmoeckel, Di İndoeuropaeer sayfa 301)torunları olarak, bugün sayısal olarak devletsiz en büyük etnik gruptur.
Geçenlerde A.Ç adlı eski bir arkadaşımla telefon ile konuşurken ansızın bana “Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın Kürd asılı olduğunu biliyormusun?“ diye bir soru sordu..
Benim cevabım negatifti..
Çünkü Mahmud Abbas'ın Kürdlüğüne dair bugüne kadar hiç bir şey duymamıştım..
Ama, Mısır, Ürdün, İsrail, Filistin vb.. ülkelerde yoğun bir Kürd kitlesinin asimilasyona uğradığını biliyordum.. Son olarak Newroz.Com'da “Ahmed Şewqi“ üzerine çıkan makalede de bu durum açık bir şekilde görülüyor..
Ben hemen kendisine “Mahmud Abbas'ın Kürd asılı olduğuna dair kaynağı“ sordum..
Onunda kaynağı Filistin Kurtuluş Örgütünün kadrolarından biriydi.. FKÖ'nin söz konusu kadrosu A.Ç'ye bir ara başbakan olan Hamas'ın liderlerinden olan İsmail Haniyeh El Cizire televizyonuna yaptığı bir açıklamada “Mahmud Abbas'ın müslüman olmadığını ve Suriye'den Êzidi bir Kürdü olduğunu“ söylemiş.. Aynı zamanda Haniyeh “müslüman olmayan birinin Filistin devlet başkanı olmayacağını“ da beyan etmiş..
Zaten daha öncede Mahmud Abbas'ın “etnik ve dinsel kökeni“ hakkında bir dizi iddialar ortaya atılmıştı..
Bu iddialardan biride Usama Bin Ladin'ın bir konuşmasında ortaya atılmıştı. Bin Ladin “Mahmud Abbas'ın İranlı bir Bahai olduğu“ söylemişti.. Bin Ladın'ın bu açıklamasından sonra Mahmud Abbas ve ailesi üzerine Arap, İsrail, Türk ve hatta dünya basınında bir çok açıklama ve makale çıktı.. Hatta Bahailer Merkezide bir açıklama yaparak bu iddiayi yalanladı.(konuyu merak edenler şu linklere bakabilirler)
Tabii ki bu tartışmalar esnasında kamuoyunca pek bilinmeyen bazı gerçeklerde ortaya çıkmaya başladı.. Mahmud Abbas'ın asıl ismi: Mahmud Riza Abbas Mirzadır..Araplar, Mirza, Riza ve Abbas isimleri Filistinlilerin pek kullandığı isimler değildir.. Zaten Riza ve Mirza gibi isimler Kürdler ve Farslar tarafından çok kullanılan isimlerdir.. Mirza ismi tipik İrani bir isimdir ve Êzidi Kürdler arasında çok yaygındır.. Ayrıca İran'da bir Bahai Kürd topluluğuda vardır.. Mahmud Abbas'a karşı yazılan yazılarda onun Bahailerin merkezlerinden biri olan Safad(Galilee) doğması ve Bahailerin ruhani önderlerinden olan Abbas Mirza ile aynı ismi taşımasıydı..
Fakat Mahmud Abbas ö dönem yaptığı bir açıklamada “kendisinin müslüman bir aileden geldiğini ve Ürdünlü bir gazete de bu meseleyi gündeme getiren insana karşı dava açtığını ve dava sürerken bu insanın öldüğünü“ söylüyor.

Yine arkadaşımın aldığı bilgilere göre Mahmud Abbas Mahmud Abbas Hamas Liderlerinden İsmail Haniyeh onun hakkında “Êzidi Kürdü“ “müslüman olmayan“ yolundaki değerlendirmelerden sonra bir televizyon kanalında cevap veriyor.. Abbas bu cevabında “Ailesinin Suriye'den“ geldiğini doğruluyor ve ailesinin “müslüman bir Kürd ailesi“ olduğunu söylüyor.. Ayrıca, arkadaşımın dostu Filistinli “Tüm Filistinlilerin bu gerçekliği bildiğini“söylüyor ve hatta “bugün FKÖ'nun Hamalah sorumlusu olan Ebu Leila'nında Kürd olduğunu“ ekliyor..
Aslında İsrail'deki Yahudi Kürdleri konusunda kısmen bilgilerimiz var.. Ama Filistin'deki Kürdler konusunda bilgilerimiz çok kısıtlıdır. Bu konuda hiç bir araştırma yok. Herhangi bir Kürd ile yapılan kısa bir söyleşi dahi yok..
Ama buna rağmen bazı Kürd isimleri şu veya bu nedenden dolayı gündeme gelebiliyor.. Filistinli bazı Kürdlerin isimleri ve “Kürd kökenli“ oldukları yabancı basına yansınca bizim haberimiz oluyor..
Örneğin Yaser Arafat'ın çok ağır hasta olduğu ve Paris'teki bir hastaneye yatırıldığı zaman bir Kürd asılı doktorun ismi hiç basında düşmedi: Dr. Eşref El Kurdi..
Dr. Eşref El Kurdi, onlarca yıldan beri Arafat ve ailesinin özel doktorluğunu yapıyordu.. Arafat gibi liderlerin özel doktoru olmak ciddi bir güven ilişkisi gerekiyor..Tüm dünya basını Arafat'ın hastalığı hakkında detaylı bilgi sahibi olabilmek için Dr. Eşref'in peşindeydi.. Biz o dönem onun ismini ve kökeni hakkında bilgi sahibi olduk..

Bir başka olay...

Filistin yönetiminin “maliyesi“, “yolsuzluklar“ ve “Arafatların mal varlığı“ meselesi gündeme geldiği zaman, yine başka Kürd asılı bir şahsiyet ortaya çıktı: Muhammed Reşid..
Arafat'ın “ekonomi danışmanı“, “FKÖ ve Filistin Yönetiminin Kasası“ olan Muhammed Reşid, bir çok çevrenin saldırılarına maruz kaldığı zaman Kürd olduğunu duyduk.. Yani onun “Kürd olması“ suçlama aracı olduğu zaman biz ve dünya onun ismini duyduk..

Daniela Marcus'un İsrail'ın “Haaretz“ gazetesinden Almancaya çevirdiği “Korupption und Bestechung“ adlı makalede Arafat'a karşı kampanya imza atan 200 “aydın“dan biri olan Misri Arafat'ın ekonomi danişmanı olan Muhammed Reşid için şöyle diyor: “Filistin halkı için o(M. Reşid) bir katastrof........ Aslını bilmediğimiz Irak Kürdü olduğu söylenen bu Reşid- aslını soruştuğumuzda Iraklı kardeşlerimizin bu adam hakkında hiç bir şey bilmediklerini ve kendileriyle ilişkisi olmadığını söylemelerine rağmen- bu mechul ve ruh adam Filistin halkının parasını kontrol etmektedir“........
Bir Rus gazetecisi olan Roman Bessonov “Kürd asılı“,“Finans rejisör“ü olarak adlandırdığı Arafat'ın “ekonomi danışmanı“ olan Muhammed Reşid'in ismini “Kerkük-Haifa boru hatı“ hakkında yürütüğü resmi olmayan çalışmalarla gündeme getiriyor.. Ayrıca aynı gazeteci “Muhamed Reşit ile Şaron'un oğlu Omri“nin ortaklık meselesini bir suçlama olarak gündeme taşıyor...
Enteresan olan durum benim arkadaşımın Filistinli arkadaşı Muhammed Reşid'in geçmişi hakkında ilginç bilgiler veriyor.. Yaser Arafat Lübnan'da olduğu zaman anası ve babası ölen küçük bir Kürd çocuğu olan Xalid Selamı kendisine evlat olarak alıyor ve büyütüyor.. Daha sonra Moskova'da okutuyor.. İşte bir dizi çevrenin suçladığı ve bugün Güney Kürdistan'da bir dizi yatırım yapan Muhammed Reşid o küçük Kürd çocuğu olan Xalid Selamdır..
İlginç olan Yaser Arafat'ın sağlığını Dr. Eşref El Kurdi ve maliyesini Muhammed Reşid adlı iki Kürde teslim etmesidir.. Sağlık ve ekonomi gibi temel ve hayati iki dal... Bu güven nereden kaynaklanıyor?
Neyse konumuzu kısaca toparlarsak Ebu Masen lakabıyla tanınan Mahmud Riza Abbas Mirza 1935 yılında Safad'ta dünyaya geldi.. İsrail devletinin kuruluşunundan sonra ailesi Şam'a yerleşiyor.. Ebu Mazen orta ve yüksek eğitimini Şam'da bitiriyor.. Daha sonra Moskova'da doktorasını yapıyor.. O, Yaser Arafat ve diğer bir kaç kişi ile birlikte El Fetih'in ilk kurucularından biridir.. Ebu Mazen Filistin ve İsrail arasındaki “Madrid“ ve “Oslo Barış süreç“lerinde önemli rol oynadı. FKÖ adına İsrail sol hareketiye ilişkileri sürdüren oydu.. İlginç olan İsrail devleti tüm Filistin liderlerini “kara listesine“ alırken hiç bir zaman onu almadı.. Bugün o Filistin yönetiminin Başkanıdır.. İsrail devleti de onun dışında yapıcı birini görmüyor.. Ben Mahmud Abbas'ın Kürdlüğünü kabul ettiği o açıklamasını bulmak için bir Batı Kürdistanlıdan rıcadan bulundum..
Tam bu anda Mahmud Abbas'ın aracı olduğu Mam Celal ile Ehud Barak'ın Sosyalist İnternasyonal'ın Atina Kongesindeki tokalaşmaları aklıma geldi.. Mahmud Abbas, Ehud Barak ve Mam Celal'ın içinde bulunduğu ve bir çok çevrenin saldırısına neden olan resim karesi gözüm önüne geldi..
Ben kendi kendime Mam Celal Mahmud Abbas'ın “etnik kimliğini“ bilir diye düşündüm..
Hiç belli olmaz. Biz başka yerden haber beklerken belki de Kürdistan Forum yazarları “Ebu Mazen“ın sırını çözerler.. “Mazen“ dedim.... “Mazen“ Mahmud Abbas'ın 42 yaşında kalb krizinden ölen büyük oğlunun ismidir.. Yani kendisi için “Bavê Mazen“ lakabını seçmiştir.. Eğer bu kelimenin Arapça anlamının ötesine geçersek, İngilizce yazılan bu “Mazen“ bizim “Mezin“ olmasınmı? Hemde büyük oğluna bu ismi vermişse.... Bizim Êzidilerde Şêx Adi'ye “Şêxê Mezin“ diyorlar..

Bi gel rêz û silavên germ!!!

Mikail Canpolat[/size]

Miro kardeşim, burada bir komplex sözkonusu değildir. Belki bu durum sana türklerin bütün önemli insanları türk görme hastalığını anımsatmış olabilir. Ancak durum farklıdır. Sende çok iyi biliyorsunki, inkar ve imhaya uğramış ve dünyanın dörtbir tarafına dağılmışız. Nasılki dağıtılmış bir aile sonunda kendi fertlerini aramaya başlar. İşte milletlerde böyledir. Mesala ben yahudileri çok iyi tanırım. Yahudilerde devlet kurmalarına ragmen dünyanın dörtbir köşesine dağtılmış yahudileri araştırır ve onun ideolojisine, siyasi görüşlerine aldırmaksızın gider temas kurarlar. Şimdi aynı reflexler doğal olarak biz kürdlerde artık ortaya çıkmaya başladı. Bu sağlıklı bir reflextir bence. Ve araştırmaya devam etmeliyiz. Mesela ben bir zamanlar lübnan başbakanı olan Canpolat'ın (şu an ismini hatırlamıyorum),kürd olduğunu ve yine Benazir Butto'nun anne tarafından kürd olduğunu öğrendigimde sevinmiştim. Aziz kürd milletinin bir ferdi olarak kendime olan güvenim pekişmişti. Miro Kardeşim, bunlar gayet normal hissiyatlardır. Hele hele kürdler gibi yahudiler gibi bir tarih yaşamış milletlerin ferdleri için gayet normal hissiyatlardır. Selam ve hürmetlerimle...

Şîroveyeke nû binivisêne

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.