Ana içeriğe atla

Sömürgeci, İşgal orduları Kurdistan’dan defol!!!

Dostluk ve ittifak anlayışının, günlük çıkarlarara göre değiştiği günümüz Ortadoğusunda, Sömürgeci Türk ordusunun güney Kurdistan’a askeri yığınak yapıp İran’ın KKK ---( bu adın neden türk ordusunun  ‘ Kara Kuvvetlerı Komutanlığı ( KKK)na  benzetilmek istenildiğini de  bir türlü anliyamadım bu da ayrı bir konu)--- kamplarına katyuşa saldırısı düzenlemesi  5-6 kişinin şehit düşmesi ve onlarcasının yaralanması ile başlayan  koordineli harekatın neyi amaçladığı konusunda çeşitli spekülasyonlar var.   Son dönem, de bir yandan T.C  ve ABD’de arasında başlayan görüşme seferleri ile İran ve ABD arasında süregelen Uranyumu zenginleştirme ve Nükleer silah tartışmalarına Irak’ta yeni hükümet kurma çalışmaları,  Şii milis güçlerinin Kerkuk’e akın etmeleri ve Irak Türkmen Cephesinin Kerkuk’te yeni provakasyon girişimleri, ortaya ilginç bir tablo çıkarıyor.  Yukardaki gelişmelere pararlel olarak 28 Mart’ta Amed’te başlayan kitle serhildanlarına Türk devletinin bütün insani ve uluslararası normları ayaklar altına alarak Genel Kurmaydan Başbakan’a kadar küçük çocukların öldürülmesinin talimatı verilmesi, karşısında uluslarararasındaki sessizliğe güney Kurdistan’ın sessizliğinin eklenmesi  büyük bir açmazı da beraberinde getirdi. Gittiği her yerde büyük Türk misafirperverliği ile övünen Leyla Zana’nın eş zamanlı olarak  Güney Kürdistanlı liderlerce en üst düzeyde karşılanılması akıllara, kim kime hangi mesajı iletiyor sorusunu getiriyor. Ortadoğu özellikle Kürtler açısında hareketli bir döneme girmiştir. Federal Irak’ta Dr. İbrahim Caferi’nin başbakanlıktan vazgeçmesi Şii Araplar açısında bir geri adım olarak degerlendirilmemesi gerekir tam aksine Araplar açısında yeni tavizlerin elde edilmesi açısında önemli bir geri adımdır. Başbakan olacak kişinin Cevat El Maliki’nın İbrahim Caferi’ nin lideri olduğu El Dawa partisinden olmasi ,yeni kurulacak hükümetin rengini belirliyor.  Federal Irak’ta yeni hükümet kurma pazarlıkları esas olarak yeni başlıyor, Sömürgeci Türk devletinin bu noktada’da devreye girmesi ile başlayan aba altında sopa gösterme politikasina  Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyine bağlı Bedr tugayları ile Mukteda El Sadr’a bağlı Mehdi ordusuna bağlı milislerin Kerkuk’e akmaları ve Irak Türkmen Cephesinin eş zamanlı  Kerkuk’te provakasyonlara girişmeleri bir tesadüf değildir. Oynanılan bütün bu oyun ve senaryoların başında 1.ve 2. anayasa taslakları döneminde kuşa çevrilen Kürt haklarının tamamen tırpanlınarak Güney Kurdistan’ın diğer parçalar için tehlike oluşturulacak bir pozisyondan çıkarılması amaçlanılıyor, bu arada da eğer varsa - ki , var olduğu pek meçhul olan Güney Kurdistani politik önderliğin diğer parçalara ilişkin politikalarına da bir şekil vermektir.  KKK( PKK)’nin  İşgalcı Türk devleti  tarafından bir bahane edilmesi işin bir başka boyutudur. Bu aşamada KKK’nin politikaları sömürgeci devletlerin politikaları ile uyum halinde ve onun hizmetindedir, PKK dışında olan biz diğer Kurdistani örgüt ve partilerin T.C’nin Kurdistan’daki tavuklarına da kiş deme konumu da yoktur. Dolaysıyla T.C’nin 250 binden fazla askeri güney Kurdistan’a  yığmasi esas olarak Güney Kurdistan kazanım ve Güneyli politik güçlere mesaj verilmesi esas alınmaktadır. Ve bu arada gerek sömürgeci Türk devleti ve gerekse İran  güney Kurdistan sınırına gelmişken senaryo gereği PKK kamplarını bombalayıp Kutsal davaları için dağlara gelen yiğit Kürt gençlerini de katledecektir, bu da işin raconudur.  Sömürgeci devletlerinin bu yöndeki politikalarını  darbelemenin, Kurdistan ulusal bağımsızlık mücadelesi açısında elzem olduğu açıktır. Sömürgeci devletlerin bu yöndeki politiklarına dur diyebilmek, direniş ve mücadeleyi örgütleyebilmek diğer parçalardaki mücadeleye ivme kazandirmanin yanında Güney Kurdistan’a da aktif destek vermenin önemi burada yatmaktadır. Kuzey Doğu, Güney-batı Kurdistan, Avrupa ve diğer ülkelerde yapılacak koordineli protesto ve lobi çalışmaları ile  Kurdistan ulusal ve toplumsal bağımsızlık mücadelesine dinamizm kazandırılır. Kurdistan halkı arasında koordineyi sağlayacak temel slogan ‘’ Sömürgeci, İşgal orduları Kurdistan’dan defol!!!’’ olmalıdır.Bu yöndeki aktiviteler, Kurdistan ulusal bağımsızlık mücadelesine dinamizm getirip ulusal birliğe hizmet edeceği gibi, Sömürgecilerin plan ve programlarının başarısızlığa uğraması içinde  bir katkı olacaktır.  

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.