Ana içeriğe atla

Biraz Sorumluluk Biraz Cesaret

Ağrılı pilot Necai Kaya bildik biri. 1970’lerde İstanbul’da okuyan Kürd yurtsever gençliğinin çok yakinen tanıdığı bir isim. Daha sonra bu isin beyinlere kazındı. Kolay mı Kürd millet kökünü kazıma operasyonun kilit ismiyle yatıp kalkmamak. Adam hakkında çok şey söylendi, yazıldı, çizildi. Kürd yurtverlerinin kısaca söylediği onun KUKM’nde truva attı, TC devletinin “Kürtçü” kontrası olan A. Öcalan’ın kasası, finansörü ve koruyucu meleği olduğudur. Daha evel bu konu da çok yazdığım için buna girmiyorum.Bu konuya ilişkin daha evelde, yani kontra artığın sokağa salındığı dönemde çok tartışıldı. Ama kimse oralı olmadı. Bilinçi kırık aydın ve siyasilerimiz buna kulak tıkadı. Daha sonra sıraya girdiler. Haca gider gibi Beka’ya gittiler. Kontra artığına biat ettiler. “Canla kanla seninleyiz ey serok” dediler. Bıjı bıjı edabiyatını ayuka çıkardılar. Yetmedi. TC devletinin “Kürdçü” kontrasını ermiş, peygamber, dahası tanrı ilan ettiler. Gazetelerde “Başımızsın” ilanlarını verdiler. Yapmadıkları yalakalık kalmadı. Ama işin tuhaf tarafı kimse ona yaranamadı. Çünkü ona göre herkes düşürülmüş kişilikti. Bilinçi kırık aydın ve siyasilerimiz bunu sineye çektiler. “Serokun bir bildiği vardır”a yorumladılar. Her ne kadar Kürd yurtseverleri onları uyarsada onlar, oralı bile olmadılar. Hatta Kürd yurtseverlerini komplo teorileri üretmekle suçladılar. Kontra artıklarına ispiyonladılar. Bugünde bu rolü oynayan zibil gibi aydın ve siyasi unsur ayak altında gezinmektedir.Defalarca yazıldı, çizildi. KUKM 1970’lerden sonra bir iç kırılma yaşadı. Bu kırılma sömürgecilerimizin plan ve desteği ile iradi olarak içte yaşatıldı. Bu durumun izahata ihtiyaç var denildi. Kontra artığın maskesi düşürülmeden KUKM’nin önü açılamaz denildi. Ama her ne hikmetse bilinçi kırık aydın ve siyasilerimiz bunuda komplo teorilerine yorumladı.Bilinçi kırık aydın ve siyasilerimiz bu konu da üç maymunu oynaya dursun düşman meseleyi yeni ambalajlarla temcit plavi misali önümüze sürmeye devam etmektedir. Hergün uğraşacağımız bir dezimformasyon haber piyasaya sürmektedir. Meselenin özünün tartışılmasını engelemeye çalışmaktadır. Mesele aslında açık. Mesele A. Öcalan ve örgütünün varediliş meselesidir. Kürd hareketi bu konuyu tartışmaktan kaçamaz. Bu konuya ilişkin ilk yazdığım zaman yoldaşlarımve dostlarım haklı olarak uyardı, ama haddini bilmeyen bir çok çevre tarafından da komplo teorileri üretmekle suçlandım. Bu pek önemlide değildir. Önemli olan bu konunun açığa çıkarılmasıdır. Son dönenlerde A. Öcalan’ın kasası, finansörü ve koruyucu meleği Ağrılı pilot Necati Kaya Türk ve Kürd basınında yeniden günceleştirildi. Ölü mü, diri mi tartışması sürüyor. Ölü mü, diri mı bunu bilemem, ama bildiğim bir gerçek var ki, Ağrılı pilot Necati Kaya’ya ait olduğu söylenen mezara yazılan doğum tarihin bildiğimiz Necati Kaya’ya ait olmasının mümkün olmadığıdır.1970’lerde İstanbul’da okuyan Kürd gençliği sözkonusu Necati Kaya’yı çok iyi tanır. Sanıyorum o dönem bu alanda görevlendirilmişti. Kimleri düşürdü bilemem, ama bildiğim bir gerçek var ki, herkesin herkesi bu adamın MİT’in adamı olduğu konusunda uyardığıydı.O dönem İstanbul’da öğrenci olduğumdan ve yurtsever Kürd gençliğin gittiği alanlarda bulunduğum için bu adamı yakinen tanıyorum. Adam benden en aşağı beş-altı yaş büyüktü. Ben 1950 doğumluyum. O zaman bu adam en aşağı 1945 doğumlu olması gerekir. Ama bu adama ait olduğu iddia edilen mezar taşına doğum tarihi 1956 olarak yazılmış. Arada tam on sene var.Dahası var. Eğer bu adamın doğum tarihi mezarda yazıldığı, yani  1956 ise nasıl olurda bu adam 1970 başlarında pilot olabilir? Türkiye’de pilot olma yaşı 14 müdür?Anlaşılan birileri bizi yine işletiyor. Kenarda oturup kıs kıs gülüyorlar. Haklarıda var. Eğer biz kontra artığın maskesini düşüremesek düşman daha çok bizimle oynar.Konunun üzerinde yeniden düşünme zamanıdır. Kürd yurtsever hareketin bu konu da ortak bir anlayışa ulaşma zorunluluğu vardır. Dahası bunu Kürd kamuoyu nezdinde maddi bir güce dönüştürme zorunluluğu vardır. KUKM’nin başarısı bir yerde buna bağlıdır. Bir çok boyuta bağlı olmakla beraber, KUKM üzerindeki kontra tekeli kırılmadıkça önünün açılması mümkün değildir. Gerçi bu dün yapılması gereken bir görevdi. Dün yapılmadığı için Kürd milletine çok pahalıya mal oldu. Sorun bitmiş değildir. Kontra artığı ve güdümündeki örgütler “Kürd kökü kazıma” ya devam etmektedir. İşin tuhaf tarafı daha hala bilinnçi kırık aydın ve siyasilerimiz, bu oyunun baş oyuncusu  A. Öcalan ve örgütünü Kürd milletine kurtuluş adresi olarak sunmaktadırlar. Bunun önünün alınması Kürd yurtsever hareketi önünde çözülmesi gereken bir görevdir. Bu görev başarılmadıkça ve bilinçi kırık siyasilerimiz oldukça bırakın birilerinin bizi işletmesi, gözümüzün içine bakıla bakıla Kürd millet kökü kazılmaya devam edilecektir. Konu önemlidir. Kürd yurtsever hareketin kaçak oynama lüksü yoktur. Dahası sorunun üzerine cepheden gitme cesaretini göstermelidir. Kolları sıvayıp kontra artığı A. Öcalan ve örgütünü gündeme alması ve çözmesi gerekir. Çünkü sorun KUKM açısında hayati bir meseledir. Mesele açık ve nettir. Sorun pilot yaşıyor mu, yaşamıyor mu meselesinin ötesindedir. Sorun PKK’nin varediliş meselesidir. A. Öcalan’ın başından beri TC devletinin adamı olup olmaması meselesidir. Kürd yurtsever hareketi, bu sorunu çözerse büyük bir iş yapmış olacaktır. Biraz sorumluluk, biraz cesaret. Bu konu da sorumluluk özelikle şu an PKK’den ayrılmış insanların omuzlarındadır. Konuya ilişkin herkes bildiklerini ortaya koyarsa sorunun çözüleceği kanısındayım. Haydi kolay gele.20 Aralık 2006

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.