Sevgili okuyucular günümüzde Êzidilerle ilgili bir çok yazar yazı yazmaktadır,
bu yazarları farklı katogoride ele ala biliriz.
Bunlardan bir kısmı iyi niyetini ortaya koyup Êzidiliği ele alıyor, bu doğrultuda araştırmalarını sürdürüyor.
Diğer bir kısmı kendilerini Êzidilikle gündemde tutmaya çalışıyor. Êzidiliği ve Êzidilik tarihini çarpıtarak kendi çıkarları doğrultusunda kullanıyorlar. Bunlara rantçtıda denilebilir.
Bunları söylerken, amacımız kimseyi kırmak, hor görmek, ya da aşağılamak değildır fakat bu insanların yazdıkleri makaleler ve kitaplar gerçeğe aykırı olduğu için doğal olarak tepkimizi ortaya koyuyoruz.
Bir kısmıda Kürdlüklerinden kaynaklı doğru mu, yanlış mı bilmeden bulduğu her şeyi sunmalarıdır.
Geçenlerde Ali Bate'nın ’'İsyanı''na ilişkin bir makale yayınlandı. Yayınlıyan Vedat Anıt ismindeki arkadaşın Kürdlüğünden en küçük bir şüphem yok. Fakat sunduğu veriler gerçeği ifade etmiyordu.
Gerçi benimde elimde belgeli veri yok. Benimki ihtiyarlarımızın anlatımlarıdır.
Vedat Anıt arkadaş, Ali Batê'nın icraatlarını sanki Osmanlı devletine karşı bir Kürd isyanıymış gibi sunmuştu.
Oysa gerçeğin kendisi böyle değildir. Çünkü “isyan“ olarak gösterilen bu hareket, Êzîdî ve Süryanilere karşı yapılmıştır.
1915-1920 arasında süren icraat yüzlerce Êzidi ve Süryanı'nın canına mal olmuştur. Erkekler öldürülürken, kadınlara el konulmuştur.
Bu iki dine mesup bir çok kadın zorla müslümanlaştırmıştır.
Ali Batê Axa, bir çok Êzidiyi öldürüp eşlerini kendine eş etmiştır.
Ali Batê axa, 1917'de Êzidilerın 14 seçkin ve değerli adamını katledılmıştır.
Yine aynı tarihte ’'Bagıleşê' dağında 7 Êzidi'yi katledıp kulaklarını kesmiş, bir
başka axa'ya hediye götürmüştür.
Ali Batê'nın amcazadeleri olan ’'Mala Haco'' ve ’'Mala Çelebi'lerde Batê axa'dan kalır yanları yoktu.
Bu axalarda Êzidiler üzerinde baskı ve terör estırmiştır.
Bu axalar amcazade ve yakın akraba olmalarına rağmen bazan özel ve şahsi çıkarlardan dolayı araları bozulur ve çatışmalara neden olurmuş.
Fakat her ne hikmetnse barışma süreci başladığında bir kaç Êzidinin kafası kesılerek birbirlerine hediye edilirmiş. Bu bir gelenek olmuştu.
İhtiyarlarımızın anlatımları budur.
Bir ara Haco ile Çelebi'nin arası açılmış. Çelebi, bir gün bir kaç süvarileryle Haco axanın kapısına gider, fakat atlarından inmezler.
Haco, kapıda kendisini karşılar. Çelebi'ye inmesini söyler. Fakat Çelebi, inmiyeceğini ve Êzidi' olan Abuzedé Mıradé ’nın kafasını bana getırmediğin sürece evine gelip oturmam der.
Haco axa, emrin olur der, gider. Adı geçen Êzidi'nın kafasını kesip Çelebi axaya getıriyor ve bu vesileylede barışmışlar.
Tabiki barışmanın kurbanları günahsız Êzîdîler olmuş, ama kimin umurunda.
Bununlada bitmiyor.
Ali Batê'nın amcazadeleri bir Êzîdî köyü olan kiwex halkını toplayıp mağarada dolduruyorlar. Mağaranın ağzında ateş yakıp zehirliyorlar. Yüzlerce masum Êzîdî'yi katlediyorlar.
Şimdi insan düşünmeden edemiyor. Bu günahsız insanlar Türk müydü?
Yoksa bu axalar, bu günahsız insanları katlederken Türk devletine karşı “İsyan“ mı ediyorlardı?
Bu Kürdkıranları iyi tanıyabilmek için torunlarının bu gün oynadıkları role de bakmak gerekir.
Ali Batê, Haco ve Çelebi ağaların torunları, bu gün dedelerinin yolunda yürüyorlar.
Türk devletinin silahını alarak Kürd milletine karşı savaşıyorlar. Yöremizin en katliamcı köy koruyucusudurlar.
Ülkesini, evini terk edip Avrupa ülkelerine göç eden Êzîdî'lerin topraklarına el koyuyorlar.
Örneğin ’'Dasıka'' aşiretinin toprağna el konulmuş ve para karşılığıda başkalarına icara vermişler.
Ali Baté Ailesine mensup olan Medeni Ferho, işitiğime göre Êzidilerle ilgili araştıma yapıyormuş.
İmralı'da olduğu söylenen Kürdkıran'a zaman zaman mektup yazıyormuş.
Bunlarla kendini yaşatıyormuş. Kürd yurtseveri geçiniyormuş.
Kuşkusuz bu hakkı var. Kürd yurtseverliği kimsenin tekelinde değil.
Dedesinin ihanetçi ve Kürd katliamcısı olması onun yurtsever olmasının engeli değil.
Fakat diyorumki Êzidilerin topraklarına el koyan akrabalarına da bir mektup yazıp Êzidilerden ne istiyorsunuz diyemez mi?
Bu, İmralı'daki Kürdkıran'a yazdıkları mektuptan daha muteber olmaz mı?
Akrabaları, Êzidilerin topraklarına el koyuyor sesi çıkmıyor. Ama Êzidiliği araştırıyormuş(!?)
Bana sorarlarsa ben derimki Êzidiliği araştırmadan önce ailesini araçtırsa daha iyi olmaz mı?
Saygılarımla...
17 Mayıs 2008
1917 Midyat (heverka ayaklanmasi)