"Ararat Kartalı": İhsan Nuri Paşa(3-Son)
Dr. Haşimi Şirazi’nin anlatımlarına göre bir gün İhsan Nuri Paşa Ağrı dışına özel bir görev için göndermek için yoldaşını arıyor.
Tam bu süreçte İhsan Nuri Paşa bir tepenin başında siper kazmış bir Türk subayını ve yanındaki bir grup Türk askerini görüyor. Yanlarında da bir hayli askeri malzeme var. İhsan Nuri Paşa Türk birliğini gördükten sonra bir plan düşünüyor ve hemen ardından yüksek sesle 3 Kürd birliğinin ismini sayarak saldırıya hazır olun talimatını veriyor. Ondan sonra İhsan Nuri Türk askerlerine dönüyor ve kendilerine “Biz kimsenin ölmesini istemiyoruz. Yalnızca silahları istiyoruz. Eğer sağ kalmak istiyorsanız silahlarınızı teslim edin” diyor.
İhsan Nuri Paşa’nın bu talimatı üzerine Türk asker ve subayları ellerini havaya kaldırarak siperlerinden çıkıyorlar. Bu arada İhsan Nuri Paşa silahlarını yere atmalarını istiyor. Ardından İhsan Nuri askerlerden silahları istediği noktaya taşımalarını istiyor. Askerler İhsan Nuri’nin bu emrinide yerine getiriyorlar.
Daha sonra İhsan Nuri Türk subayına dönerek yanında hiç kimsenin olmadığını, tek başına olduğunu, Kürd birliklerine verilen talimatın blöf olduğunu ve böyle bir taktikin askeri okullarda öğretilmediğini söylüyor.
Ardından İhsan Nuri askeri serbest bırakıyor..
Dr. Şirazi anılarında örgüt ve yeraltı mücadelesi hakkında bilgi sahibi olmak amacıyla TUDEH’e üye olmadan önce İhsan Nuri’ye danıştığını ve bu konuda İhsan’ın rıza gösterdiğini söylüyor.
Dr. Şirazi’nin verdiği bilgilere göre İhsan Nuri Paşa’nın içinde olduğu bir grup Tahran Kürdleri “KOMA REŞ” adı altında bir yapılanmaya gittikleri görülüyor. “KOMA REŞ” i oluşturan Kürdler çeşitli devlet ve hükümet kurumlarında yüksek mevkilerde bulunan Kürdlerdi. Bu grubun üyelerinden İhsan Nuri Paşa’nın dışında Sadiqi Henceri Azer ile Sarımaldin Sadiq Weziri’lerin isimlerini veriyor.
Dr. Şirazi “KOMA REŞ” in amacı konusunda tam bilgiye sahip değil. Fakat, grubun Kürd meselesini ileri götürmek, büyük devletlerin ve özellikle ABD’nin dikkatlerini İran Kürdlerinin üzerine çekmek amacında olduğunu yazıyor.
Dr. Haşimi Şirazi “Koma Reş benden Amerika’lıların Kürd meselesine ve Kürdistan’ın kaderi hakkında ne düşündüklerini öğrenmek istiyorlardı. Benden Amerikalılardan bu soruları cevabını öğrenmemi istediler. Bende Archie Roosevelt aracılığıyla tanıştığım Mr. Müller ile ilişkiye geçtim.(İkiside Amerika Büyükelçiliğinde çalışıyorlardı-Serdeşti) Bende Koma Reş’in sorularını Mr. Müller’e sordum. Mr. Müller sorduğum sorulara cevaben Kürdlere karşı ABD gibi super bir gücün tavrı, benim yetkilerimi aşıyor. Bir kaç gün bekleyiniz, Washington ile ilişkiye geçeceğim ve uygun bir cevap vereceğim dedi..
Belli bir süre sonra Müller benimle görüşmek istediğini bildirdi. Bende Müller’e gittim. Müller bana belli bir dönemden beri Amerika Türkiye, İran, Irak ve Pakistan arasında dostluk ilişkilerini geliştirmek için uğraşıyor. Bu dört devlet arasında resmi dostluk ilişkileri için büyük mesafe alınmıştır.(Burada amaç Bağdat Paktı ve daha sonra Cento olayıdır) Müller bana Amerika, sonuçları nereye varacağı belli olmayan bir şey için 4 devleti karşısına almayı çıkarlarına uygun görmüyor. Fakat, eğer Amerika Sovyetler Birliği ile bir savaşa girer ve kazanırsa yada eğer Sovyetlerle 100 yıl boyunca bir savaşa girme ihtimalı ortadan kalkarsa, Amerika Büyük Bir Kürdistan Devleti’nin kurulması için Kürdlere yardım edecektir.” dedi.
Dr. Şirazi, Müller’den aldığı cevabı İhsan Nuri Paşa’ya aktarıyor ve aynı zamanda üyesi olduğu TUDEH partisinede bilgi veriyor.
Tudeh Partisi’nin o dönmeler “Merdem “ adlı gazetesi yasaklanmıştı ve yerine “Şehbaz” çıkıyordu. Bir kaç gün sonra “Şehbaz” gazetesi “Büyük Kürdistan’ın Kurulması Üzerine” anabaşlığı altında tam dört sayfalık bir yazı yayınlıyor. Dr. Şirazi “iyiki benim ismimi vermediler” diye seviniyor.
Dr. Haşimi Şirazi anılarında o dönemler ABD Tahran Büyükelçiliği’nde askeri ateşe yardımcısı olan Archie Roosevelt ile İhsan Nuri Paşa arasında yapılan görüşme üzerine duruyor. Dr. Şirazi Roswelt’in Kürd dili, edebiyatı, Kürdlerin yaşamı, kültürleri, tarihleri ve Kürd siyasal hareketine karşı büyük bir ilgisi vardı, öğrenmek ve bilgi sahibi olmak istiyordu diyor. Dr. Şirazi Roswelt’e Kürd öğretiyor.
Dr. Şirazi’nin aktardığına göre Archie Roosevelt’a göre İhsan Nuri Paşa’nın dışında Tahran’da devrimci bir geçmişe, renkli bir kaleme sahip olan bir başka Kürd aydını yoktu. Roswelt İhsan Nuri Paşa ile görüşmek istiyor. Dr. Şirazi Archie Roosevelt ile İhsan Nuri Paşa arasındaki görüşmeyi İhsan Nuri’nin evinde örgütlüyor. İkisinin tanışma sürecinden sonra İhsan Nuri Paşa söz alıyor ve Archie Roosevelt ’e “Kürd halkı ırk olarak ari ırkından ve Hint-Avrupalı grubun büyük bir koludur. Çok eskiden ve günümüze kadar aşiret yapılanması var. Kürdler, milli aşiretlerinin gelenek ve göreneklerine çok bağlılar. Hepsi vatanları için ölüme hazır, mert, şövalye ve cesurlar. Kürdler asıllarıyla gurur duyarlar. Kürdler hakları için büyük bedeller ödediler. Kürd erkekleri aile içinde kendilerini iyi bir baba ve ailesinden sorumlu olarak görüyorlar. Kürd kadınlarının aile ve toplum içinde yüksek bir konumları vardır. Bölgede Kürd kadınlarının rolü islami ve gayri islami kadınlarla kiyaslanmaya bile gerek yok.
Kürdler 20 milyondan fazladır. Türkiye, Irak, İran, Suriye ve Sovyetler Birliği gibi 5 devlet arasında parçalanmışlar. Birinci dünya savaşından sonra o dönemin zaferle çıkan büyük güçleri yenilgi almış Osmanlı devletinin yerine bir kaç devlet kurdular. Ne yazık ki, bu devletlerin sınırları ulusal temellerde ve insani kriterlere göre değil, daha çok devletlerin çıkarları temelinde çizildi. Sonucu görüyorsunuz, topraklarımız ve milletimiz param parça edildi. Ben ve tüm milletim Britanya, Rusya ve özellikle sizlerden yani ABD’den çok şikayetçiyiz. Siz halkların özgürlük ve adeleti bayrağını dalgalandırarak Kürd milletinin özgürlüğü konusunda lakayıt davrandınız, yoksul Kürdlere vediğiniz sözleri tutmadınız. Milliyetler Cemiyetinde azınlık hakkını dahi kendilerine layik görmediniz.
Fakat gerçek şu ki, görüldüğü gibi bu halk hakları ve özgürlüğü için kimseye boyun eğmez. Bu topraklar üzerinde ve farklı bölgelerde peş peşe başlatılan devrimler bu gerçekliğin ispat edilmiş belgesidir. İnanıyorum ki bu halk mücadelesinden vaz geçmez. Mücadele günden güne daha da kızışacak, genişleyecek ve kanlı olacaktır. Çünkü, Kürdler kendi doğal haklarını elde etmek için kararlılar. Bundan dolayı, Kürdler ne şekilde ve ne pahasına olursa olsun haklarını elde edecekler................................ Dünya’da 41 ülke var ki, toprakları Kürdistan’ın %1’ne dahi ulaşmıyor. Nufüsları ise bir milyon insanı aşmıyor. Fakat onların bağımsız devletleri var ve uluslararası topluluk tarafından tanınıyorlar. Resmi olarak ta her tarafta temsilcileri var. Kürdler 20 milyondan fazla olmalarına rağmen, kendilerine has dilleri, kültürleri, gelenekleri olmasına rağmen, kendi atalarının toprakları üzerinede yaşamalarına rağmen devletsizler. Kürdistan’ın yüz ölçümü bir çok Avrupa ülkesinden daha büyüktür. Kürdistan’ın yeraltı ve yerüstü zenginlikleri sınırsızdır. Bu topraklar Kürd evlatlarının kanıyla sulanmıştır. Böyle bir halk, dünyanın diğer halkları gibi özgürce yaşama ve kendi kaderini tayin hakkına sahiptir” diyor.
Dr. Şirazi anılarının bir başka bölümünde ise Pêşewa Qazi Muhamed ile İhsan Nuri Paşa arasında yapılan görüşme üzerine duruyor.
Kürdistan Demokratik Cumhuriyeti(1946) kurulduktan sonra Pêşewa Qazi Muhamed başkanlığında bir Kürd delegasyonu 27 Haziran 1946 tarihinde Qewam Elseltene’nin başında bulunduğu İran hükümetiyle Kürdlerin hakları meselesini görüşmek için gidiyor.
Kürd delegasyonu Tahran’a vardıktan sonra Derbend hotelinin 5 numaralı odasına yerleşiyor.Pêşewa Qazi Muhamed, İhsan Nuri Paşa’yı görmek istediğini Dr. Şirazi’ye bildiriyor. Dr. Şirazi, Pêşewa’nın istemini İhsan Nuri Paşa’yı bildiriyor. Bir gün sonra sabah saat 9’da o dönemin iki büyük Kürd lideri bir araya geliyorlar.
Dr. Şirazi’nin verdiği bilgilere göre İhsan Nuri Paşa, Pêşewa Qazi Muhamed e hitaben: “Urmiye ve Miyanduwa şehirleri Kürd şehirleridir. Kısa bir süreye kadar Kürdler dışında bir kaç Ermeni hariç kimse o şehirlerde oturmuyordu. Qazi hazretleri sizden rıcam bir şeyler yapın biz hâlâ evimizi yapma ve oluşturma vazifesini yerine getirmemişiz. Başkalarına odaların başka renklere boyamalarına izin vermeyiniz. Hükümet işlerinde uygun ve cesur insanlardan yararlanın. Saqizli, Kirmanşahlı, Bokanlı, Qesri Şirinli ve Serdeştli olsunlar, Mahabadlı olmasınlar.... Kürdistan yalnızca Mahabad değil” diyor.
Dr. Yasin Serdeşti’nin İhsan Nuri Paşa’nın yaşamına dair Dr. Şirazi’nin Anılarından aktardıklarını özetleyerek Newroz Com okuyucularına aktarmak istedim. Aslında bu anılarda İhsan Nuri’ye ilişkin bir hayli bilgi var. İhsan Nuri’ye ilişkin başka anekdotlar var. Bunları biri de Türk Ordusu içinde İhsan Nuri ve arkadaşlarının örgütlemeye çalıştıkları bir isyan var.. İhsan Nuri, Ararat Hükümeti ve Xoybûn sürecine ilişkin araştırmalar için bu bilgiler gereklidir. Şimdilik bu kısa yazıyı noktalıyorum.
Saygılarımla
Aso Zagrosi