Özellikle üçüncü dünya ülkelerin dış politikaları değişti.Ortadoğuda,Asyada,Brezilya da bu gelişmeleri görüyoruz.Son on yılı savaşsız ve rahat geçiren Türkiye de değişen ülkeler arasında.Dış politikaların değişimi,hatta seslerini yükseltmeleri ülke politikalarının değişiminden kaynaklanıyor ve bunun iç yansımaları söz konusudur.Kürtlerin, TC ye bakacağı ve üzerinde duracağı nokta budur.Eğer Güney Kürdistanda ki gelişmeleri görüyorsak, Dünya sahnesine çıkışı,diplomatik ve ekonomik ve buna bağlı olarak iç değişimin nasıl bir grafik çizdiğini görürüz. Şu an diplomatik dille diplomatik dünyanın güçlü bir elemanıdır güney Kürdistan.Ekonomik ve diplomatik gelişimi TC nin üstünde seydr ediyor.(TC nin bu zayıflığı,Kürt düşmanlığından kaynaklanıyor).Fakat ,Kürt sorununda kendisini en az İran sevyesinde tutmak istiyor.
TC nin minimum iç reformlarını, yeni TC nin dış poltikalarının paralelinde olduğunu düşünürsek;örgütlü olduğunu,her alanda uzmanların devrede olduğunu görürüz.O halde,iç açılımların uzman eleğinden geçtiği açık.İster geçmiş ister günümüzde hata yapan kadro kullanılr,fakat,hata yapana bir daha güvenilmez, bu devletlerin şaşmaz bir yöntemidir.Atalay,Bdp ye yumuşak yaklaştı,İç dönüşümde bdp ye duyulan ihtiyaca vurgu yapıtı,Kürt sorununda mahataplık dile getirildi.Bu açıklama ,TC uzmanların güzel çalıştıkları,hazırlıklı olduklarını gösteriyor.Kürt iç dinamiklerinin içinde yer almadığı bir uzlaşma,açılım olmaz(bdp),boştur.Qandil ayağı olmazsa boş ve sorunludur.O halde ,Tek İmrallı çıkışşlar,kullanılmalar sorunu yalama yapar.Hatta, TC nin Avrupa ve Maxmur boyutunu neden kullanmak istediğine değinmiştik.TC,İç açılımlarda ,tüm Kürt dinamikleri yanına almak istiyor (Güney dahil),yoksa sorun TC nin götürmek istediği yere varmaz.Atalayın,BDP ye muhataptır demesi ve zamanlaması çok önemlidir.Çünkü, Öcalan ,Osman Baydemir'e dolaylı çatması ,Öcalanın BDP bakışı ve kullanım yüzü ortaya çıkyor.Güçlü bir BDP istemyen bir Öcalan görüntüsünü kaçırmayan ve bu konuda tedbirli olan bir TC var.Öcalanın,Güvenlik boyutunun Kandili aşan bir olay vurgulaması yaparken ,Baydemir nezin'de,BDP kamçılanırken bir tek "ben varım",TC nın kendini koruduğu "tek adam" politikasının kendince tehlikesini görüyor,devlette her zaman hata olmaz,tekrer olmaz.Devlet açısından esrarengiz bir durum yoktur.O, İmralı,BDP ve Kandil buyutlarını net görürken Kürt iç dinamikleri İmrallı boyutunu net göremiyor,gelişmeler kapalı. Diyarbakırda bir inşat yapılıyor, bir çukurda iki kişi yaşamını yitiriyor.Öcalanın bundan haberi var!Öcalanın her şeyden haberi var.Kim veya kimler bu kadar bilgiyi kendisine ulaştırıyor! O Halde aranan çukur mu,Baydemir hakında acayıp bilgi toplayan mı var.Bu konumda olan yanlızca Baydemir mı,sorusu'da sorulmalı. Baydemir sanırım Dersim'de Kürt bayrağı dikerizi kıyma makınasından geçince,O da Atatürkü övenler arasına katıldı.Sillahları bırakmayı konuşanlar ona da dil oldu.O halde,bu kıyamat niye ? Herkes işine baksın,demek çok ilginç! İş bölümü yapan biri mi var !Bu ulusal bir sorun birilerinin tekelinde mı ? Bu bir şirket ve elemanı değil,ulusal konularda ulusal bir sorumluluktur.Atalayın açıklamaları ;TC nin uyumadığı,DTP nin dışlanamıyacağı,ve aynı zamanda Öcalanın Baydemir çıkışına cevap niteliğindedir.TC nin bu açılımlarını yuturmaca olduğunu görürken,boşun da boşu var olduğunu dile getirerek,TC belediyeciliği için "korkunç didişme"deyip ,doktora öfkemizi bildirelim.
Kürtlerin uluslar arası bir aktör olduğunu görmeyenler,veya görmek istemiyenler çok yanıldıklarını
görmelidirler.Artık Ortadoğu Kürtsüz olmaz ,Dünya Kürtsüz olmaz.