Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 16 August 2008

Mahsum Korkmaz Olayı

Ölümünün üstünden 22 yıl geçti .
Ölümü hakkında çeşitli görüşler var ve zaman zaman tartışılıyor.
Öcalan'a göre PKK içinde ki çeteler öldürdü
Şemdin Sakık'a göre Öcalan öldürtü.
Selahattin Çelik'e göre ölümü belirsiz.
PKK'ye göre, devletin silahlı güçleri ile girilen bir çatışmada şehit düştü.
Görüşler farklı ve dikkat çekici.
Konuyu öteden beri araştırmak istiyordum.
Mahsum Korkmaz olayı yakın, tarihin mutlaka aydınlatılması gereken
en önemli olaylarından.
Mahsum Korkmaz
Kürt ulusal direnişinin sembol isimlerinden birisiydi.
Adına şarkılar, şiirler, romanlar yazılmış.
İsmi 86 yılından sonra doğan bir çok Kürt çocuğuna ve gerillanın askeri, siyasi eğitim gördüğü akademiye verilmişti.
Modern Kürt gerilla hareketinin, ilk komutanlarından birisi olarak kabul edilmiş,
yakın Kürt siyasal tarihinin en sevilen ve en saygı duyulan ismi olmuştu.

PKK tarihinde bir olayı incelemek için iki yol var
Bunlardan birincisi Öcalan'ın anlatımlarına dayanıyor.
İkincisi ise, olayların birinci ve ikinci dereceden tanıklarının anlatımlarına.
Öcalan'ın PKK ’ye ilişkin anlatımları, kendi bireysel tarihinden oluşuyor.
Herşeyi kendisiyle başlatan bu tarih anlayışı, her döneme ve duruma göre söylenen yalanlardan oluşuyor. Dolayısıyla bilimsel bir değeri bulunmuyor.
Bu nedenle, Öcalan'ın anlatımlarında Mahsum Korkmaz'ı bir dönem, Şahin Baliç
Başka bir dönem Cemil Işık (Hogir)
Daha başka bir dönemde ise Şemdin Sakık öldürüyor.

Diğer bir yol olan, olayın birinci ve ikinci dereceden tanıkların anlatımlarına gelince,
bunları da, ayrıştırırken çok dikkatli olmak gerekiyor.
Bu anlatımlarda, her zaman objektif gerçeğe dayanmayabiliyor.
Böyle olmasının nedenleri var.
Özellikle olayın içinde olmayan ikinci dereceden tanıklar
Öcalan'ın söylemlerine bakarak, şöyle düşünüyor: “ Öcalan bir olayda, gerçeği tahrif etmeye çalışıyorsa o zaman bu olayın failidir“
Yine ikinci dereceden tanıkların anlatımları kimi zaman, sorumlu davranmanın bir kenara bırakıldığı, duygularla, gerçeğin yer değiştirmesinden oluşuyor.
Olayların birinci dereceden tanıklarına gelince,
genellikle yaşamıyorlar.
Yaşayanlar ise, ya susuyor, yada siyasal güvenirliliklerini yitirdikleri bir konumdayken konuşuyorlar.
Böylelikle, karanlıkta kalmış, bir çok önemli olay, gün ışığına çıkmıyor, çıkarılamıyor.
Korkmaz'ın ölümü de bunlardan birisi. Kendimce küçük bir ışık tutmaya çalışıyorum.
Umarım bir işe yarar.

Mahsum Korkmaz için, PKK nin ve Öcalan'ın görüşleri dışında pek fazla bilinmeyen bir görüş var.
Bu anlatıma göre, Mahsum Korkmaz ve onun komutasında ki yirmi beş kişilik grup 28 Mart 1986 yılında Gabar dağında Türk güvenlik güçleri tarafından pusuya düşürülüyor.
Gerilla grubu, pusuyu yarıp çıkıyor.
Hafif bir yaralının dışında kimseye bir şey olmuyor
O zaman güvenlik Türk güçlerinin takip etme, araziyi geniş olarak tarama durumu falan yok. Çatışma bölgesinden on kilometre kadar uzaklaşılıyor.
Mahsum Korkmaz yaşıyor ve grubunun başındadır.
Gittikleri alanda, nöbetçiler yerleştikten sonra, herkes uyumak için uygun bir yere çekiliyor.
Grup sabah uyandığında, Mahsum Korkmaz'ı yattığı yerde ölmüş olarak buluyorlar.
Kafasına arkadan bir mermi sıkılmış vaziyette yatıyor.
Geceleyin ne bir silah sesi, nede bir gürültü duyulmuş.
Oradakiler, tartışmaya başlıyor.
Grup'ta bulunan biri (Suriye Kürdü olduğu söyleniyor)
Duruma el koyuyor. Herkes “ Başkan'a konuyla ilgili rapor yazsın ve olay hakkında hiç bir şey konuşulmasın“ dedikten sonra olay o gün için kapatılıyor.
Bu tarihlerde PKK üçüncü kongre hazırlıkları yapılıyor.
Mahsum Korkmaz'ın Öcalan'a ilişkin, eleştirileri olduğu biliniyor.
Mahsum Korkmaz'ın “Bu işler öyle, Şam'da oturarak talimat vererek yapılamaz, bu konuyu kongre de görüşeceğiz“ dediği söyleniyor.
Kongreye katılanların tümü o dönemde Iran üzerinden uçakla Şam'a giderken
Mahsum Korkmaz ise ülke içinde grupları düzenledikten sonra sınırı geçmesi talimatı veriliyor. (Bugün için çok sıradan bir durum görünebilir ama o günkü koşullarda uygulanması çok riskli bir talimat.)
Korkmaz'ın ölümünün üzerinden bir yıl geçiyor. O grubun içinde olan çok genç bir şahıs Öcalan'ın yanına gönderiliyor. (ismi Eruh'lu Ferhat)
Burada Öcalan'ın koruması oluyor. Kısa bir süre sonra bir kayalığın arkasında
Ölüsü bulunuyor. Kafası kurşunla dağıtılmış.
Öcalan , 1988 yılında Mehmet Ali Birand ile yaptığı röportajda bu kişiden bahsediyor. Bu şahsın Agit olayında rolü olduğunu, kendisine de suikast yapmak amacıyla geldiğini ama sonradan intihar ettiğini söylüyor. Konu için: Ortadoğunun Çehresini Değiştireceğiz/ Abdullah Öcalan Seçme röportajlar Cilt 1 sayfa 121

Eruh'lu Ferhat olarak bilinen kişi, Mahsum Korkmaz (Agit) ın ilk gerilla grupları içine çok genç yaşta dahil edilen, çok sevilen çok dürüst bir genç.
Birinci tanıklığa göre, Eruh'lu Ferhat Mahsum Korkmaz Akademisinde derstedir.
Derste Mahsum Korkmaz'ın şehadeti anlatılmaktadır.
Mahsum Korkmaz'ın grubu ile birlikte Gabar'da çatışmaya girdiğini ve bu çatışmada şehit düştüğü anlatılır.
Eruh'lu Ferhat söz ister olayın anlatıldığı gibi olmadığını, çatışmada kimsenin ölmediğini,
çatışma sonrasında uzak bir yerde gecelediklerini
sabah uyandıklarında Mahsum Korkmaz'ın ölüsünü bulduklarını söyler.
Kendisininde orada olduğunu anlatır.
Bu olaydan sonra, Eruh'lu Ferhat kaybolur.
Kayboluşundan bir gün sonra
Eruh'lu Ferhat'ın ajan olduğu, Agit arkadaşı şehit ettiği, Önder Apo'ya suikast amacıyla geldiğini, durumu anlaşılınca kaçtığının ve kapıldığı vicdan azabı nedeniyle intihar ettiği söylenir.
Gerilla yapısına bu açıklamayı yapanların Ali Haydar Kaytan ve Meral Kıdır olduğu söyleniyor. Ali Haydar Kaytan konuyla ilgili bir şey söylemez
fakat umud ederim ki, örgütten ayrılmış Meral Kıdır belki olayla ilgili bildiklerini kamuoyu ile paylaşabilir.

Konuyu en iyi bilebilecek CangirHazır'a (Sarı Baran) sordum.
Sarı Baran benim için en değerli referanslardan birisi.
Sarı Baran PKK nin 1991 de ki 4. kongresinin bitimine kadar en önemli askeri komutanlarından..
PKK dördüncü kongresinde Askeri konsey başkanı seçilir. Daha sonra
Mehmet Şener'le birlikte PKK den ayrılır.
Ona olayı sordum ve birinci görüşü aktardım.
Konuşmamızı diyalog biçiminde vermek istiyorum
-Mahsum'un öldürülmesiyle ilgili çeşitli süpekülasyonlar var. Bunlardan birisini yukarıya yazdım, diğeri Şemdin Sakık'ın açıkladığı ve diğeri de Öcalan'ın İmralı'da yaptığı açıklama. O dönemin tanıklarından birisisin. Ne dersin?
Baran: Olayı çok iyi biliyorum. O dönemde Şemdin Sakık'ta dahil gruptaki herkesle konuşmuş ayrıntılarına kadar öğrenmiştim.

Devam edecek...........

15.08.2008

Murat Dagdelen

Sayın Murat Dağdelen dürüstlüğü ve açıksözlülüğü tartışılmayacak ender mücadele adamlarındandır. Olayları olduğu gibi ve çarpıtmaksızın verir. Bugüne kadar hep doğruyu söyledi. Çekinmeden ve sektirmeden söyledi, yazdı. Yurtseverlği, mücadele azmi kadar kadar kişiliği pek bu kürt fedakarının yine kendisi kadar dürüstlük timsali Sarı Baran'ı referans alması bir o kadar güvenilir seçim. Mücadele arkadaşlarının birbiri ardısıra hain tezgahlara kurban edilmesini sorgulamalarında ve ellerindeki bilgileri kamuoyuyla paylaşmalarında anlaşılmayacak bir taraf yok. Hepsinden önemlisi bu iki değerli mücadele adamının görgüye dayalı tanıklıklarını konuşturuyor olmalarıdır. Yazı dizisinin bitiminde Mahsum Korkmaz'ın katledilmesine dair gerçeğin açıklık kazanacağına olan inancımı yineliyorum. Siyasi hırstan uzak, sadece doğruyu ortaya koyma konusundaki çabalarının PKK'nin iç yüzünü yazma görüntüsü altında kendi suçlarını gizlemeye çalışanlara örnek olmasını diliyorum.

Siwar, Sefaletin manzarasini seyretmek bizlere nasip. Destikce daha cok kan daha cok irin fiskiracaktir. Aci olan gormek istemeyen sasi gozleridir. Evdillah yakalanmadan once Evdillah icin soylenen her soz olum fermaniydi. Evdillahin soyledikleri evdillahi mezara koymak icin yeterli.Peki evdillahi tasiyanlarin acikli manzarasini da gormuyoruz. Evdillah icin kendini yakanlar ne cabuk unutuldu. PKK nin kurd kiranligini daha ne kadar seyredecek akil ve izana sahibiz. Onca kurd insanin katli sana gore helal midir. Sonuc itibariyla bu suc orgutu her seyini birakmis Kemalizmi ovmek ve daha cok kurdu nasil kirarim hesabinda. Sana yakisan buna dur demek olmali. PKK gercekliginin adini iyi okumadin mi kurd kirimi da devam edecektir/ Umarim daha cok desilmesi ve sonucta Egitlerin akibetine ugarayan binlerce faili mechulun failleri de ortaya cikar ve milli bir durusa tekabul eden orgutlerin calisma ve cabalari da bir sonuc verir. Iyi gunler//

BERWARTO ARKADAS; SU BiR GERCEKTiR PKK PRATiGi iKi TÛRLÜ NiTELiK KAZANARAK KENDiNi TARiH SAHNESiNE CIKARMIS. BAZI NOKTALARDA SENiNLE HEM FiKiRiM, AMA SORUNLARA BiLiMSEL SiYASET SANATINA GÖRE YAKLASMAK GEREK MiYOR MU? SORUN BU TARiHi DOGRU DÜRÜST YARGILAMAKSA OLAYLARI YASANAN GERCEGiYLE ORTAYA KOYMAK GEREKiR. APO´NUN ELLiYLE KiRLETiLMiS BiR PKK GERCEGi VAR BiRDE IYi NiYETLERiYLE HER ZORLUGU GÖZE ALARAK YARATILAN BiR TARiHSEL GERCEKLiK VAR. HER NE KADAR PKK iCiNDE Ki KARSI DEVRiMCi CiZGi OLAN APOCULUK OSMANLI VE KEMALiST ENTRiKALARIN VE DEVLET YAPILANMASINDAKi OLANAKLARDAN YARARLANARAK BASKIN CIKIP PKK´Yi TASFiYE NOKTASINDA BiTiRMiS OLSA BiLE PKK´NiN YASANAN GERCEGi VARDIR, BUDA DEVRiMCi GERCEKLiKTiR. BUNUN TERSiNi iDDiA EDENLERE SÖYLEMEK GEREKiR; DiYARBAKIR DiRENiSi HER NE KADAR SÜKRÜ VE FUAT GiBi KÜTÜK AGACLARDAN YARARLANARAK APO TARAFINDAN ZiNDAN KONFERANSI ADI ALTINDA "YARGILANMISSADA", 12 EYLÜL FASiST BASKILARA KARSI HAKSIZ BiR SAVASMIYDI? BU SORUYA VERiLECEK CEVAP PKK´NiN HAKLI VE BiR O KADAR DEVRiMCi YÖNLERiNiDE ORTAYA CIKARIR, iNANCINDAYIM. 15 AGUSTOS GERiLLA BAS KALDIRISI HER NE KADAR PRAVAKSiYONLARLA HEDEFiNDEN APO VE ONUN SURAKASI TARAFINDAN SAPTIRILMISSA BiLE YANLISMIYDI? TARiHi SiYASAL OLAYLARIN ANALiZi DÜRÜST SORUMLULUK VE BiLiNC iSTER. SiYASET BiLiMiYLE iLGiLENEN iNSANLARIN, PARTiLER iCiNDE SINIF VE ULUSUN CIKAR KAVGALARININ DEVAM ETTiGiNi HATIRLATMAYA GEREK YOKTUR PKK TARiHiNi BU BiLiNCTE YARGILAMAK GEREKiR. EGER KARSI-DEVRiMCi, APOCU AJAN CiZGiSi HALEN TOPLUMUN ELiT BiR KESiMiNDE RAGBET GÖRSE BiLE VE DEVRiM iLKE VE CiZGiSiNi BiTiRME NOKTASINA GETiRTEBiLMiSSE BiLE, BU, SiYASET BiLiMi CERCEVESiNDE BiR ANALiZ TEMASI YARATIR. BU TEMA HiC BiR ZAMAN PKK TARiHiNiN BiR AJAN VE O AJANIN KANDIRDIGI iNSANLARIN PRAVAKSiYONLARI OLARAK YARGILANAMAZ/ YARGILANMAYACAGINI TARiH BiZE GÖSTERECEKTiR, DiYE DÜSÜNÜYORUM BERWARTO. BUNUN AKSiSiNi iNKAR EDENLER, SU SORULARADA CEVAP VERMEYE HAZIR OLSUNLAR O ZAMAN 1992´lerden PKK VE APOYLA BiRLiK OLAYLARI, iMZALANAN PROTOKOLLARARIN, BiRLiK GÖRÜSMELERiN, SiLAHLI MÜCADELE BASLATMA PLANLARIN POZiSYONLARI NEREYE YERLESTiRMELiYiZ? APOYLA BiRLiK PROTOKOLLARI YAPANLAR APO`YU DOGRU YOLA GETiRMELERiN BiR CABASI OLARAK YANSITTILMAYA CALISILSA BiLE, BUNUNLA KENDi KENDiLERiNi KANDIRMIYORLARSA SU EK SORULAR GÜNDEME GELiR; O ZAMAN SIRF APO`YLA iLiSKiLER DUMURA UGRAMAZSIN DiYE NEDEN CEPHE GÖRÜSMELERiNDE APOCU MUHALiFLER DISTALANIP, APO´NUN GÖNLÜ HOS EDiLiYORDU? YAHUT BiR LiDER BiR AYDIN OLARAK BiR TEK LAF BiLE ETMENiN CESARETiNi GÖSTEREMEYEN MED TV PANELLERiNE KATILMANIZ PANEL BOYU APO VE YALCIN KÜCÜK PiSKOPATLARINI SAATLERCE PANEL ViTRiNLERiNDE BiR YEKBUN YAHUT BiR ´PSK´li OLARAK YERLERiNiZi ALMANIZ NE KADAR APO´YU DOGRU YOLA GETiRTTi BU TARiHiN HEPSi SORGU SÜRECiNE DAHiL OLMAZ MI? YANLIS MIYIM, BERWARTO ARKADAS?

1-ben sadece nasnameden bir yazi aktardim ki bu yazilanlara büyük ölcüde katiliyorum. 2-keke ben hoca degilim sadece rubar desen sevinirim. 3-benim burada yazdigim hic bir satirda iddia ettigin pkk tarihini kisisel husumet nedeniyle tahrif etmek yok bunu nerden cikardin bilmiyorum. 4-ben bir kürdistanliyim senin gibi ve nasname basta olmak üzere ,newroz.com gibi siteleri izler okur , forumlarda nacizane düsüncelerimi yazarim onun disinda bir sifatim yoktur.dolayisiyla nasname de yazan biri degilim. 5-asagidada sayin Halis Acar in yazisina atfen benim nasnamede devrimci degerleri tahrif ettigimi iddia etmissin bu ne yaman celiski anlamis degilim."ca kerema xwe beje ciye ew devrimci deger u ke tehrif kiriye..) 6-pkk tarihini red noktasinda sana söyleyecegim sey sudur iddian kesinlikle iftiradir. mesela Halis Acar in yazisinda ve yazilarinda belirttigi Egit yoldasligi , hayri ve kemal yoldasligi aciktir. 7-evet ben suna inaniyorum Apo nun ihaneti imraliyla baslamadi Apo taa Amed de tapu kadastroda calisirken bu rolünü üstlenmisti. 8- gelinen sürecte ben PKK nin devsirildigine ve kürdistani hic bir yani kalmadigina inananlardanim.bu nedenle PKK ye evet Apo ya hayir gibi bir söylemin tamda Apo culuk oldugunu savunuyorum. 9-kuzey kürdistan özgürlesme mücadelesi Apo ve PKK ile baslamadi , bu nedenle bu süreclerde rol almis bütün Aktörlerin sorgulanmasi gerektigini ve sorumlularin bu temelde degerlendirilmesi gerektigini savunurum.-DDKD den tut KUK a kadar kim varsa- 10-kürd lerin Apo siyasetinin uygulayicilarina karsi cikmak ve bu politiklari teshir etmek gibi bir sorumluluklari vardir. sonuc olarak Bay Siwar.kimseye ve kürdistani olan hic bir siyasi cabaya karsi kisisel garezim olamaz.yine belirteyimki ben örnegin HeK olarak kendisini adlandiran yumurta tüccarina bir yanit vermistim .bende deger bulmayan ve ukalaligi meslek edinen gereksiz sahsiyetleri okumak gibi bir zahmete girmem demistim bu ilkem baskalari icinde gecerlidir.asil sizi ben uyariyorum KAZ i KOZ olarak anlama cabanizdan vazgecin ve muglak kelimelerle saga sola saldirmayin.net olun , elestiri elbette hakkinizdir , elbette düsüncelerinizi belirtmek hakkinizdir ancak mümkünse acik olun , neyi elestirdiginizi acik belirtin vede özellikle elestirdiginiz seyi iyi etüd edin.müfterilik kötü bir seydir helede insanin kendisini durup dururken müfteri konumuna düsürmesi daha kötüdür aman dikkat. NOt:sizin kim oldugunuzu bilmiyorum eger feyzo iseniz bu yazdiklarimi size yazilmamis sayin cünkü fEyzo buna degmez ve ona yazmak benim icin bosa harcanmis zamandir. saygilar.

Rubar Arkadas; Aslinda seni "uyarmis degilim". gecenlerde benim yazdigim bir yazinin altina sizler bir yazi koyarak benim dikkatlerimi kendi üzerinize cekmistiniz. forum yöneticileri o yazilarimizi kaldirdilar. siz o yazilarda seviyesi cok düsük bir lügat kullanarak beni "ergenekoncumusun Siwar" "siz mi feyzodan, feyzo mu sizden" ve daha baska cocuksu laflar kullanarak tahrik etmistiniz. Oysa o sorularla parasütle inen sizdiniz, ama, benim nasil parasütle indigime dair bir soru kipi koymus akli sira beni apocularla yahut ergenekoncularla itham ederek benim Sükrü Hoca`ya yöneltigim yaziyi gecersiz kilmaya calismistin. Seni bir Sükrü Hoca olarak yansitmadim. Seni bir Nasname olarakta yansitmadim. Ben devrimci yurtseverleri ekranlarda isine geldigi zaman gamazlayip isine gelmedigi zaman onlarca mahlasin arkasina girerek sanal dedikodulari gelistiren paparazzi gazetecisi olmaya niyetlenen birisie degilim. Ha birde unutmadan animsatayim ben feyzo da degilim, ikide bir sen mi feyzo´dan feyzo mu senden...yuvarlak laf atmana gerek yoktur. Bildigin gibi Feyzo hikayeside Sükrü Hoca`nin bilincli bir eseri olarak ortaliga savruldu. Her ne kadar yavuz hirsiz misali bu olayi gecistirmis olsa bile elestirilerimin oku Sükrü Hoca`ya dönüktür. Rubar olarak sana söyleyecegim uyari ise su olabilir. insan olmak cok basit normlarda da saglanabilecek bir durumdur. Önemli olan insan olmaktir. insan olmanin abc`si de dürüstlükle Baslar Bu vesileyle ister kendi isiminle yaz ister hayalet misali birden fazla insanin ruhsal durumunu yansitarak yaz, insanlara hitap tarzin cok ucuz basittir. Ergenekoncu, fevzo`cu misali. Bir insana böylesine ucuz ve basit ithamda bulunmadan önce vicdanini namus ve serefle yargilamalisin, bir insanin bosu bosuna kalbini hic olmadik bir yerde kiran bir birey kendi vicdaniyla kendini sorgulamalidir. siz beni ergenekoncu olarak itham etmekle önce kendinize neden insanlari bu kadar ucuz ve ukalaca sucluyorum? demesini sorun. Gerci insan vardir halen hayvanlik alemiyle icli dislidir, insan vardir insan olmanin normlarinda kendini yükseltir biz insanlar bunun neresinde duruyoruz, iste Rubar kardes bu nokta cok önemlidir. Insallah kardes kelimemede kizmamissiniz. size hoca demeyecegimide biliniz.

bence en kisa yoldan bukalemunu düsün ve bilince cikar. dün söyledigimi bu gün unutmak gibi bir huyum yoktur , seninle ayrilan yanim bu. feyzo konusuna gelincede o gün seni en cok savunan feyzo olmustu ne hikmetse düne kadar siwar mahlasiyla feyzo catisirken birden canciger oldular..ilginc.. tekrar ediyorum bizzat ben forum yönetiminden rica ettim o yazilarin kaldirilmasini ki benim yazdiklarimida kaldirin diye rica etmistim. keke siwar iletisim ve tartisma yöntemi bu degil.ukalalik yapip sana bunu ben ögretecek degilim. ama eger istersen en büyük kürd bilgini HeK`e!!!!! danisabilirsin. bir sorunu dile getirirken o sorunu yaz ve tartismaya ac.nasnameyle derdin varsa bunun adini direk nasname koy ve derdini dile getir. rubarla derdin varsa onuda direk rubarla cöz. öyle pkk korumaciligida yapma..devrimci pratik vs gibi süslü laflarada girme iste sen iste PKK iste Apo devrimci durusunuz size hayirli olsun.. ben bir yurtseverim sadece yurtsever bir kürd. umarim yine bulasmazsin hos bulassan bile sanada yanit limitimi doldurdum .gerek duymayacagim.

RUBAR. Biz kürtlerde güzel bir söz var [u]Élo nawe xwe bélo tike[/u] az cok söz konusu sevimli hayvanla ifade edilmek istenen manayi karsiliyor. Sen bu hayvani animsattin hic görmüslügün varmidir, rubar? Ben bu güzel ve sevimli hayvani cok yakindan incelemisim üstelik. Bu tür canli yaratiklar konumu itibariyla cok icsel bir dünyalari var, cok zararsiz bir hayvan üstelik derisinde ki degisim sadece korunma mahyetinde bir degisim özelligini tasir. Yani bildigin doganin tehlikelere karsi kendilerine kazandirdigi bir özellik. Ama, gel gör ki, bu hayvanlarin özelliklerini taklit etmeye calisan insanlarin bunu beceremedikleridir. insanlar bu hayvani özellikleri denemeye kalkistiginda cok gülünc konuma düstüklerini, sayende görüyoruz. En cok bu özellikleri takinan bizim "sevgili" Sükrü Hocamizdir. Gerci eskiye kiyasla hic sempati duyulacak br yani da kalmamistir. Yillar, cezaevi ve Öcalan onu öyle bir hale getirmistir ki, özellikle onun icsel nefret ve garazligi öcalan`nin kisiligiyle öyle bir yogrulmuski tanidigim 1978`li Sükrü hoca`dan eser kalmamis. Adeta dersin Apo imraliya yerlesmis, disarda unutmus oldugu kindar, garaz, nefret, keskin bicagini Sükrü`ye devretmis, yurtsever-devrimci kamuoyunu kendisince cok usta ama, bence cok ucuz yaralamak icin, tipki disardaki igrenc ve yalanci Abdulpisligin yaptiklari gibi, gerci o pislik bugün imralida daha yüksek islerle ihanet stratejileriyle ugras icindedir, ama, bizim sükrü o pisligin disarda sürdürmüs oldugu eski rolüne soyunmustur. Onunkisi trajedi bizim sükrü`nün cok komik görünüyor. Sükrü adina üzüldügüm bu. Bilirim Öcalan disarda bu rolünü derin devlet adina yapiyordu, halende bu devlet adina daha büyük roller icin her kiliga girip cikiyor, ammena ben bizim Sükrü`nün böyle özellegini iddia etmiyorum, sapina kadar anti-TC`dir, 1998`den sonra da sapina kadar anti imrali saflarinda önceleri ürkek ürkek sonrada kararli tumunu takinan biridir . Zaten bu olumlu ve güzel yani bulundugundadir ona olan saygimiz devam etmektedir.

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.