Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 10 October 2010

 

 

Türkiye’de yeni anayasa tartışmaları, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önerisi ile yeni bir teknik boyut kazandı. Kılıçdaroğlu, yeni anayasa çalışmalarına hemen başlanabileceğini önerdi. AK Parti Genel Başkanı ve yetkilileri, ilk plânda bu öneriyi samimi bulmadılar. Daha sonra AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan açıkça, yeni anayasanın seçimlerden önce yapılmayacağının altını çizdi. Oysa AK Parti Hükümetine yakın bir kesim yazarlar, basın mensupları, hukukçular bile seçim öncesinden tüm yeni anayasa hazırlıkları tamamlanmazsa bile, anayasaya ilişkin bazı temel sorunların çözümlenmesi için çalışmaların yapılmasının yararlı olacağı ifade ettiler.

Başbakanın eleştirilen bu tutumu ve hükümetin bu kararı, yeni anayasa çalışmalarının seçim sonrasına kalacağını kesinleştirdi. Böylece Meclis’te yeni anayasa için oluşturulmak istenen “Yeni Anayasa Uzlaşma Komisyonu” da suya düşmüş oldu.

Düşünceme göre bu gelişme, Kürtler için, olumlu bir sonuç yaratmış oldu. Yeni anayasa konusunda hazırlıklı olmayan Kürtlerin hazırlanmaları için fırsat tanıdı.

Önemli olan Kürtler tarafından bu fırsatın değerlendirilip değerlendirmeyeceğidir.

Bu teknik konu yanında, AK Parti ve Hükümet çevrelerinin yeni anayasa için temel bir sorun olan “Kürt Sorununa”, özellikle de “anadilde eğitim ve öğretim sorunu” ile ilgili dile getirdiği görüşler, “perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” özdeyişine uygun olarak yeni anayasa konusunda da eskinin tezahür edeceğinin verilerini sunmakta.

Özellikle de Hükümetin BDP ve Öcalan’la görüşmelerinde izlenen karanlık ve gizli yöntem, görüşmelerin her iki tarafça halktan gizlenmesi, görüşmelerin hangi anlaşma metinleri üzerinde yürütüldüğünün bilinmemesi, BDP’nin yeni anayasa ve Kürt ulusunun talepleri konusunda evrensel kriterlere uygun bir çerçeve anlayışına ve konsept önermesine sahip olmaması, görüşmelerin Öcalan’ın hayatını güvenceye alma merkezli olması, yeni anayasa konusunu Kürtler için daha anlamlı bir hale getirmiştir.

Ben de her Kürt aydını ve hukukçusu gibi yıllardır yeni bir anayasa konusunda görüşlerimi dile getiriyorum. İlk zamanlarda bu konuda yazılanlar büyük belirsizlikler, acemilikler taşıyordu. Devletin ne olduğu bilince çıkarıldıkça, Kürdistan Federe Devleti kurulduktan sonra anayasa konusunda Kürtler daha bir netliğe doğru evrimleşmeye başladılar ve anayasa şablonu kafalarında bir ölçüde oluştu.

Bütün bunlara rağmen, bu konuda Kürtlerde iki temel eksiklik var. Birinci eksiklik, yeni bir anayasa tanımı, içeriği, nasıl yapılacağı, hangi hakları içereceği konusunda Kürtler için bir netlik yok. Özellikle de benimseyecekleri yeni siyasal sistem hakkında bir netlik olmadığı için, anayasa sorunu bulanık hale geliyor. Bilinen bir şey var ki, bağımsız bir devlette ve başka etnik grupları, azınlıkları barındıran bir devlette yaşayacak olan vatandaşların toplumsal sözleşmesiyle, üniter bir devlette, federal bir devlette yaşayacak vatandaşların yapacakları toplumsal sözleşme ve anayasa farlı olacaktır. İkinci temel sorun, Kürtler arasında yeni bir anayasa konusunda görüş ve anlayış birliğinin olmaması, yeni bir anayasa taslağına sahip olunmamasıdır.

*****

Son günlerde bu sorunlar ve diğer benzeri anayasal konulara ilişkin yeniden bir makale kaleme aldım. Bu makalemin başlığı, “federal devlet anayasasına ihtiyaç var..” idi. Bu makalem birçok Kürt Gazetesi ve internet sitesinde yayınlandı. Bu makaleme karşılık olarak birçok değerlendirme yazısı ve birçok öneriyi içeren yazılar aldım. O yazıların ikisini yazıma aktarıyorum.

Dostum Serdar Roşan’ın görüşlerini aynen aktarıyorum:

“Merhaba Kek İbrahim, Son gelişmeler, Anayasa vs konuda yazdığınız son yazınızı Rızgari'de okudum. Yazının içeriği konusunda söyleyeceğim fazla bir şey yok. Elinize sağlık. Üzerinde durmak istediğim nokta Yeni Anayasa ile ilgili: Bu konuda ortak bir platform oluşturulmazsa sanırım Türkler işi kendi açılarından en az hasarla bağlayacaklar. Kürtler hali hazır çok dağınık. BDP işin esasında Türklere zorluk çıkarmaz. Geriye kalan Kürtlerin zaten gücü sınırlı ve ortak bir platformdan da mahrumdurlar. Türk tarafını etkilemek için mutlaka ortak bir platformun oluşturulması lazım. Bu platformun oluşumunda Diyarbekir öncülük yapmak zorunda. Platformun çerçevesi siyasi partilerle sınırlı olmamalı. Kürt siyasi partiler, dernekler, STK’lar, meslek odaları, aydınlar, kadın dernekleri, dil kurumları, kısacası Kürtlerin en geniş anlamda ortak bir platformu olmalıdır. Platform, yeni bir Anayasanın tartışılması, yazılması, sürecinde aktif olmalı ve Kürt taleplerini bir bütün olarak dile getirmeli...

“İki nokta önemli:

“1. Mümkün oranda Kürt taleplerini maksimal düzeyde oraya taşımak için çaba sarf etmeliyiz. Maksimal düzeyde ne elde edersek kazanımdır.

“2. En azından birinci şık kadar önemli diğer bir nokta olarak, Yeni Anayasanın ruhunun demokratik olması için çaba sarf etmeliyiz. Bunu şu anlamda diyorum: Türk Anayasası bizim tüm taleplerimizi karşılayamayacaktır. Bu kesindir. Ama ilerdeki mücadelemizde, önümüzü kapatan, önümüze set çeken maddeler içermemesine dikkat etmeliyiz.

Bu resmi dilin tekliğiyle ilgili olabilir. Bu devletin federal dönüşümü ile ilgili olabilir. Bu eğitimle ilgili olabilir.

******
“Bu tür maddeler önemlidir ve dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum…Talepleri açık bir şekilde dile getirirken, anayasanın muhtevası ile ilgili konuda uyanık ve çok dikkatli olmalı ve bir bütün olarak anayasaya bakmalıyız...Kürt hukukçularının bu konuda aktif ve önerici olmalarını umut ediyorum...

(………)”

Dostum Dr. Sacit Güneş’in görüşleri de şöyle:

“Sayın Güçlü, Irak Anayasa'sını temel iskelet alarak hazırlanmış bir model benim tercihimdir. Bunu savunan bütün parti ve kurumları da destekliyorum. Ancak, siyasetin Ergenekon güçlerinin hamlelerine göre yapıldığı bir ortamda federasyonlu anayasa modelinin kabul görmeyeceği de açıktır. Bildiğiniz gibi, siyaset sonuç alma sanatıdır ve tıpkı satranç gibi strateji gerektirir. Bu nedenle, ülkenin bu günkü siyasal şartlarının da genişçe incelenerek uygulanabilir ve gelecekte federasyonlu tercihimize de imkan verebilecek bir modeli de savunmamız gerekir kanaatindeyim. Ülkemizin AB üyesi olması bütün halkların ortak çıkarı olduğu için, bu model AB Anayasasıdır. Bu modeli yurt genelinde savunabilir ve diğer tüm partileri de buna zorlayabiliriz. AB istismarcıları olan parti, kurum ve aydınların da gerçek yüzleri daha çok açığa çıkartılmış olur. Tıpkı referandumda olduğu gibi. Her zamanki gibi akıl, bilim ve Evrensel Hukuk çerçevesinde olan çözüm arayışlarınıza teşekkür ederim.

(…….) “

Bu iki dostumun görüşü arasında paralellikler var. Bu paralelliklerden biri, federasyonlu bir anayasanın kabul görmeyeceği, temel hakları, federasyona evrimleşmeyi sağlayacak maddeleri anayasada benimsetmenin daha doğru olacağı, Dr. Sacit Güneş Dostumun AB Anayasasını çerçeve anlayış olarak sunmasıdır.

Kürtler arasında Anayasa konusunda aktarılacak başka görüşler, çerçeve anlayışlar, konseptler de var. Bunların hepsi, Kürtlerin ortak bir anayasa konusunda yukarıda da belirttiğim gibi ortak çerçeve bir anlayışa sahip olmamalarını ortaya koyuyor.

Bu sakatlığın ve olumsuzluğun son bulması için benim de düşündüğüm ve dostum Serdar Roşan’ın somutça önerdiği ortak bir “Anayasa Çalışma Grubu”nun oluşmasının en doğru yol olduğudur. Bu Çalışma Grubunun nasıl oluşacağı konusunda da Serdar Roşan Dostumun önerisi var. Bu öneri, makul, rasyonal, gerçekçi, temsili niteliği olan bir önermedir. Temsil gücünü artırma prensibi üzerinden, bu çalışma grubunun zenginleştirilmesi ve genişletilmesi olanaklıdır.

Önümüzdeki günlerde Diyarbakır Barosu’nun Kongresi gerçekleşecektir. Anayasa ve Kürtler olarak ortak bir anayasa taslağının hazırlanması konularında görüşlerimi, bunun için bir çalışma grubunun oluşturulması için Baronun kendi üzerine düşeni yapmasını önereceğim.

Bu çalışma grubu, başta Irak Federal Devlet Anayasası olmak üzere, bütün çok uluslu devletlerin (İspanya’nın, Fransa’nın, Belçika’nın, İsviçre’nin ve diğerlerini) anayasalarını incelemekle çalışmaya başlamalıdır.

Amed, 5 Ekim 2010
([email protected])
 

 

 

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.