Türk Dışişleri Bakanıı Ahmet Davutoğlu, bir konuşmasında; "Kudüs yakında başkent olur ve hepimiz Mescid-i Aksa'da namaz kılarız" demişti.

Bu deyus bilmez mi Mescid-i Aksa camii açık.

İsrail'e giden herkes oraya gidip namazını kılabilir.

Ahmet Davutolu'da gidip namazını kılabilir.

Bunun bir engeli yok.

Ama onun derdi başka.

Söylediği söz heybeden atılmış olmadığı gibi, bir amacın dışa vurumu olduğu aşikar.

Bunu anladık anlamasınada bunu neye güvenerek söyledi işte o tartışılır.

Adını hatırlamıyorum. ABD'li bir silah tücarı. Birine blöf yapabilmeniz için onu uygulayacak gücünüzün olması gerek. Eğer o güç sahibi değilseniz o dediğiniz dönüp dolaşır başınızda patlar.

Ha bir de elalem karşısında maymuna dönersiniz.

Hani Türklerin şu “Gazze seferi” örneğinde olduğu gibi.

Türk kalburüstü siyaset sınıfı bu tür açıklama ve eylemleriyle şebeklere dönmüşler.

Bakın Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan geçen gün gittiği Lübnan'da ne yumurtlamış.

Lübnan’ın As-Safir gazetesine verdiği roportajda; “Lübnan’da bir iç savaşa izin vermeyiz” demiş.

Hala hala!

Bu adam kendini ne zanediyor sahi?

Yarın öbür gün iç savaş başladığında sahi bu adam veya devletinin yapacağı ne olabilir?

Koca bir hiç!