Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 11 November 2010

Son dönemlerde Kürdleri avlamak için TC-PKK ortak eseri bir balıkçı ortaya salındı.

Adamın söylediklerine bakıldığında her iki taraf adına konuşma yetkisine sahip bir resim sergiliyor.

Şu ana kadar tekzip eden de olmadığına göre demek ki, adam etkili ve yetkili biri.

Kürdler bir kurt kapanı ile karşı karşıya.

Balıkçı eskiden Kürd düşmanı “TKP”meliymiş.

Şimdi de “Kürt aydını” postunu giymiş bir Kürd düşmanı.

Barış güvercini” oluvermiş(!)

Tamam şunu anladık.

Barış ta savaş ta düşmanlar arasında olur.

Bunun uluslararası arabulucuları da olur.

Bu herkes için geçerli bir kural.

Ama özelimize benzer olaylarda savaş ta barış ta bizdeki gibi bir seyir izlememiş.

Biz de savaşan taraflar aynı merkez tarafından yönetildiği gibi, barış ta aynı merkez tarafından yapılmaya çalışılıyor.

Durum bu olunca uluslararası arabulucularada gerek kalmamış.

Kendi aramızda nasıl savaştıkça, kendi aramızda da barışırız” diyorlar.

Yani?

Türk kültür kültüne uygun olarak “kol kırılır, yen içinde kalır”.

Oh be ne güzel(!)

Bu kurt kapanı planın bozulmaması içinde Balıkçı efendi, “PKK’nin zayıflaması için parçalanmasını istemek çok yanlıştır. Çünkü PKK parçalanırsa, ortaya çıkan parça TAK’tan çok daha güçlü bir şey olur.“

Doğru ya!

PKK TC devletinin beslemesi.

Devletin kucağında beslendi, büyütüldü ve Kürdlerin üstüne salındı.

Karşılıklı kirli bir savaş ile Kürd millet dinamizmi tarumar edildi.

Kürdistan da, insan ve tabiatıyla onarılmaz yıkıntılar yarattıldı.

Barışlada Kürdler teslim alınmaya çalışılıyor.

Dikkat edilirse Kürdlerin millet olmaktan doğan hakları değilde, kendilerince “Türkiye'nin ayaklarına vurulan terör prangasından da kurtulup, bölgesel ve uluslararası rolünü oynayabilir hale gelmesi” için "makul kabul" çizgisine gelmesine hizmet edecek Kürdlere dil-diş haklarının bile tanınmadığı boş bir paket kabul ettirilmeye çalışılmaktadır.

Balıkçı nerde çıktı, kim çıkardı açık.

Ortalığa çıkalı beri nasıl A. Öcalan ortalığa salındığında üslendirilen görevin aynısını üslendiği açığa çıktı.

Kürt meselesinin Türkiye’nin bütünlüğü içinde, Türk insanının da onurunu incitmeden çözülmesi“ demesi bile bu adamın oynadığı rolü açıklar yeterliktedir.

Kürt meselesinin Türkiye’nin bütünlüğü içinde” çözebiliyorlarsa çözsünler.

Ama burada sorumuz şu.

Nasıl?

Türkler hangi haklara sahipse Kürdlerde o haklara sahip olacaklar mı?

Böyle olursa buna karşı çıkan olmaz.

Ama buna “Türk insanının da onurunu incitmeden çözülmesi”ni kuyruk olarak eklediniz mi sorunun “çözüm”ü Kürd millet kökünü kazımak olacağı iyot gibi sırıtır.

Çünkü Türk sistemini ve bu sistemin yaratığı savaş delisi Türk insanını tanıyoruz.

Onuru incinmeden” de ne söylenmek istediğinide biliyoruz.

Hassasiyetleri”nide.

Eh geriye ne kaldı?

30. İsyan!

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.