Bu resim karelerini görünce eskiye gittim.
Rahmetli annemle aramızda yaşanan bir olumsuzluğu hatırladım.
Devrimci mücadeleye başladığımdan sonra ailemle ilişkilerim kesilmişti. Tesadüf karşılaşmaların dışında ...ilişkim olmadı.
Uzun bir süre benden haber alınmayınca annem Malatya’ya gelip arkadaşlarımdan beni sormuş.
Bir arkadaş gelip “annen gelmiş” deyince kaldığı eve gittim. Hoş-beşten sonra sohbet arasında:
“Oğlum bizi hiç mi sevmiyorsun? Hiç mi özlemiyorsun? Niye ara sıra eve uğramıyorsun?” dedi.
Ben de fırsat bu fırsat tesellileri düşsün diye:
“Anne sadece siz annem, babam, kardeşlerim, ailem değilsiniz. Benim çok annem, babam, kardeş ve ailem var” dedim.
Bunu dediğimde annemin gözleri doldu. Bir şeyler söylemek istedi ama boğazına takıldı, söyleyemedi. Bu ruh hali ile birbirimizden ayrıldık.
Yıllar sonra ben yakalandım. Cezaevine düştüm.
Bir gün kaldığım Kırşehir E Tipi Cezaevinde açık görüşüme babam, kardeşlerim, yeğenlerim ve annem. gelmişti. Görüşün yapıldığı bahçede hoş bir sohbet esmasında annem:
“Oğlum kaç annen, baban, kardeş ve ailen görüşüne geliyor?” diye sorduğunda gözleri yine doldu.
Durumu kendisine izaha çalışsam da evvel söylediklerim kendisini çok üzdüğü ve hala unutmadığı, unutulacak bir olayda değildi.
Fakat olmuştu ve değiştiremezdim. Her hatırladığımda her tarafım kasılır.
Celal Talabani, Mesud Barzani ve Mustafa Navşırvan’ın duygulu karşılama resimlerini görünce aynı duyguyu bir kez daha yaşadım.
Aile anne, baba, kardeşlerden oluşsa da millette büyük bir ailedir.
Celal Talabani, Mesud Barzani ve Mustafa Navşırvan arasında eskiden ne geçerse geçsin yaşanan olay gerçek kardeşliğin gereğidir.
Her ne kadar kimi Kürdler, Türk, Arap ve Farstan kardeş keşfetse de olmuyor, olmuyor, olmuyor. Olması da eşyanın tabiatına aykırıdır.
Her Kürd bu resim karelerini beynine nakşetmeli. Kürd’ün başka milletlerden dostu olur ama Kürd’ün Kürd’en başka kardeşi olmayacağı bilinmelidir.
Daha fazla uzatmayayım resim kareleri her şeyi anlatıyor.
Bu resim karelerini görüpte duygulanmayan bir Kürd'ün Kürdlük sorunu olduğunuda vurgulayıp geçeyim.
Çok çok geçmiş olsun Mam Celal!

23 Temmuz 2014