بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی
Submitted by Anonymous (Pesend ne kirin) on 11 Gul 2013

Kızıl Kurdistan Neresi?

Günümüzde Azerbaycan ile Ermenistan arasında birçok çatışma ve savaş girişimlerine neden olan Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki Laçin, Kelbecer (kevn bajer), Zengilan, Kubatlı, Cebrail ve Zengezur bölgelerinin aslında Kürtlerin anavatanı olduğunu ve 1923 yılında 1929 yılına kadar Rusyaya bağlı Kızıl Kurdistan isminde resmi bir özerk yönetim olduğunu biliyor muydunuz ? İşte Detaylar ve Saklanan Tarih :

Kizil Kurdistan Azerbaycan-Ermenistan

AZERBAYCAN / KIZIL KURDİSTAN - KURDİSTANA SOR

Kızıl Kurdistan , Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliğinin , Azerbaycan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinde 7 temmuz 1923'ten 8 nisan 1929'a kadar varlığını sürdüren yönetim birimidir.

Kürtçe :Kurdistana Sor
Azerice: Qızıl Kürdistan
Rusça: Красный Курдистан (Krasniy Kurdistan)

Kurdistana Sor , 16 temmuz 1923 tarihinde Laçin, Kelbecer (kevn bajer), Zengilan, Kubatlı, Cebrail ve Zengezur bölgelerinde kurulan özerk devlettir. Bu bölgeler günümüzde Azerbaycan ve Ermenistan devletleri arasında yer almaktadır. Bahsedilen özerk bölgenin boyutları Nahçivan ya da Karabağ kadardır. 1930 yılında Stalin döneminde lağvedilmiştir.

Peki bu bölgede kurulan Kürt devleti gökten zembillle mi indi ?Hayır. Daha önce bu bölgeyi kapsayan Kürt devletleri kurulmuştu. Bunlar: 590-705 yılları arasında Mihrani Kürt , 9. yyda Deysemi Kürt devleti, 951-1164 yılları arasında Şeddadi devleti ve Revadi devletleridir. Bu devletler, gerek kurucuları gerekse yönettikleri halklar baz alındığında birer Kürt devleti olduğu anlaşılmaktadır.

Kızıl Kürdistan otonomisi kurulduğu yıllarda bölgenin demografik yapısı incelendiğinde bölgenin %72,2sinin Kürtlerden oluştuğu, Azerbaycan komünist partisi tarafından tespit edilmiştir.

Devlet kurulduktan sonra SSCB ve Türkiye cumhuriyeti yakınlaşmaları sonucu, Türkiye Cumhuriyetinin , Şeyh Sait isyanı ve daha sonra gelişen olaylardan etkilenip bu devleti kendine bir tehdit olarak görmeye başlayıp SSCB 'ye yaptığı baskılar sonucunda 1930 yılında SSCB yönetimi tarafından lağvedilmiştir. Yani lafın özü, bu devlet uluslararası siyasete kurban edilmiştir.

Kurdistana Sor lağvedildikten sonra bu bölgede yaşayan Kürtler belirli kültürel ve sosyal haklara sahiptiler. Fakat 1937 yılına gelindiğinde verilen bu haklarda geri alınmış ve bölge halkı sistematik bir şekilde tehcire maruz bırakılmıştır.Bu sürgün işlemleri Kuruşçev iktidarına kadar devam etmiştir. Kuruşçev iktidarı döneminde yapılan müracaatlar ile bölgeden ayrılanlara dönüş hakkı verilmiş ve Kürtlerin yaşadığı bölgelerde belirli kültürel ve sosyal haklar verilmiştir. Fakat Brejnevin iktidarı Kuruşçevden alması ile birlikte bu haklarda Kürtlerin elinden alınmıştır.

Günümüzde Kurdistana sor bölgesindeki halkların çoğunluğu, orta asya, rusya, ermenistan ve azerbaycan topraklarında yaşamaktadır. Sayısal veriler ile ifade edersek, Türkmenistan da 200 bin, Azerbaycan da 400bin, diğer devletler de ise yaklaşık 200bin Kürt yaşamaktadır ve malesef bu insaların herhangi bir kültürel ve sosyal hakları yoktur. Yaşadıkları bölgede asimile edilmeye çalışılmaktadır. Hatta bu bölgelerdeki Kürtlerin yaklaşık %90nının asimilasyonun eşiğinde olduğu belirtilmektedir.

Kızıl Kurdistan lağvedildikten sonra, Azerbaycan ve Ermenistan arasında kalan Kürtler her iki devlet tarafından sistematik bir şekilde asimilasyona maruz kalmıştır. Azerbaycan bu asimilasyonu direk yaparken (eğtim-dil-kültürel alanlarda)-hatta kimliklerde yer alan Kürt ibaresi 1936 yılında Azerbaycanlı olarak değiştirilmiştir. Ermenistan bu asimilasyonu Müslüman Kürt-Yezidi Kürt ayrımı yaparak yapmıştır.

Yaşanan bu asimilasyona karşı 1989 yılında yekbun örgütü kurulmuştur. Bu örgütün yaptığı girişimlerin ana nedeni asimilasyonun önlenmesi ve Kürtlerin 1923-1930 yılları arasındaki topraklara tekrar dönmesini sağlamaktır. Bu örgütün yaptıkları girişimler sonucu 1990 yılında sscb kp mk genel sekreter yardımcısı g.u. revenko'nun "Size Kızıl Kürdistan müjdesini vermek istiyorum. Birkaç ay içerisinde otonom bir Kürd bölgesi kurulacaktır" sözü örgütün girişimlerinin sonuca yaklaştığını göstermektedir. Sscb parlementosu otonom bölge için bir komisyon da kurmuştur. Malesef 1991 yılında sovyetlerin dağılması ile bu girişimler sonuçsuz kalmıştır. sscbnin dağılması ile yekbun örgütü de faaliyetlerine son vermiştir.

Ayrıca 90lı yılların başından beri devam eden Azeri-Ermeni savaşının gerçekleştiği topraklar da Kızıl Kürdistan bölgesi topraklarıdır. 1923 yılında kurulan Kızıl Kürdistan bölgesi toprakları günümüzde azeri-ermeni anlaşmazlığının temel nedenidir.

İşin ilginç tarafı, tehcire maruz kalan Ermenilerin , Kürtlere yaptığı tehcirlerdir. Günümüzde Kızıl Kürdistan diye adlandırdığımız coğrafyada malesef Kürt kalmamıştır. Katta kürdü geçtik Azeri bile bulunmamaktadır. Ermeniler sistematik bir şekilde Azeri ve Kürtleri bu bölgeden sürmüşlerdir. bu bölge halkları günümüzde mülteci durumunda yaşamaktadır.

Konu hakkında detaylı bilgi için Hejaré Şamil'in Diaspora Kürtleri ve Ezizé Ziyo Bedirxan'ın Kızıl Kürdistan , kitaplarına başvurabilir. Her iki kitap peri yayınları tarafından basılmıştır.

Paylaş Gerçek Tarih Gün Işığına Çıksın

Şîroveyeke nû binivisêne

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.