Insanliga yeni bir öncü lazim
Bilindigi gibi cagimizda insanlik büyük sorunlarla kar$i kar$iyadir. Adaletsizlik, aclik ve sefalet gibi, iklim degi$ikligi ve küresel isinma gibi, insani yozla$ma, imansizlik, putperestlik, ve daha bir sürü siyasal ve sosyal, ulusal ve toplumsal sorunlar cözüm beklemektedir. Tüm sorunlari tek tek acmak bu yazinin amaci degil. Genel olarak insanligin ve dünyanin durumu kendi ba$ina büyük bir ele$tiri gerekcesidir. Siradan bir haber programina bakilirsa bile ne durumda olundugunu anlamak icin yeterlidir.
Insanligin yeni ve dogru bir öncüye ihtiyaci var. Bir yol göstericiye ihtiyac var. ABD öncülügü var olan sorunlari insanligin genel cikarlari dogrultusunda cözmek ve insanliga dogru ve gereken bicimde öncülük etmek niyetinde degildir. Avrupa Birligi bu öncülüge soyunmaya cali$sa da, daha cok ekonomik cikarlar gözetildigi icin o da ABD'den pek farkli degildir.
Tibetlilerin ruhani lideri Dalai Lama ve katolik kilisesinin lideri Benedict gibi ki$ilikler biraz cagimizin insani öncüleri olmaya ve insanliga yol göstermeye cali$makta.
Dalai Lama bazi dogru $eyler söylüyor, ayni zamanda yanli$ $eyler de söylüyor. Gücü sinirlidir, ve bana göre kapitalizm tarafindan kendisini kullandiriyor. Mesela kisa süre önce bati alemini ele$tirmi$, batinin ya$am tarzini gözden gecirmesi gerektigini belirtmi$ti. Dogrudur, her$eyden önce batili ya$am tarzi bircok sorunlarin kaynagi durumundadir ve kendisini gözden gecirmelidir. Dalai Lama kendince bu tür söylemlerle cagimizin ruhani lideri/öncüsü olmaya cali$iyor. Bircok dü$ünceleri Islam ile örtü$tügünü de belirtmem gerekiyor. Ama yanli$ $eyler de söylüyor, mesela cok fazla pasifisttir, $iddete ve devrimci silahli mücadeleye kar$idir veya bunun sorumlulugunu üstlenecek güce ve ki$ilige sahip degildir. Bu yol sonucta bir cözüm degildir. Bu pasifizmden dolayi Cin devleti Tibetlileri istedigi gibi baski altinda tutup ezebiliyor. En son olaylari hepimiz gördük. Ciktilar Buddistler sokaklara, sözümona bari$cil ve demokratik eylemler gercekle$tirdiler ama Cin devleti hic af etmedi. Kimisine göre devlet jenosid uygulamalarini devreye koymaktan bile cekinmedi. Bari$cil, silahsiz ve demokratik eylemlerle hic bir sonuc elde edilmedi, tam tersine, Dalai Lamanin müritleri daha fazla aci cekti, zulüm gördü ve sonucta bir kismi Dalai Lamanin bu pasifist ve korkak yakla$imini ele$tirdiler, hakli olarak. Yani cözüm degil, yalvarmaci, sava$ kackini bir cizgi hicbir$eye cözüm olmadigi görüldü.
Katolik kilisesinin lideri Papa Benedict zaman zaman ilginc ciki$lar yaparak cagimizin ruhani öncüsü olmaya cali$maktadir. Gecen dünya genclik gününde yine ilginc konu$malar yapti, Hristiyanlik adina özele$tiri verdi. Yetersizdir bana göre ama hic yoktan iyidir diyeyim. Aslinda Benedict'in gücü Dalai Lama'ninkinden daha fazla, ama bilindigi gibi belirli cikar ili$kileri dolayisiyla bagimsiz degildir. Kapitalizme yönelttigi ele$tiriler de iyi ama yetersiz. Istese gücünü daha etkili kullanabilir.
Bana göre, aslinda Abdullah Öcalan bu iki ki$ilikten daha fazla cagimizin öncüsü ve yol göstericisi olabilirdi, bu role daha yakindi. Örnegin Dalai Lama'nin batili ya$am tarzina yönelik ele$tirisini Öcalan 1984lerde yapmi$ti. Silahli mücadele taraftarligi, bir gerilla ordusu kurmasi ve sava$a öncülük etmesi dolayisiyla Dalai Lamadan daha fazla cagin öncüsü olmaya yakindir. Papa'nin $imdi söylediklerini Öcalan daha önce, özellikle doksanli yillarda söylemi$ti. Din konusunu herkesten daha iyi cözümlemi$ti, daha ahlaki ve daha dindar bir yakla$ima sahip idi. Bu bakimdan aslinda cagimizin insani veya ruhani öncüsü veya yol göstericisi daha cok Abdullah Öcalan olabilirdi.
Ama Apo, TCnin hizmetine girdigi icin ve daha önce söylediklerini ve yaptiklarini inkar ettigi icin, gecmi$ine sahip cikmadigi icin, dogru yoldan ayrilmi$tir ve cagimizin insani-ruhani-veya ahlaki önderi olabilecek bir durumdan cikmi$tir. Yakla$ik on yildir, cezaevinden örgütünü dü$man TCnin cikarlari dogrultusunda yöneterek büyük bir ahlaksizlik yapmi$ ve yapmaya devam etmektedir. Sadece bu gerceklik bile Öcalani birakalim dini-insani-ahlaki bir lider olmayi, siradan bir lider olmaktan bile cikarmaktadir.
Kürdistan Devrimi ahlaki bir devrimdir cünkü insanlarin ahlakina hitap etmektedir. Insanligin vicdanina hitap etmektedir. Böyle bir devrime ahlaksizlar önderlik edemez, etmemelidir. Bu dava bir ahlaksizin eline gecerse ne olacagini görüyoruz. Dünyanin en beter vatan hainligine yol acmi$tir, milyonlarca insani kapsayan bir hareketi ve örgütlenmeyi kontrala$tirmi$tir.
Insanligin yeni ve dogru bir öncüye ihtiyaci vardir...Bu öncü kim olabilir veya nasil olabilir? Hangi özelliklere sahip olmali?
apo dan iyi camuz cobani olur