بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

KÜRTLERIN KIRMIZI HATLARI, ABD VE TÜRKIYE

KÜRTLERIN KIRMIZI HATLARI, ABD VE TÜRKIYE

Kürtlerın kırmızı hatlarına geçmeden bir azda bölgenın geçmişi ve bu gününe göz atmakta yarar var. ÇÜNKÜ ARTIK KIRMIZI HATLAR SIRASI KÜRTLERDE:

ABD, Artık tabiri caiz ise, Dünyanın tek süper gücü olma konumundadır..Bundan sonra bölgede neler olur ve bölge halkların konumu ile ileriye dönük bazı tahminlerde bulunmak ve senaryolar üretmek zordur. Ama, önce kısaca son zamanlarda ABD’NIN el atmak istediği yerler ve etki alanlarına birgöz atalım. BALKANLAR, DOĞU AVRUPA (Eski VARIOVA Paktı Üyeleri) KAFKASLAR, ‘ da GÜRCISTAN başta olmak üzere bir çok TÜRKI Cumhuriyetleri ve dzıer bazı eski Rusya Birleşik Devletler, Afganistan ve HAZAR denizine kadar etki alanlarını saymak olanaklıdır. Orta doğu da, ARAP ülkeleri, ÜRDÜN; SUUDI ARABISTAN ,KUVVET ,KÖRFEZ ÜLKELERI, IRAK ve ISRAIL’E değinmekte de yarar var..Tabiri yerinde ise ABD dünyanın bir çok yerlerinde Karada, Havada ve Denizde bazılarına hakim bazılarına da hakim olma sürecini yaşıyor..Bu ülkelerin bir çok yerlerinde ABD üstleri ve değişikorganizasiyonları vardır. şimdi değişikbasında okuduğumuzda ABD’NIN zaman içinde hedefinde olan bölgemiz Ülkeleri ise, IRAN ve SURIYE’DIR.Benim izlenimlerime göre, ABD,IRAN’A bir iç darbe veya uzun vade de Molla rjimini /yönetimi değıştirecek.ABD, kısa vadede IRAN’A Askeri bir müdahaleye baş vurmaz diye tahmin ediyorum..Gerçi bu günlerde çok ciliz de olsun IRAN yanlısı Kökten Dinci ve Irak'ta Şii, ISlami Devrim Yüksek Konseyin bazı milisler ufak tefek direnzılerde bulundu ve IRAN’da bunları destekleme yönünde bazı zıaretler vermekte.

SURIYE ise, çok çabuk yanıldı, ilk günden beri IRAN yanlısı ISlami Devrim Yüksek Konseyi (IDYK) yanlısı ŞiiLERIN azda olsa bazı mahallelerde direnmelerini ciddiye alarak SADDAMI destekleme kararı aldı.Onun için ABD’NIN gazabını üstüne çekti.Aslında bu örgütlerın ABD’ye karşıçıkığı öyle Anti Emperyalist falan bir anlayışla değildir. Aslında gerek Suriye gerekse IRAN'ın amacı SADDAM sonrası IRAN yanlısı Kurulacak Hükümette pazarlık gücünü artırmaktır.Görünen o ki, bu ülkeler ya ABD’ nın istedeği gibi hizaya gelir yada birkaç yıl içinde ABD kendilerine göre şekillendirir.Ayrıca ABD, ISRAIL’IN etrafını sağlama almak ister ve bundan sonra bölgenin en güçlü Devlet olarak ISRAIL ortaya çıkacak. Savaşın ilk günlerinde, IRAN,SURIYE TÜRKIYE kendi Kürtlerin korkularından dolayı SADDAMIN gitmesini sıcak bakmadıkları gibi, süreç içinde zaman, zaman dayanışmacı politikaları ile kendilerini gösterdiler. Savaşın ABD’NIN kazanacağı yönünde gelzımeler olunca, ABD’ nın sert çıkışları üzere her üçü’ de, TÜRKIYE, IRAN ve SURIYE birlik politikalarını oluşturmak istediler ama başarlı olmadılar.

TÜRKIYE seçimlerden sonra Güney Kürtlere karşı yumuşamak zorunda kaldı. Çünkü kendi deyimleriyle başlıca neden ABD ILE STRATEJIK ORTAKLıĞI VE KÜRT SORUNU.Sanki bu güne kadar Kürtler yoktu ve stratejik ortak değilmiş gibi.

Daha önceleri belirtteğim gibi,Türkiye, Suriye ve IRAN, ilk zamanlarda NECEF,KERBELA ve UMMU -KASIR’DA yer, yer ŞiiLERIN direnmelerini baz alarak hep Irak'ın bütünlüğü bahane ederek amaç Kürtler iflah olmasın diye sürekli Kürt devleti kurulacak gündemde tutmaya çalıştılar.AntiKürt Politikası yle bir hal aldıki, başta CHP Genel Başkanı Deniz BAYKAL olmak üzere, TC Hükümeti ,Türk basını, sağcısı, Atatürkçüsü solcusu, Dincisi ve Milliyetçisi herkes utangaç SADDAMCI olmuştu. Hatta hızını almayan Deniz BAYKAL hemen KUZEY IRAK seferine çıkalım diye nara atmaya başladı. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta GÖNGÜR ÖZDEN kanal 7, de Ahmet HAKAN’NIN IRAK Savaşı ile ilgili sorularını yanıtlarken ÖZDEN, Atatürk” Bu gün hayatta olsaydı SADDAM'IN Anti Emperyalist Mücadelesini destekler ve Kekük Musul'a girer diye ifade etti”.Emekli Askerler TV kanallarında hepsi Kürt uzmanı keslip, sürekli Kürt düşmanlığı Türk Toplumuna enjekte ettiler.Savaş boyunca güya;savaş karıştı bu kesimlerin aslında savaşa karşı olmaktan ziyade, biraz ISlamcılık birazda Milliyetçilik teması ile Anti Amerikancı olmalarının altında yatan asil neden GÜNEY DE ve bölgede ivme kazanacak olan KÜRT Halk hareketinden korkmalarıydı.Yoksa geçmzıten günümüze kadar bu Devletlerin rejimlerine baktığımızda ne kendi halklarını mutlu edecek bir yönetim, nede barış Demokrasi ve insan hakları tekmil yerleşmemız olduğu herkesçe bilinmektedir. Onun için nasıl olurda böylesi yönetimler ve bu eğitimlerle eğitilen Türk insanı barışçı olurlar diye insan ister istemez düşünmektedir .. Bazı kimseler ise, NÜKLER BIYOLJIK VE KIMYASAL manasını bilmeden bile Savaş ve Strateji uzmanları kesildiler. Herkesin ortak noktası GÜNEY'DE kurulacak Kürt Devletine karış olmak. Onun için Kürt devleti kurulmasın ve Kürtler Kerkük'ü ele geçirmesin diye kendilerine Savaş nedenlerı diye sayılacak KIRMIZI Hatlarını sürekli toplumun önüne getirdiler.

BUNLAR NEYDZI

1) TÜRKIYENIN Amacı KÜRTLER’IN Kerkük'e girmeyecek,

2) KÜRTLERIN Bağımsız Kürt Devletinin Kurmayacak,

3) TÜRKMEN'LERIN Kürtlerin saldırılarına maruz kalmaları halınde

4) PKK/ KADEK Türkiye ye karşı Terör gireğimleri gibi nedenler..Aslında bunların hiç birinin bu gün için fiili olarak gerçekleşmesi olanaksız olmasına rağmen başta CHP Genel Başkanı Deniz BAYKAL olmak üzere, TC Hükümeti ve basının bazı kesimleri Israrla bu gerekçelerle GÜNEY'E girmeyi hep gündeme getirmzılerdir. Ancak, geçmzıte Teskerenin çıkmaması böylesi hayalları suya düşmüştür..Bundan dolayı,TÜRKIYE ve ABD’NIN ilzıkileri bundan sonra muhtemel gelzımeler neler olur diye herkes teoriler üretmeye başladılar. Aslında tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok misalıdır Türkiye'nın ki;

Bu nedenle bana göre bundan böyle;

a) Amerika kesin olarak bölgeye hakim olmuştur.Onun için ABD için artık Türkiye’nin eskiye nazaran bulunmaz mütefik ve STRATEJIK konumun önemi var diye, TC'nın nazını çekmez.Nitekim bu günlerde ABD TC'yı ciddi olarak uyarmaktadır.

.b) Amerikanın ilk günlerden beri GÜNEY IRAK’TA karşılaştığı fanatik ve SADDAM yanlısı direnzılerden dolayı TC Hükümeti utangaç SADDAM yanlısı tutum takınması, ve hemen KUZEY IRAK’A müdahale etmek istemesi, bu durumdan ötürü Türkiye zaten Amerikanın gözünden düşmüştür .

c) TC Hükümeti ve basının bir kesimi ilk günden bu güne dek,savaş boyunca KUZEY IRAK KÜRT karıştı bir politika izledi. Bu gün ise, Irak'ta yapılan seçim sonucunda Türkmenlerın aldığı yenilgiyi ve bütün engellere rağmen Kürtlerın seçim başarısını başta Türkiye Kürtleri olmak üzere bütün Bölge Kürtlerin sevincine neden olmuştur.Aslında bu seçim IRAN,SURIYE TÜRKIYE Işbirleği girişimleri ve Anti Kürt politikasının yenilgisi olmuştur.

d) Kürtler seçimi başarısı ve ABD’NIN Kürlere karşı Ilımlı yaklaşımı ihtimali artınca, TC Hükümeti ve bazı basın kurumları hemen Kuzey IRAK’A girmek doğru olmaz, ileriye yönelik temennilerde hareketle düşüncelerini değıştirdiler., TC Hükümeti amacımız zıgal değil Kürtleri ve Türkmenleri korumak ve bütün gruplara ayni mesafedeyız diye çark ettiler.Hatta Kürtlerin adını bile ağızlarına almayanlar dahi, Türkiye Kürtler içinde derhal Demokratik ve Kültürel hakları hayata geçirelim ve Türkiye Kürtlerini ülke sevgisini özendirelim diye ifade buyurdular.

Sonuçta, herkes anladı ki, bundan sonra muhtemelen bölgenin itici ve aktif gücü Kürtler olacağını, bu bölgede Kürtler olmadan bir çok bölge ile ilgili sorunların çözümlerin Kürtsüz olmayacaklarınıda anladılar.Onun için bence bundan böyle TC Hükümetleri Türkiye’de yaşayan yirmi Milyona aşkın Kürtlerden ve Güney Kürtlerden korkmamalı, ülkede Kürt kimliği Türk kimliği gibi Anayasal Teminatı altına almalıdır Başta Altı milyon Güney Kürtleri olmak üzere, IRAN’DA On milyona ve SURIYEDE dört Milyona aşkın Kürtlerin Tüm ulusal ve Demokratik haklarını göz ardı etmemelıdır. Veya en azından TC Kürtleri karışlarına almamalıdır.Çünkü, ne dünya eski dünyadır nede Kürtler eski Kürtlerdir.Gelecek yıllar KÜRTLERIN olacağı yönünde zıaretler ve ip ucları vermektedır.Yeter ki Kürtler Geçmzıteki komıu devletlerin böl yönet politikalardan ders alabilsin.Savaş boyunca Güney Kürtlerele ilgili TC Hükümeti,Türk Medyası ve birçok kesimin tutumlarını, 5-Nisan 2003 tarihili Radikal Gazetesinin EKINDEKI sayın YIldırım TÜRKER’IN KÜRTLERLE ilgili şu fıkrası her şeyi yalın olarak açık seçik belirtmek istiyorum.

Fıkra şöyle, “ Bir KÜRT ile bir LAZ idama mahkum olmuşlar.” Idama gitmeden önce son sözleri ne olduklarını söylerler.'' Kürt diyor ki, ben annemi çok seviyorum onu görmek istiyorum” LAZ’A sorunca LAZ kızgın bir şekilde benim isteğim Kürt anasını görmesin diyor.(Aslında laz yerine Türk olacak,fıkra ya ) şimdi anlaşılan bütün Kürtler hem annelerini hemde babalarını görecekler.

Dolayısıyla şimdi kırmızı hatlar sırası Kürtlerde; NEDIR KÜRTLERIN KIRMIZI HATLARI;

a) Kürtler merkezi hükümette yer alacak ve Irakla ilgili alınan kararlarda söz sahibi olacak.

b) Kerkük Kürdistan'nın kalbidır ve Kerkük artık tartışma konusu yapılmayacak.

c) Petrol gelirleri Kürtlerın nüfus oranına göre adil paylaşacak.

d) Peşmergeler Kürdistanın ulusal silahli güçlerıdır, bunlarla ilgili kararlar Kürdistan parlamentosu karar verir.

e)Para ve vergi politikası merkezi hükümet Kürdistan Hükümetiyle birlikte tespit edecek.

Önümüzdeki bir kaç gün içinde Kürdistan Birleşik Hükümeti kurulacak.(yani iki hükümet birleşecek)

Ali BURAN 2 Şubat-2005

Şîroveyeke nû binivisêne

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.