بازبدە بۆ ناوەڕۆکی سەرەکی

-Efendim biz Bla Bla Bla gazetesinden geliyoruz. Birkaç soru soracaktık... Şimdi Sayın Öcalan... -Tamam, sayayım... Bir, eki, üç. Iıııı. Beş... -Hoppalaaaaaaaa. Adama Sayın dedik, saymaya başladı. Ne iş yaw? Bari doğru saysa... Hayır, hayır. Üçten sonra dört gelir. Şimdi işimize bakalım. Evet, Sayın Öcalan... -Doğri! Bir, eki, üç, dört, beş, keleş... -Haydaaaaaaaaaa! Keleş nerden çıktı şimdi? Hani barış diyordun. Hani savaşı bitireyim, Kürd halkını size teslim edeyim, beni serbest bırakın diyordun. Nereden çıktı şimdi bu keleş meleş?!.. Neyse... Eeeee, Sayın Öcalan... -He ya! Dur baştan sayayim. Bir, iki, üç, dört, beş, alti... Hani benim kahvalti... -Yapma şimdi! Bak işimiz gücümüz var, patron asabidir. Yeminle röportajı yarınki baskıya yetiştirmesek bizi döver. Kahvaltı sonra! Asap bozma, baştan say. Hadi say... Pardon... Sayın Öcalan. -Eyi, temam! Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi. Kedi eti yedi. Hi, ho, ho, hooooo! -Allahumme... Biz Sayın dedikçe adam sayıyor, sayıklıyor. Ya ona kadar say sana ülkenin yarısını verelim Allaşkına. Tekirdağ'da bonus. Hadi baştan başlıyoruz. Eeeeeeee, Sayın Öcalan... -Tamam, ohi... Bir, eki, üç, dört, beş, alti, yedi, sekız... Bana güzel bir kız... -Ya kız mız yok. Bak biz de yattık E tipinde. Karımızı bile göremiyorduk. Sen karı kız istiyorsun. Geç bunları! Olacak şey değil. (Şşt, çaktırma, kız matlada bekliyor. Seni gidi seniiiiiiiiii..... Ne fantezilerin varmış be.) Iıııııııı.... Evet, Sayın Öcalan... -Kız maltadami=))) Tamam. Ehe. Baştan sayim, gideyim. Bir, iki, üç, dört, beş, alti, yedi, sekiz, dokiz... Ya Şükrü Xoce olacaxti, ne güzel kafiye uyduracakti... Ehu... -Ya, ya! Şükrü Xoce olacaktı. Ben bilirim seni nasıl boyayacaktı. Neyse ya! Allah için ona kadar say, istediğin her şeyi vermek şartıyla senden bişey istemiyorum. Ropörtajdan vazgeçtim. Kariyerden vazgeçtim. Hadi say! Allahummeass... Neyse biz yine ropörtajımıza dönelim. Şimdi Sayın Öcalan... -Olir. Bir, iki... Ya sori neydi? -Ya ben... Ya fenalaştım... Yani... Çok kötüyüm. Ya lütfen. Beni affedin. Benim de annem Türk'tü! Ya hizmete hazırım. Ya ben avukatımı arıycam. Ya, yani CMUK, AHİM falan varmış. Ya Allah için... Abiii, yetiş! Ben bu röportajı da bıraktım, gazeteciliği de bıraktım. İş arıyorum. Eyvallah. GENÇ GAZETECİLER SAVAŞTAN ÇIKMIŞ GİBİ YORGUN VE PERİŞAN, TAM GİDECEKLERKEN BİR GÖZLEMCİ DEVREYE GİRER: -Beyefendi röportajı almadınız... -Ama komutanım röportaj yapamadık ki! -Olur mu, işte röportajın tam metni burada. Size kolaylık olsun diye hem yazıcıdan çıkardık, hem de cd'ye attık. -Ama biz, yani röportaj falan yapamadık ki!!! -Geç onu geç. Al bak, bunlar senin sorduğun sorular, bunlar da Sayın Öcalan'ın verdiği cevaplar. -Ne sorusu, ne cevabı ya komutan! -Sus, sus. Al bunları yayınla. Burada gördüklerini de unut. Hadi yallah! -İyi, eyvallah!!! Pısssssssssss.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.