Orda dogu cografyasinda buyuk oranda sivil ölumlere neden olan bir savasin aslinda savas ve savas gerek ve gerekcelerinden cok secim yatirimlari icin nasil coluk cocugun malzeme yapilmasi anlaminda önemlidir. Ne Israil ne Hamas nede Turkiye savasin insani trajedisiyle degilde siyasi getirisiyle meskulken aslinda son catismalari ve sivil kitle kiyamlarini birer ic siyaset malzemesi olarak kullandiklari gun gibi asikar. Kazanan veya kayip eden taraf secimlere endekslenmis gibi görukurken asil kayip edenlerin ise sivil halk oldugu gercegi görulmelidir. Davos ta kayip edenin ise Erdogan olmadigi kesin oda söyle Perez Abbas ve Mubarek bize karsi degiller derken AKP ve Erdoganin hayal bile edemediklerini altin bir tepside sunumunu yapiyor. Peres bilerek veya bilmeyerek Filistin sorununda Erdogani guclendirirken Abbas ve Mubareki ise Arap dunyasi önunde kucuk dusuruyor. Kar ve zarar hesabi farkli bakislarla yapilabilir ancak Davos bir Turk sovuna dönusurken samar yedi demek biraz abartili bir yaklasim olsa gerek. Savasin nimetlerini kendi ulkesinde ilk artiya dönusturen sanirim Erdogan dersek hicte yanilmis olmayiz. Israil ve Filistin secimlerinide göz önunde bulundurursak iki ucu pis bir degnek misali bir seyle karsi karisiya oldugumuzu göruruz. Dis politika veya diplomaside temel ve ilk ilke ulusal cikarlardir. Bu ilke unutulmadan soruna yaklasilirsa T.C birseyler kayip etmis denemez tam tersine orta doguda ele gecirmeye calistigi önderlik rolunu biraz daha guclendirmis bulunuyor. Osmanlidan sonra T.C ilk kez bölgede bukadar genis halk kitlelerinede ulusmis dersek ki öyle T.C nin neler alip neler verdigini daha acik görebiliriz. Politika ve politik tespitler duygusalligi kaldirmadigi gibi bu tur duygularin tatmini uzerinede kurulu degildir. T.C orta doguda gucleniyor buna Filistin veya baska araclarada yapiyor ve yapma beceriside sergiliyor. Sorun bunu görmek ve buna uygun adimlar atmak ve gardini almakla mumkunken kucumsemek görmezden gelmek bize bir seyler kazandirmayacagi gibi yarin kendi acmazlarimiza yeniden aglamamizida getirmesin. Dusmanini veya karsitini ne kucumsemek nede buyutmek bir yaklasim olmadigi gibi dogru sentezlerin olusmasinada engeldir. Bilinen ve görunen sudurki Kurtlerin somut bir orta dogu politikasi olmadigi gercegidir. Kurtler genel olarak ic ittifaklar siyasetini olusturamadiklari icin dis ittifaklar siyasetindede basarili olamiyorlar. Bundandirki Kurtler kendi bölgelerinde bir aktör veya faktör olmaktan cok fuguran olmakla yetiniyorlar. Buda Kurtler acisindan siyaset ve ittifak konusunda bir acmaz olarak hep Kurt masasinda duran bir sorun olurak var olmaya devam ediyor edecektir. Selam ve sevgiler