Türklerle esit olmak zorunda degiliz.
Haci Artos
Biz Türkler`le, Araplar`la, Farslar`la veya baska milletletle esit olma diye bir derdimiz yoktur. Biz halkiz, insaniz, bütün öbür uluslar gibi, dogal olan demokratik, inanç, felsefi, tarihi, kültürel haklarimiz var. Kendi ana dilimiz, ört adet ve geleneklerimiz ile Kürdistan topragi üzerinde özgürce yasama hakkina sahibiz. Bunu kimsenin ne engelemeye nede ortadan kaldirmaya hakki vardir. Uluslarin kader tayin hakki her ulusun oldugu gibi, Kürt halkininda dogal hakkidir. Bu yüzden onlarla esit olmak için mücadele edersek, kendimizi alçaltiriz. Kölelerin köle efendisinden (azad) özgür olmayi talep etmesi gibi oluyor. Bu tavir bizlere uygun degildir. Evet belki Türkler, Araplar ve Farslar hep ayricalikliydilar ve Kürtler üzerinde hükümdardilar. Ama, Kürtlerde herzaman kafalari dik ve onlara karsi mücadele ederek bu güne geldiler.
Tüklerde bizimle esit olmak zorunda degiller. Hiçbir zamanda böyle bir sorunlari olmadi. Iki halk arasindaki bu esitsizlik, ister istez Kürt halkinin ayrilmasi ve kendi bagimsiz statüsüne kavusmasini dayatiyor. Söven duygulari olan ve her zaman baska halklari ezmeye çalisan bir ulusun halkiyla yasanmaz. Bu Dünya tarihindeki deneylerle kanitlanmistir. Eski Yoguslavya`da Sirp milliyetçiligi Sosyalizme ragmen, Mekadonya, Kosova, Hirvatistan, Bosna, Slovenya ve öbür azinliklar üzerinde hep baski araciydi. Yine eski Sovyetler Birliginde Rus miliyetçiligi herzaman öbür uluslar ve azinliklar üzerinde baski araciydi. Sonunda hepsi dagildi ve uluslar kendi bagimsiz devletlerini kurdular.
Türk halkininda (küçük bir sol kesim hariç) tarihten gelen irkçi, isgalci bir yapisi vardir. Son yillarda Türk devleti milliyetçi sloganlarla bunlari dahada zehirledi. Böyle bir halk ile bir federatif yapi içinde bile yasanmaz. Türkiye`de Sosyalist bir devrim (Türkiye, bu milliyetçilikle sosyalizmin en son kurulacagi ülkelerden biridir) yapilsa bile, yinede Kürt halki üzerindeki baskilar devam edecektir. Bu yüzden Kürt halki, son günlerde Apo ve devlet tarafindan yeni bestelenen baris türküsüne fazla kulak asmamali ve bagimsizlik yolunda ilerlemek için yeni örgütlülükler hazirlamalidir. Islam kardesligi gibi yalan politikalarla Kürt halkini yeniden kandirmanin malzemesi, bizzat Öcalan ve devlet tarafindan hazirlanarak piyasaya sürüldü. Bununla Kürt halkini yeniden zehirleme ve yedegine alma girisimi ne kadar basarili olacagini bilemeyiz. Diyarbakir Forumu`nda konusan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfi Yardimcisi Cemal Ussak: “Dindarlarin, Kürtlerin istirabini uzun yillar hissedmediginden yakindi. Ve bu meselenin çözümünde Islam kardesligi çok önemli rol oynayacaktir” dedi. Peki Cemal bey, binlerce Kürt kastledildigi zaman, Binlerce köy yakildigi zaman, Binlerce kürt kadini tezavüze ugradigi zaman, binlercesi failli mechule gittigi zaman, milyonlarcasi iskenceden geçtigi zaman, Kürdistan`in dagi tasi bombalanip ormanlari yakildigi zaman, hele hele Halepçe`de binlerce ihtiyar, genç, çocuk ve kadin kimyasal silahlarla katledildigi zaman, siz Dindarlar hiçmi duymadiniz, görmedinizde, simdimi farkettiniz?
Evet dindarlar yeni farkettiler, çünkü Kürtlerin sirtina basarak Türkiye`yi Ortadoguda super bir güç yapmak, tüm Kürdistan`ì uzun vadede isgal etmek, Kürdistan`in zengin petrolerini ve öbür zenginlik kaynaklarini ele geçirmek, onlarin istahlarini kabartti. Bunun için için (Kürtlerin zayif noktasi olan) Islam kardesligine yeniden sarilacaklar. Kürtleri bir daha kandirmayi deneyecekler.
BDP`nin anayasa taslagi bir utanç belgesidir. “Tek bayrak, tek vatan, tek millet”! Resmi dil Türkçedir. Mistoye Korun Diyarbekir`e ayak basisi belediyede, Türk bayraklariyla kutlandi. Diyarbakir`da Seyh said ve arkadaslarini idam fermanini veren, binlerce Kürdü, Dersim`de Koçgiri`de Zilan`da kisaca Kürdistan`in her tarafinda katletiren Kör Misto, artik resmi olarak Atakürt olma yolundadir. Devletin, “Newruz`da Türk bayragi yoktu” elestirisi böylece telafi edildi. 23 Nisan`dada Türk bayraklariyla Kürt halkini meydanlara dolduracaklar. Aci olan tarafi, son dönemlerde bazi Kürtler kim olduklarini bile unuttular. Türk fasizmine bu kadar sevdali olduklarini bilmiyorduk. Yaziklar olsun!...
Kemalist fasist rejim diktatörlügü bize sirin gösterip, vatan- millet-Sakarya söylemini hakli çikarmaya çalisan bazi Kürt aydinlari ve sahsiyetleri, Askeri vesayetin kalemsörlügünü dahi yaptilar. Simdi Iktidarda olan Osmanli muhafazakarlarin suyuna dümeni çevirdiler. Ayni kisiler, bazi sosyal söven Türk solculariyla beraber, Ismail Besikçi`yi baris karsiti olarak suçluyorlar.
Neden? Çünkü Sayin Besikçi “Kürtlerin gaspedilen haklari verilmeden baris olmaz” diyor. Bu dogru söze ne denilebilinir. Bunu söylemek, savas taraftari olmak degildir. Savasi isteyen biz degiliz, Türk devletidir. Bize düsen görev gaspedilen haklarimi geri almaktir. Bunu elbetteki savas ile olmasini hiçbir Kürt istemez, ama baska alternatif kalmasa!..
18.04.2013