Direkt zum Inhalt
Submitted by Rêvebir_D on 23 January 2014

Beşikçi Hocamızı itibarsızlaştırmaya ve baskı uygulamaya yönelen Apo cu Demokratik Cumhuriyetçilerin iki kelimesinden birisi demokrasi olsa da, demokrat ve demokratik ahlaktan yoksundurlar. Kemaliz min bir karikatürü olarak;... otoriter, totaliter bir sömürgeci devleti embesili durumuna düşmüşlerdir. Apo, işbirlikçi olan her şeyi söylese de ve en tasfiyeci, itirafçı tutum içine girse de, bu işbirlikçiliği ruhuna ve beynine yedirmiş olan demokratik cumhuriyetçilerin bunu görmemeye sorgulamamaya, sorgulatmamaya, her işbirlikçiliğinde de sahte hikmetler, buluşlar bulmaya, üstelik eleştirenlere de pislik atmaya programlanmış birer makine oldukları aşikardır.
Herkes kendisini ülkeye ve halka adarken, bunlar bir ülkeyi halkı, kadroları, hedefleri Apo için tüketen müritler ve işbirlikçilerdir. Bunlar herkesi de kendileri gibi ses çıkarmaz ve mürtçe yaklaşan bir uşak olmaya çağırırlar. Beşikçi, haklı olarak Apo yu eleştirdiğinden, buna tepki olarak kendisini; "Kürt halkına karşıtlıkla, şebeke adamı olmakla, sömürgeci devletin aidiyetine bağlı bulunmakla, kompleksli olmakla" suçlayan İşbirlikçi Demokratik Cumhuriyetçiler ve silahsız bir köy korucularından olan Ferda Çetin ile bu işbirlikçi çizgilerini açıkça red etmeyen diğer bütün siyasetçi ve aydınlar Kürdistan nın ve Kürdistan ulusunun karşıtıdır. Köylerdeki Köy korucularının bir ideolojik politik çizgisi olmadı, sadece pratik olarak işbirlikçidirler. Demokratik Cumhuriyetçilik ise; İmralı da Kemalist orducular tarafından hazırlanmış ve Apo ya söyletilmiş köy koruculuğu ideolojisidir. Bağımsızlığın ve hatta federasyonun gereksiz ve zararlı olduğunu ve Kemalizm'in ilerici olduğunu zırvaladıktan sonra, Türkiyelilik ilkeleri çerçevesinde Kürdistaniliği telal olarak satan, Ülkemiz Kürdistan ı halkımızın altından çekmeye çalışan bunlardır. Bunlar bağımsızlıkçı bir çizgiye gelmeden kendileri ile ittifak yapan ve aynı zemini paylaşan her örgüt, parti, grup, kurum, aydın ve siyasetçide entegrasyoncu çözümü savunan işbirlikçidir, uşaktır, zübüktür.
Demokratik Cumhuriyetçi Apocular; eleştiriyi hazmedilmediklerinden, eleştiriye karşı hakaret, sataşma ve tehdit dışında yanıtları olmayan birer zavallı olduklarından, Beşikçi ye dahi gazetelerinde saldırmaktadırlar. Bunlar faşist sömürgeci TC nin ikinci el Kemalist münafıklarıdır. Kürdistan da ve Kürdistan ulusunda saldırılmadık tek bir değer bırakmadılar. Şehitlerimizin kendilerine adama gerekçesi olan bağımsız Kürdistan a da ihanet ettiler. TC ye eklemlenmiş bir ideolojik politik çizgi ile Kürdistan a ve Kürdistan ulusuna karşıt noktada olan bu işbirlikçi demokratik cumhuriyetçi Apoculardır. Bu işbirlikçiler Apo ile birlikte Kürdistan ulusal siyasal mücadelesinin ihtiyaçlarını ve değerlerini tüketmeye çalışmaktadırlar. Her şeyi ama her şeyi ülke ve hedeflerle birlikte tüketirken, sadece Apo nun kültünü büyütmeye korumaya, şişirmeye, bununla da kabul germeye çalışmaktadırlar. Bunlar Kürdistan da eleştiri kültürünün yerleşmesi ve rönesansını yaşaması önünde engeldir, eleştiriden ödleri kopan taslaklardır. Haklı yerde durmadıklarını biliyorlar. Beşikçi yi aşağılayıp tehdit eden, baskı uygulayan bu cahil işbirlikçi zevatın niteliğine şundan da bakılabilir. Gazete ve televizyonlarındaki kişilerin çok büyük çoğunluğunun Kemalist bir devlet embesil ve TC ajanı olmasına rağmen, onlarla pek derin sevişiyorlar. Bu ilişkiden doğacak çocukların da, aynen demokratik cumhuriyet ideolojileri gibi siyasi piç ve siyasi fahişe olacağından kuşku duymuyorum.
Beşikçi ise 40 yıldır ağır bir bedelle Kürdistan ve Kürdistan ulusuna hizmet etmesine rağmen; saldırıyorlar, gözden düşürmeye çalışıyorlar. Ferda Çetin zaten uşaktır, Beşikçi ye "şebeke adamı" diyerek, hedef haline getirdikleri herkes için yalan, iftira, yüzsüzlük, çirkeflik, komplo, manipulasyonla yarattıkları şaibeyi yaratamazlar. Ordu ile Ergenekon'un kucağından yumuşak bir geçişle 2012 yılından itibaren AKP nin kucağına yönelen bu işbirlikçiler sömürgeci faşist TC şebekesinin unsurlarıdır.
Alternatif , sömürgecilik karşıtı ve bağımsızlıktan yana olan eleştirel düşünceye devletin bir embesili olarak tepki duymaları anlaşılır bir şeydir. Çünkü peygamber diye kutsadıkları kişi 15 yıldır Kürdistan ulusunun zihninde şaibelidir. Siyasetleri ideolojileri, tarzları, zihinleri komplocu ve manipülasyoncu davranışları, dalkavuk ve mürit yapıları TC nin işine yaramaktadır. PKK -KCK-DTK-BDP deki herkes çizgilerinin işbirlikçi olduğunun farkındadır, anacak milletvekilliği, belediye başkanlığı, encümen adaylıkları, imar alanlarından ve ihalelerden pay kapma, yakınını belediyeye yerleştirme gibi menfaat zübüklükleri yanında; parti ve kurumlardaki konumlarını, kişisel imajlarını, yaşamlarını koruma kaygısı ile zihin ve ruhlarını kaplamış olan sömürgeci devlet ideolojisi, Apo larının sisteminden duydukları korkuları ve müritlikleri gibi sebepler yurtsever-devrimci tutum almalarına engel olmaktadır. Üst düzey yönetim kadrosunda olmayan gerillaya bir şey söylemiyorum, bunlar Apo nun PKK deki sistemi içeresinde tutsaktır, gardiyanları da Apo denilen kişinin başkanlık konseyi üyeleri ve merkez komite üyeleridir. Ne yazık ki özgürleştirme iddiası ile dağa çıkan gerillanın kendisi dahi bu sistem ve çizgi içinde özgür değildir, söz konusu çizgi, sistem ve işbirlikçi şefin kültü red edilmelidir. Bağımsızlıkçı çizgi esas alınmalıdır.
Beşikçi, Kürdistan halkının geçek dostu, büyük bir bilim adamıdır, bilimin namusundan taviz vermemiştir. Ferda Çetin gibi siyasi namusu olmayanlar bunu anlamamakta ve başka türlü yansıtmaya çabalamaktadır. Ferda Çetin nin ve ona bu yazıyı yazdıranların yada yayımlayanların siyasi namusu olsaydı, bir Apo dalkavuğu olarak bu tür yazılarla, sırf Apo nun imajını kurtarıp kendi kişisel konumlarını da sağlama alma çabasındaki zübükler durumunda bulunmasalardı, Beşikçi den önce aynı şeyleri kendileri yazardı, Hocamıza da hakaret etmez, tepki göstermezlerdi.
Pek çok mensubu Ergenekon dan yargılanan ve hüküm giyen gerici sömürgeci Aydınlıkçıların 2012 yılı başında İmralı nın Ordunun denetiminden alınıp Adalet Bakanlığına bağlanması üzerine, Apo nun AKP ye yakınlaşması sonrasında kullanım ve araçsal değeri kalmadığı için ifadelerini 9 gün boyunca yayımladıkları ve buna karşı PKK nin sessiz kaldığı aşikardır. Çünkü PKK-KCK-DTK-BDP Apo nun bu ifadelerinden devşirilmiş demokratik cumhuriyetçilik çerçevesinde siyaset yaptıklarının, Aydınlık gazetesindeki yayınlarındaki ifadelerinden çok daha kirlilerinin bulunduğunu, yalanlama açıklaması vermeleri halinde eski müttefiklerinden olan Aydınlıkçıların video kasetlerini yayımlayacağını da bilmektedirler. Biz Aydınlıkçıların bu yayınları nedeni ile değil, Apo nun dava dosyasındaki resmi ifadeleri, kitap olarak basılan savunmaları ve mektupları nedeni ile tasfiyeci itirafçı işbirlikçi bir kişilik olduğunu 1999 yılından bu yana yazıyoruz. Türkiyeli olduklarını zırvalayan bu uşaklar karşısında; biz Kürdistanlıyız, Beşikçi de Kürdistanlıdır. Bunların işbirlikçi çizgi ve siyasetine çomak sokuyoruz. Bunları deşifre etmeye devam ediyoruz.,

5 Ocak 2014

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.