Direkt zum Inhalt
Submitted by Hasan H. YILDIRIM on 24 Mai 2011

Hafız Esed iktidari, katliam, işkence, baskı, soygun ve zülum demekti. İktidara geldiğinden ölünceye kadar Suriye halkını katı bir mengeneye sıkıştırarark aile ve çevresinin iktidarını sağlamıştı.

Hafız Esed iktidarı sadece yerli halkla problemli değil, bir bütün olarak tüm komşulariylada çok büyük problemler yaşayan bir yönetim oldu.

İsrail ile bilinen problemleri var. Daha evvel ki Baas iktidarları döneminde olduğu gibi Hafız Esed iktidarı da İsrail’in varlığını hazmedemedi ve kabullenmedi. Daima Filistinli güçlerin arkasında oldu. Onlara ev sahipliği yapma dahil, her türlü yardımda bulundu. Hele İsrail’in 1967’de Golan tepelerini işgal etmesiyle daima bir düşmanlık içinde oldu.

İsrail’e karşı savaşan Filistinlilerin en hararetli destekleyicisi oldu.

Ürdün’de kovulan FKÖ, Lübnan’a yerleşti. FKÖ, Lübnan’da sorun oldu. Burada Amerikan yanlısı Hıristiyan Falanjistler, Arap ülkeleri tarafından desteklenen Maruniler, İsrail yanlısı Hıristiyan milislerle çatıştı ve Lübnan iç savaşı başladı. Suriye FKÖ'yü destekledi.

Esed yönetimi, Arap liderliğine oynadı. Arap direnişinin simgesi haline gelen FKÖ'yü denetimine alarak bunu gerçekleştirmek istedi. Fakat FKÖ, Suriye’nin denetimine girmeyi reddetti. Bunun üzerine Suriye ile FKÖ’nun yolları ayrıldı.

Esed yönetimi Lübnan’daki iç savaşı durdurmak bahanesiyle 1976 yılında Lübnan'a girdi. 6 yıl sonra İsrail’in Lübnan’ı işgaliyle Suriye’nin Lübnan işgaline son verildi.

1979 yılında Şah iktidarına son veren Humeyni İran’ı ile balayını yaşadı. İran’dan petrol, SSCB’nden aldığı ekonomik ve askeri yardımla güçlendi. İsrail ve ABD’ye karşı tutumunu giderek sertleştirdi.

Türkiye ile de sorunları daima oldu. Hatay meselesi en büyük sorun olarak daima gündemde oldu. Daha sonra Türkiye’nin gerçekleştirmeye çalıştığı “Güneydoğu Anadolu Projesi“nden kaynaklanan sorunu bugünde sürmektedir. Suriye’nin iddiası bu projeden sonra kendi topraklarını besleyen su kaynaklarının azaldığıdır. Türkiye’den bunu telafisi istensede Türkiye bunu kabule yanaşmadı.

Her ne kadar Irak’ta Baas iktidarda olsada bu ülkeylede daima bir çatışma içinde oldu. Saddam Hüseyin iktidarına karşı daima mücadele içinde oldu. Irak-İran savaşında İran’ı destekledi. Kuveyt işgaline karşı tavır aldı. 1.Körfez savaşında Irak’a karşı cephede yer aldı.

Kumşusu Lübnan’la oldum olası daima bir çatışma içinde oldu. Lübnan üstünde hak sahibi olduğunu daima dile getirdi. 1976 yılında askeri müdahalede bulundu ve Lübnanda egemen güç oldu. Lübnan, Suriye'nin uydusu durumuna getirildi. Her ne kadar bağımsız bir ülke niteliği taşısa Lübnan yönetimi Suriye'nin evet demediği hiç bir politıkayı uygulama şansına sahip olmadı. Harriri cinayetine kadar Suriye, Lübnan’daki varlığını korudu. Hariri cinayeti Lübnan’da Suriye varlığına son verdi.

Suriye, 1976 müdahalesiyle Lübnan üzerinde söz sahibi olduktan sonra Lübnan devletine kendi politıkasını dikte ettirdi. İsrail karşıtı güçlerin barınmasını ve mücadelesini destekledi. Bunların başında Güney Lübnan’da üstlenmiş Hizbullah güçleri gelmekteydi. Suriye, tanımadığı ve düşman bildiği İsrail’i Güney Lübnan’da çıkaran Hizbullah’ı hem siyası bir parti, hem de askeri varlığının meşruiyetini tanımaktadır. Dahası minnet duymaktadır.

Hizbullah, İsrail için büyük bir problem oluşturmaktadır. İsrail, her halukarda bu güçleri silahsızlandırmak istemektedir. Bunu da Suriye üzerinde yoğunlaştırdığı baskıyla yapmaya çalışmaktadır. Fakat Suriye buna yaklaşmamaktadır.

Hizbullah’ın askeri kanadının tasviye edilmesi İsrail için büyül bir önem arzetmektedir. Güney Lübnan’dan üstlenmiş Hizbullah güçlerinin saldırısını engelemek için Güney Lübnan sınırında çok sayıda askerini bulundurmak zorunda kalmaktadır. Bu da Filistinli güçlere karşı mücadelede güçlerinin bölünmesine yol açmaktadır.

Suriye ve Lübnan’da önemli sayıda Filistinli mülteci yaşamaktadır. Bunlar daima Filistine dönme hayaliyle yaşamaktadır. İsrail ise bunu kendileri için bir tehlike olarak gördüklerinde bu mültecilerin bulundukları ülkelerde vatandaşlık verilmesiyle geri dönüşün önünü almaya çalışmaktadır. Fakat Suriye ve Lübnan bu öneriye yanaşmamaktadır.

Eğer ABD, Suriye’ye saldırır veya her hangi bir yola Esed iktidarına son verir, söz geçirdiği bir iktidar oluşturursa bu sorunu kökten çözmeyi ve İsrail’i rahatlatmayı öngörecektir.

Suriye, İsrail devletini tanımamayı sürdürüyor. Meşruiyetini tanımıyor. 1967 savaşlarında İsrail’e kaptırdığı Golan tepelerini geri istiyor. İsrail’in Güney Lübnan’ı “Güney Lübnan Ordusu“ (SLA) vasıtasıyla konrol etmesine karşı çıkıyor. İsrail’in hem Golan tepelerinden, hem de Güney Lübnan politıkasından şartsız vazgeçmesini istiyor.

İsrail de Suriye’den kendisiyle diplomatik ilişki kurmasını, Filistinli gruplara verdiği desteğe son vermesini ve egemen olduğu alanlarda bulunan silahlı Filistinlileri silahlandırılmasını istiyor.

Her iki tarafta işitmek istemediği bu istemleri es geçiyor. Bu nedenle şimdiye kadar süren görüşmelerde bir adım ileri gidilmediği biliniyor.

Suriye Baascıları başta olmak üzere tüm Arap alemi Yahudileri yeryüzünde silmeyi politıka edinmişler. Bunu Kuran’ın şu ayetine dayandırıyorlar.

"Onlar ayrıca yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çabalarlar. Allah ise bozguncuları sevmez." (Maide, 5/64)

Şimdi bunu bir çok yönüyle ele alabilirsiniz. Müslümanların iddiasına göre Kuran Allah tarafından Hz. Muhammed’e indiriliyor. Eğer böyleyse Allahın yazdığı bir kitapta kendisi için sanki ikinci bir şahısla konuşuyor olabilir mi? Olmayacağı açık. Bu sadece tarihsel olarak Arap aleminin Yahidilere duyduğu düşmanlığı Allahı alet etmesiyle izah edilebilir.

Allahın kimi sevip sevmediğini ve bunun kıstasının ne olup olmadığını bilmiyoruz ama müslümanlık perdesi arkasında yapılan her türlü fesatlığa Allahı yalancı şahit olarak gösterilmesi ise başlı başına bir maniplasyon olduğu açık.

Tüm bunlar bir yana var olan gerçek Arapların İsrail ile uzlaşmaz konumu sürecektir. Hele Esed Bass iktidarı bunun taşıyıcısı olacaktır. Buna bir de iç muhalefetin isyanını eklediğimizde Beşar Esed iktidarının fazla sürmeyeceği açıktır.

....

Devam edecek...

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.