Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 24 July 2008

Konumuz Ergenekon.
Ahtapot!
Türk egemenlik sistemin esas adı.
Son dönemlerin revanş ismi.
Gündemimizin ana konusu.
Gerçi daha önce ismi başka biçimde telefuz edilse de, tüm yaşantımızı yönlendiren celadımız.
Celat dedik de; öyle tekil değil, çoğul.
Çok kimlikli.
Sağcısı var, solcusu var, dindisi var, Kürtçüsü var.
Resmisi, sivili var demek zaten gerekmiyor.
Her şey çıplak olarak orta yerde.
Sorun bu değil, saydıklarımızın kimisinin bizden görünmesi ve kökümüze incir ağacı ekmekle görevli oluşları.
Bunu görmek çok önemli.
Dahası deşifre etmek daha önemli.
Sevgili ağabeyim Veysel MERİÇ, bu konudaki öngörülerini daha önce bizlerle paylaşmıştı.
O dönem kimileri tarafından „komplo teorileri“ olarak değerlendirilmişti.
Kimisi sırası mı demişti.
Kimisi kanıt, belge, kürek istemişti.
O, bunlara aldırmadan öngörülerini yazdı.
„İhanetin mühürlü belgesi olmaz. Ama teori ve pratiği çıplak“ dedi.
Sorun bunu görebilmek ve seslendirebilmektir.
O, bunu gördü ve kamuoyuyla paylaştı.
Süreç onu doğruladı.
„Ergenekon operasyonu“ süreciyle gerçi bizlerin bildiği, ama bir çok gören körlerin göremediği, görenlerinde seslendiremediği bir çok „karalık ilişki“nin açığa çıkması bize;
„Biz Demiştik“ deme hakkını verdi.
Hani derler ya: Sezar'ın hakkı Sezar'a! Bizimkide o hesap.
Konunun güncelleşmesi Veysel ağabeyimin daha önce yazdıklarını yeniden siz değerli okuyucularla paylaşmamı gerektirdi.
Başta Veysel ağabeyim olmak üzere siz değerli katılımcıların hoşgörünüze sığınarak, daha önce seri olarak yayınlanan makaleleri belli aralıklarla yayınlamayı düşünüyorum.
Yararlı olacağını umuyorum.
Sevgi ve saygılarımla..

Ortaasya´dan koyun, katir, insan sürüleriyle kopup geldiler. Cografyamiza felaket getirdiler. Istila ve isgal ettiler. Egemenligini kurdular. Gasp, talan, ganimet, soygun ve capulculugu meslek edindiler. Cografyamiza ayak bastiklarinda bugüne halklarimizi asip kesiyorlar. Bunu egemenligine aldiklari toplumlardan devsirdikleriyle birlikte yapiyorlar. Türk egemenlik sisteminde devsirmecilik kendini yeniden üretmek icin daima bas vurulan bir politika oldu. Daha sonralari Türk egememlik sistemi devsirmelerin denetimine girdi. Yönetim kademesi devsirmelerden olustu. Dünden bugüne bu sürüp geldi. Bugünde TC devletini idare edenlerin tamami devsirmedir. „Dönme“dir. Dönme bagnazdir. Gecmisine, kökenine saldirandir. Kendine yabancilasan, baskalasandir. Kendi boynuna zorla, alavere dalevereyle asilan yeni kimligine dört ele sarilandir. Mecburiyeti var. Kurulu sistem icinde kendini ispat sorunu var. Ancak böyle kabul görür. Melik Firat, bunu bir “sahtekarlik“ olarak degerlendirir. “Siz bir Bosnak, bir Cerkez icin nasil Türk dersiniz ? Cem Özer gecenlerde ben bir Türk´üm ve Cerkez´im diyordu. Bu nasil olur ? Bu bir sahtekarliktir ? „ Devsirme, dönme Hasan Cemal´in buna itirazi var. “Elbette sahtekarlik örnegi degildir...Insan hem Kürt hem Türk olabilir...Hasan Cemal gibi dört ayri kökten gelebilir ama Türk olabilir.“ Hasan Cemal gercegi Türk toplumunun gercekligidir. Türk egemenlik yönetim kadrosunun gercekligidir. Bunlarin köklerini arastirmaya deger. Türk egemenlik sistemi kadrosunda tek bir Türk bulamasiniz. Cumhuriyeti bile Türk olmayanlar kurdu. Bizim iddiamiz degil. TC devletine cumhurbaskanligi dahil her kademede görev yapmis, bir yerde TC tarihiyle özdeslesmis Süleyman Demirel´in iddiasi. “ Renkli bir mozaiktir Anadolu. Yirmi kusur dil vardir. ``Ne mutlu Türk´üm diyene`` de, bakmayin ``olana`` dememis falan, biraz irkcilik kokar. Balkanlar´dan gelenler kurmustur cumhuriyeti.“ Koyu bir baski sistemi koruyorlar. Etnik kökeni, dili, dini, inanci ne olursa olsun baski, iskence, katliam, asimilasyon ve binbir türlü alicengiz oyunlariyla „harmanliyorlar“. Ucube bir „ulus“ yaratiyorlar. Ismine „Türk ulusu“ diyorlar. Digerleri yok sayilarak, „Nu mutlu Türk´üm diyene“ irkci söylemi esliginde „Tek yurt, tek devlet, tek bayrak, tek dil“i dayatiyorlar. Irkci-soven, militarist bir toplum yaratiyorlar. Süleyman Demirel´in degisiyle, „Resmi dil Türkce´dir. Uniter devlettir. Bayragi tektir. Iste Lozan budur.“ Türklük adina baskalari devlet kuruyor. Kuranlar Türk degil. Türkten baskadir. Atatürk, kim oldugu söylendi, tekrarlamaya gerek yok. Atatük´ün yavari Salih Bozok Arnavut, Ismet Inönü, kimine göre Kürt, kimine göre Ermeni, Rauf Orbay Abaza ve bu liste sürüp gider. Ve kendi ulus ve halkina en cok düsmanlik duyanlarda bunlardir. „Bu ülkede yanliz Türk ulusu, etnik ve irki hak talebinde bulunabilir. Baska hicbir unsurun buna hakki yoktur.“(Ismet Inönü) Ülkesine, Irkina, milletine, halkina yabancilarmis, baskalasmis xirpo Ismet böyle der. Onu onun gibi bir baskasi takip eder. Türkiye´de gelmis gesmis en irkci, en soven, en milliyetci Bülent Ecevit gider ayak Kürt oldugunu acikladi. Yasami boyunca Hitler ve Mosuloni´nin ögretmeni Atatük´ün ve de xirpo Ismet´in en vefali ögrencisi oldu. Ögretmenleri gibi Rum, Ermeni, Asuri ve Kürt düsmanligi yapmayi siyaset edindi. Kürt ulus köküne incir diken hainlesmis Kürt, bunlarla sinirli degildir. Türk «komünistleri» tarafindan bile sahiplenilen 1961 ihtilali yapan Milli Birlik Komitesi Baskani Cemal Gürsel´de hain bir Kürt´tür. «Eger dagli Türkler rahat durmazlarsa, ordu, sehir ve köyleri bombalayip yakmakla teredüt etmeyecektir. Öyle bir kan gülü olacaktir ki, onlarda, ülkeleride yok olacaktir... Herseyden önce, ulusumuzu, Türk ulusuna dönüstürmeliyiz. Türkiye Türklere ait olmalidir.» TC devletine Cumhurbaskanligi ve Basbakanlik dahil önemli görevlerde bulunmus Turgut Özal´da kendi Kürtlük damarini itiraf eder. Fakat o da her hain kadar Kürtlere yapmadiklari birakmaz. Meshur 8 maddelik „Terörle mücadele yasasi“, „Sansür ve Sürgün Kararnamesi“, „Olaganüstü Hal“ Turgut Özal´in Basbakanligi döneminde devreye sokuldu. Kürdistan´da binlerce köy bosaltilmasi ve milyonlarca Kürt´ün sürgün ve mesburi iskana tabi kilinmasi yine Turgut Özal´in Basbakanligi döneminde gerceklestirildi. Ülkesine, ulusuna, halkina ihanet eden Kürtler bunlarla sinirli degildir. Haci Bedir Agalar, Diyap Agalar, Ismet Sezgin, Kamuran Inan, Hikmet Cetin, Sedat Bucak vs. Bu liste uzadikca uzar. Bu temiz sayfalari bunlarin isimleriyle daha fazla kirletmemek icin burada kesiyoruz. „Yasanan ortada. Bu sistemin garabetlerinde biri su : eger siz Arap, Kürt, Arnavut, Bosnak, Cerkez oldugunuz halde “Ben Türk´üm“ derseniz, Kürtlügünüzü dile getirmeseniz, size bu ülkede en yüce noktalar bahsedilir. Bir nevi Osmanlinin devsirmeleri gibisiniz. Bir süre önce ülkeye basbakan araniyordu. Ileri sürülen isimlerin ücü de Kürt´tü : Bülen Ecevit, Ismet Sezgin ve Yalim Erez.“(Abdülmelik Firat) Karsiliksiz degildir. Verilen onurdur, kisiliktir. Kendini inkardir, yabancilasmadir, baskalasmadir. Ülkesine, irkina, ulusuna ve halkina karsi ihanettir. Inkar ve imha etmektir. Baglandigi kapida havlamaktir. Orada kemik buldugu müddetcede ayrilmamaktir. Demirel´in degisiyle “Iste Lozan budur.“ Devam Edecek...

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.