Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 4 Juni 2008

Gülmüş : Mümkündür. Demek millet yanlış anlatıyor. Peki Hasan Hüseyin Karakuş, Öcüt, Osman Gültekçi, Kemal Aktaş'ların durumu belli. Her örgütte bu var. Birini seversen korursun, sevmezsen iftira atarlar. Hatta bazı kişilikli insanlar vardır, mahkemelerde bunu bekliyorduk. Mesela benim itirafçım Halef Çarpar'dı. Bir sürü ekstra yalan atıyor, yani süper yalancı.
İtirafçıların anlattığını bir yana bırakalım. Senin kendi bilgilerin ne? Ferid olayı gerçekten PKK tarafından mı yapıldı? Bunda senin payın ne?
Ali Yaver Kaya : Ferid'i PKK nin vurduğu açık.
Gülmüş : Açık ve kesin?
Ali Yaver Kaya : Açık. Bucaklar vurdu şu bu vurmadı. Benim ismimin karışması şu şekilde oldu. Şeyi tam hatırlamıyorum Karasungur mu “Siverek'te Mazlum sizi istiyor“ yoksa Mazlum mu “Arkadaşlar sizin Siverek'te işiniz var“ dedi, tam hatırlamıyorum. Hatıladığım kadarıyla Karasungur'un gönderme şeyi olabilir.
“Siverek'te Mazlum sizi istiyor“ dedi ama nişin, ne yapacaksınız diye bir şey yok.
Gülmüş : Daha önce Mazlum'u iyi tanıyorsun, biliyorsun?
Ali Yaver Kaya : Tabi canım!..
Kamera : Aradan otuz sene geçmiş bir olay. Ama vicdanların rahatlaması açısından konu açılmalı. Mesela bu sırada Ali daha 17-18 yaşlarında...
Gülmüş : Aslında otuz sene geçmiş üzerinden, buna zaman aşımı demek gerekiyor mu? Otuz sene sonra birileri bunu kaşıyor. Birincisi Ali ile benim samimi olduğumu biliyorlar, ikincisi Ali ismini öne çıkararak yönelmesi gereken yere yönelmiyorlar da, varsa yoksa Mazlum, Karasungur, Ahmet, Mehmet'tir...
Hadi diyelim ki Karasungur değil emri Şükrü Gülmüş verdi, Ali veya Mehmet tetik çekiyor. Bu durumda sizin muhasebenizi kiminle yapmanız gerekir? Emir yukarıdan. Bu açıdan açıklığa kavuşması gereken sorular var. Apo bu emri verirken hala içerde miydi? Karasungur ile Mazlum tek başlarına bu kararı alabilirler mi?
Bu işi daha önce sordum soruşturdum. Bir iki defa da görüşmek için haber gönderdim Paşa Uzun'a... Ya ulaşmadılar, ya da ulaştılarsa da kendisi görüşmek istemedi.
Diyor ki Emin ile Ali belli bazı şapkalar mapkalar takarak Siverek'te geziyorlardı, bizim olduğumuz derneklere de geliyorlardı. Ali, ben ve Mazlum eşit oranda samimi arkadaşlarız. Ben insan vicdanı yönünden baktığım zaman “Mazlum gibi bir insan nasıl olur da böyle bir insanı öldürme kararını Ali'ye veya bana bildirir?“ diye pek çok defa kendi kendime sormuşumdur.
Ali'ye dönelim. Mazlum bunu söylediği zaman reaksiyonun ne oldu?
Ali Yaver Kaya : Tabi ben şahsen şok oldum. Yani yapılacak bir şey değildi. Çünkü Ferid...
Gülmüş : Bir karşı-devrimci değil, faşist değil?!.
Ali Yaver Kaya : ...adam devrimci bir lider. Daha önce Hilvan'da da görev yapmış. Sevilen sayılan bir insan. Devrimci bir insana karşı bir insana karşı eylem yapmanın hiç bir gerekçesi yok. Bize karşı da kişisel bir şey yapmış değil. Bu açıdan ben şok oldum. “Nasıl olur?“ diye hep kendimi sorguladım. Karşı-devrimci değil, bir suç işlememiş...
Gülmüş : Emin de yanınızda mıydı Mazlum bunu sana söylediği zaman?
Ali Yaver Kaya : Tabi canım!..
Gülmüş : Emin'in tavrı nasıl oldu?
Ali Yaver Kaya : Emin biraz daha emir kulu bir tipti yani.
Gülmüş : Ben yazımda da belirtmiştim ya, Erol Taş gibi “tamam abi, yaparız...“
Ali Yaver Kaya : Emin'in umurunda değildi. Zaten böyle şeyleri sorgulayan biri de değildi, o yapısı yoktu.
Gülmüş : Tahsil durumu neydi Emin'in?
Ali Yaver Kaya : O da lisede okumuştu.
Gülmüş : O da Hilvanlı'ydı?
Ali Yaver Kaya : Hilvan'ın köylerinden ama o daha çok Siverek'e yakındır. Onda Hilvan'ın özellikleri yok. Hilvan'ın kendine göre özgünlüğü var.
Gülmüş : Uzunlar'la bir husumetleri, çatışmaları var mı?
Ali Yaver Kaya : Bilmiyorum. Olabilir. Arazi veya mera yüzünden aileden gelen bir çelişki olabilir. Daha çok oradaki Zaza kültürüne yakın bir adam, kendisi de Zaza'dır. yani Hilvan kültüründen değil. Daha sonra Siverek'e gitmeden Hilvan'a geldi liseye devam etti. O şekilde bizimle bağ kurdu.
Gülmüş : Tamam, Mazlum senle Emin'e söyledi. Siz ne yaptınız?
Ali Yaver Kaya : ben “Nasıl olur?“ diye kendi kendime sordum. Şok oldum. Olacak gibi değildi. Ama “Parti emridir, yapılacak...“ denildi.
Gülmüş : Parti emri?..
Ali Yaver Kaya : Tabi, “Yapılacak“ dedi. Önceleri bunu realize edemedim. Daha sonra ben öldürmemek için bahaneler aramaya başladım. “Bu işten nasıl sıyrılayım“ diye planlar yapmaya başladım. Hatta o zaman evlerini de gösterdiler, dediler “Bu iş olacak.“
Fakat ben hep engelledim.
Gülmüş : Daha önce söylediğimiz gibi Mazlum resmi görevli falan değildi?.. Yani senin bildiğin kadarıyla Hilvan'da resmi görevli Karasungur'dur.
Ali Yaver Kaya : Karasungur'du evet. Biz onun (Mazlum'un) görevlerini bilmiyoruz, ama gelip gidiyordu.
Gülmüş : O dönem benim bildiğim Mazlum merkez yayın organı Serxwebûn'dan sorumluydu.
Ali Yaver Kaya : O zamanlar resmi, kurallı bir işleyiş de yok. Sadece Mazlum'un hareketin önemli bir adamı olduğunu biliyoruz...
Gülmüş : Peki, bir şey daha... Yerel düzeydeki sekreteryalar, veya kişiler Ferid veya Bucak hakkında kendi başlarına, -merkez veya parti olmaksızın-, karar alabilirler mi?
Ali Yaver Kaya : Alamazlar. Hiç birisi onu göze alamaz.
Gülmüş : O zamanlar eylemler merkezileştirilmişti?..
Ali Yaver Kaya : Tabi tabi...
Gülmüş : Ben iyi hatırlıyorum. Mardin bölgesinde çalıştığım zamanlar bir dönem bölgelerinkendi insiyatifi vardı. Yani deniliyordu ki ’kendi bölgelerinizin özgün koşullarına göre dürüma bakıp, kendiniz eylemi yapma, üstlenme gücünüz varsa yapabilirsiniz.' Ama bu insiyatifler verildiği zaman çoğu bölgelerde sakat eylemler yapıldığı için merkezileştirildi.
Mesela ben iki sene Mardin'de kaldım, sorumluluk yaptım. Merkezden onay almadan hiç bir eylemi asla ve asla yapamazdınız.
Sorularda şöyle bir tereddüt de var. Belki Apo'dan habersiz yapılmıştır ama biz şeytanın avukatlığını yapmış gibi Apo ve PKK ye bağlıyorsunuz diyorlar. Mazlum veya Karasungur; veya diyelim ki oradaki yerel birim böyle bir karar almış olabilir mi?
Ali Yaver Kaya : Yok yok...
Gülmüş : Sence var mı böyle bir şey?
Ali Yaver Kaya : Hayır, öyle olmaz. Mümkün değil. Hiç mantıklı bir şey değil. Diyelim bir Ferid Uzun'a yönelik, Bucaklar'a yönelik...
Gülmüş : Yani öyle basit bir eylem değil?..
Ali Yaver Kaya : Basit değil. En üstten alınan bir karardır. Karasungur'un, şunun bunun kendi başına aldığı bir karar değil.
Gülmüş : Yani bu kararlar alınırken getirisi götürüsü hesaplanmış?
Ali Yaver Kaya : Tabi canım!..
Gülmüş : Yani Ferid gibi bir insan, güçlü bir lider gidecek. Yerel düzeyde, ülke düzeyinde olmasa da... Aslında ülke düzeyinde de Ferid sayılabilir, 1972 lerdeki guruplardan birisidir. Benim bildiğim 72 yargılanmalarında da var. Böyle tanınan bilinen bir şahsiyet...
Ali Yaver Kaya : Tabi...
Gülmüş : İkinci olarak Bucaklar'ın üzerine yıkarak Bucaklar'a karşı bir nefret geliştirmek, böylece Uzunlar'ı yanlarına çekmek, ki ondan sonraki gelişmelerde bu görülür

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.