Kürdistan Seçimleri Üzerine Bazı Tespitler
29 Temmuz günü Yüksek Seçim Kurulu başkent Hewlêr'de seçimlerin tam kesinleşmemiş sonuçlarını verdiği zaman merak ettiğim husus, muhalefetin verilen sonuçlara karşı takınacağı tavırdı.
Çünkü  daha önce   Gorran  Listesi ile  Hizmet ve Reform  listesi   hem  ayrı ve hemde  birlikte  yaptıkları  açıklamalarda  Kürdistan  Listesinin   seçimlere  hile karıştırdığını  ileri   sürerek    çok sert  eleştiriler yapmışlardı.
Bu  sert  açıklamalara  seçimin  gidişatına  ilişkin   eleştirilerin  yanında,  Hewlêr'de    seçim  sonrasında    muhalafete ait    çeşitli  parti ve grupların    binalarına  yapılan  saldırılar  neden  oldu.
Seçim sonuçları büyük oranda ortaya çıkmış durumdadır.
Kürdistan  Listesi:%57,24,
Değişim Listesi: %23,75,
Hizmet ve Reform Listesi:%12,8
İslami  Hareket Listesi:  %1,45,
Kürdistan Başkanlığı  için ise
Kak Mesud Barzani:%69,57,
Dr. Kemal Mirawdeli:%25,32,
Kürdistan'daki    azınlıklardan  Asuri-Suryani-Keldani,  Türkmen ve Ermenilerin   listeleride kendilerine kontenjan  ayrılan   11  sandalye  için yarıştılar.
Yukarıdada  belirtiğim  gibi bu  seçim sonuçları açıklandığı  zaman    merak ettiğim    muhalefetin  tavrıydı.
Goran, Hizmet ve Reform Listeleri ayrı ayrı yaptıkları basın açıklamalarında „ kesinleşmemiş seçim sonuçlarını kabul etmeyeceklerini“ deklere ettiler. Fakat, daha sonraki günlerde yapılacak kesinleşmiş seçim sonuçlarına dair tutumlarını „yaptıkları şikayetlerin gözönüne alınıp alınamayacağına“ bağladılar.
Bilindiği gibi Yüksek Seçim Kurulu, dün başkent Hewlêr'de yaptığı açıklama „324 seçim birimine dair yapılan 197 şikayetten dolayı hâlâ bu sandıkların oy sayımı yapılmamıştır“ dedi.
Yüksek Seçim Kurulu  bu    konuda  yapılan  şikayetleri değerlendirecektir.
Basına  yansıdığı kadarıyla    sözkonusu olan    seçim sandıkları    150  bin oy içermektedir.
Yüksek Seçim Kurulu bu oyların bir kısmını yada tamamını iptal etse yada etmese seçim sonuçlarını fazla etkilemeyecektir.
Bu seçimlerden çıkarılacak sonuçları şöyle özetleyebiliriz:
1) Kürdler, bazı aksaklıklara rağmen çok ciddi, demokratik, çok sesli ve çok renkli bir seçim sürecini yaşadılar. Bunun için seçime katılan tarafların seçim programlarına, seçim boyunca yaptıkları propagandalara ve gerçekleştirdikleri kitle toplantılarına bir göz atmak yeterli olacaktır.
2) KDP ve YNK yıllarca uğruna iç savaş yürütükleri iktidar yarışını bu sefer ortak liste ile girerek halkın hakemliğine bıraktılar. Her ne kadar bu iki parti iktidar imkanlarını da bir çok ülkede olduğu gibi az yada çok kullandılarsada seçimi halkın iradesine bıraktılar.
3)	Bu seçimlerin   en dikkat çekici ve herkesi  şaşırtan   seçimlere  damgasını  vuran  „Gorran“  yada „Nawşirwan  olayı“  dır.
Aslında  bu   „Nawşirwan Olayı“  denilen  hadise   ciddi ve kapsamlı  bir  şekilde   irdelenmesi gerekir.   Bu  oluşumun    90 günlük    bir mazisi  olmasına  rağmen,   KDP ve YNK  gibi  Kürdistan  Ulusal  Kurtuluş  Mücadelesinin iki temel  gücüne      meydan  okuyarak Kürdistan'daki  oyların  %24'üne  yakınını   alabildi.
Nawşirwan Mustafa'nın önderliğindeki büyük oranda spontan gelişen ve Kürdistan'daki siyasal güçlerin kompozisyonu değiştiren bu olayın en temel kaynağı YNK ve KDP iktidarının eksiklikleri/yanlışlıkları ve açmazlarıydı.
Bu seçim boyunca ben Nawşirwan Mustafa'nın Kerkük Meselesiniden yolsuzluğa; ulusal güvenlikten komşu devletlerle olan ilişkilere; devlet ve parti ilişkilerinden, Hewlêr ve Bağdat ilişkilerine; kadın, genç, çocuklar, sağlık ve eğitim sistemini konu alan 16 konuşmasını, onlarca söyleşisini ve bir o kadarda makalesini okudum.
Her konuşması belli bir konuya ilişkindi. Konuşmaları sade, inandırıcı ve çeşitli argümenlerle temellendirilmiş durumdaydı.
Kuzey Kürdlerinden bazıları yağcılıktan; bazıları Nawşirwan ile geçmişte yaşadıkları sorunlardan; diğerleri ise Güney'e ve özellikle Goran çevresinin gösterdiği seçim performansı hakkındaki bilgisizliklerinden bir dizi yanlış tespitler yaptılar.
Gorran Listesinin  bu başarısını  Araplara   yada  Türklere   bağlayanlar    tam bir cehalet içindeler  ve   ciddiye almak mümkün değil.
Çünkü,   Nawşirwan  Mustafa   Kerkük Meselesinin   Kürdistan lehine  çözülmemesinin  sorumluğunu  KDP ve YNK yüklüyor.  Herkesin  Maliki'yi terk ettiği(Fazilet ve Sadir çevresinin Hükümetten ayrılması) bir ortamda    Kürdlerin onu  iktidarda  tutuğunu ve Kerkük meselesinin  çözümü için     kozlarını  kullanmadığını  söylüyor.
Ayrıca Germiyan'nın mıntıkasında var olan kazaların Gorran Listesini ilk sıraya taşıması ve Mam Rustem gibi bazı kadroların Nawşirwan ile hareket etmesi onun Kerkük politikasını doğru bulduklarından olacak.
Nawşirwan Mustafa, Türkiye Meselesinde ise Güney Kürdistan Yönetiminin Türkiye vb ülkelerle kapalı kapılar ardında yaptığı karşı çıkıyor ve yapılan görüşmelerin parlamento'ya götürülmesini ve halk ile paylaşmasını istiyor.
Yine 1991 ayaklanması fikrinin mimarlarından bir kaç kişi varsa bunlardan biride Nawşirwandır. Bu düşünceyi Kürdistan Cephesine kabul ettirmek için en çok çaba sarfedenlerin başında geliyor. Güney Kürdistan'da parlamentosunun federasyon konusunda aldığı karar konusundada onun tavrı biliniyor.
Bunları anlatmamın   nedeni   Nawşirwan’ın  Kürdlerin  ulusal  talepleri  konusunda   KDP ve YNK'nin  gerisinde  olmadığını  söylemek  içindir.
Gorran  çevresinin  çok açık ve net  bir şekilde    kaleme alınan bir  seçim  programı vardı.  Nawşirwan   Gorran adına  yaptığı  seçim  konuşmaları  ve verdiği sözler var.
Ayrıca Gorran Listesinin adayları halkın önünde toplu bir şekilde Parlamento'ya gittikleri taktirde bağlı olacakları ilkeleri içeren bir „Gorran Yemini“ yaptılar.
O  kadar aydın, akademisyen  ve  halkın  destek verdiği  Gorran  Listesi,  uzaydan  gelmedi, kimse aptal değil,   ona  oy verenlerde     dış  düşmanlarımızın   oynuna  gelerek  bu   işe  girişmediler.
Yani  Güney'deki  bu gelişme  bazı  Kuzeyli  aklı evvellerin ve  dalkavukların  kavramayacakları  boyutlardadır.
4)	 Gorran  Listesinin   çok kısa  bir zaman  zarfında    gösterdiği bu büyük  performansın   KDP ve YNK tarafından ciddi bir  şekilde  irdelenmeye  tabi tutulması ve gereken derslerin  çıkarılması  gerekir.   Sözkonusu  olan iki partinin   Kürdistan'daki  dalkavuklarının  söylemlerini  bir kenara bırakarak,  muhalefet tarafından eleştirilen  tüm  konular  üzerine   yeniden düşünmeleri gerekir.
KDP ve YNK     yarım  yüzyıldan beri   büyük bedeller  ödüyerek    mevcut  olan    kazanımların  elde edilmesinde    öncü ve mimar  rolunu    oynadılar.
Gelinen  yerde  bu  partiler    parti strüktürleri ve  kadroları  üzerine    ciddi bir şekilde  düşünmek ve  yeni  kuşaklara  yol açmak zorundalar.
Bir  kaç  yıl önce    YNK     Örgüt  Birimlerinin  seçimini yaptı.  Bu seçimlerde   yalnızca  YNK  üyeleri oy kullandı.  Nawşirwan grubu  Xosret ve Mam Celal  gruplarından    sonra  üçüncü oldu.
Nawşirwan   süreç içinde   yolunu  ayırdı.  Bu seçimlerden  önce   Mela Baxtiyar   yaptığı bir açıklamada  YNK'nin   400,000  üyesi var, bunlardan  3  yada 4 bini Nawşirwan ile  birlikte  hareket ediyor diye.
Seçimler    yapıldı.   Gorran   Listesi   Suleymaniye'de     KDP, YNK ve  dört partinin  kurduğu  Hizmet ve Reform   listesinin aldığı  oyların toplamından  daha  fazla  oy aldı.
Kürdistan'da iki buçuk milyon cıvarında seçmen var, bunun bir milyon iki yüzbini Suleymaniyededir.
5) Hizmet ve Reform Listelerini oluşturan Yekgirtuyî Îslamî Kurdistan, Komelay Îslamî, Zehmetkêşanlar ve Sosyalistlerin daha önceki Parlamanto'da daha fazla temsilcileri vardı. Bu seçimlerde elde ettikleri %12,8 oranıyla daha az temsilci yeni parlamentoya gönderirler. Bu İslami çevrelerden bir kesim seçmen İslami Harekete yönelmiş olabilir. İslami hareketin bu seçimlerde aldığı oy oranı %1,40 cıvarındadır. Bu oylarda Hizmet ve Reform Listesine katarsak yine oy kaybına uğradıklarını görüyoruz.
Şu  tespiti  yapmak    yerinde  olacaktır.
Îslamî  hareket  Güney Kürdistan'da   1991  yılından sonra  katıldığı  tüm seçimlerde    hep  oylarını     artırarak  ilerliyordu.  İlk defa  bu seçimlerde    bırakın  oylarını artırmayı,  gerilemeye başladılar.
6) Kürdistan'daki sosyalist solun durumu bir felaket. Kürdistan Komunist Partisinin bazı sol çevrelerle yaptığı ittifak listesi %0,82 oranında oy aldı.
7) Kürdistan başkanı Kak Mesud Barzani’nin, Kürdistan Listesinin aldığı %57,34 oranını aşarak, %70 oranında oy alması, onun partiler ve listeler ötesinde bir konuma sahip olduğunu gösteriyor. Bu arada şunuda vurgulamak gerekir ki, Dr. Kemal Mirawdeli'nin bu seçimlerde elde ettiği %25 oranı Kürdistan seçimlerini takip eden tüm gözlemcileri hayret içinde bıraktı. Çünkü seçimlere katılan hiç bir liste açık bir şekilde Kemal Mirawdeli'ye sahip çıkmadı, basın ve yayın organlarını onun hizmetine sunmadı, doğru dürüst bir afişlemeside olmadı. Ama gelinen yerde %25 oranında bir oy ortada var. Bu olay Qeladiza'daki Mirawdeli'lerle açıklanacak gibi değildir. Suleymaniye'nin bu gelişmede belirleyici rol oynadığını söylemek gerekiyor..(Şehirlere göre oyların dağılımı yayınlandığı zaman daha sağlıklı değerlendirmeler yapılabilinir)
8) Rahmetli İbrahim Ahmed'in oğlu, Mam Celal'ın eşi Heroxan'ın kardeşi Halo İbrahim Ahmed başkanlık yarışında aldığı oy oranı %3,49 cıvarındadır. Buda Kürdistan'ın bazı alanlarında aile ve aşiret ilişkilerinin işlemediğini açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Dr. Halo İbrahim Ahmed'in seçim sonuçlarına ilişkin açıklamanın yapılmasından hemen sonra Kak Mesud'u arıyarak ve mesaj yayınlayarak kutlaması çok centilmence bir tavırdı.
9) Bu seçimlerle birlikte de facto KDP ve YNK ittifakının dağılmasına bağlı olarak bir çok koalisyon imkanları ortaya çıkmaya başladı.
KDP-YNK  koalusyonu,
KDP,  Goran ve    Hizmet ve Reform  koalusyonu,
YNK, Goran ve Hizmet ve Reform  koalusyonu,
Son  ihtimal  gerçekleştiği taktirde   Kürdistan başkanı  KDP'den,  Başbakan ve  Parlamentonun aritmetik  çoğunluğu   diğer güçlerden  olacak.
Böyle bir  ihtimal  gerçekleşirse  Fransa'daki  kohabitasyon  örnekleri  ortaya  çıkacaktır.
Bunlar sadece oy oranına bağlı olarak hayal edebileceklerimiz ihtimaller.
10) Bu seçimlerle iktidar partileri halktan büyük bir ihtar ve uyarı aldılar. Halk, bundan sonra siz eskisi gibi istediğiniz şekilde hareket edemezsiniz, size bir muhalefet veriyoruz. Önümüzdeki Parlamento'da %40 cıvarında bir oposizyon olacak. Eğer muhalefet seçim boyunca halka verdiği sözleri yerine getirirse, çok renkli bir parlamanto ile karşı karşıyayız.
11) Bu seçimlerde yurtdışında bulunan Güneyli Kürdler oy kullanamadılar. Önümüzdeki süreçte Irak Parlamentosu seçimleri olacak ve yurtdışıda oy kullacak. Kürdistan'daki mevut olan listeler o seçimlere de bağımsız katılacaklarını söylüyor. O zaman Güney Kürdlerin bu seçim listeleri arasında gerçek dağılımını daha net bir şekilde görebilir.
Sonuç olarak, benim temenim Goran, Hizmet ve Reform Listeleri önümüzdeki süreçte açıklanacak seçim sonuçlarını kabul eder ve demokratik sürece angaje olmalarıdır. Eksikler ve hatalar olur, ama bunları sebep göstererek
demokrasi sürecini çıkmaza sokmaya hiç kimsenin hakkı yok. Önemli olan var olan demokrasi sürecini daha ileri boyutlara taşımak, devlet kurumlarını çağdaş bir zemine oturtmak ve hukukun üstünlüğünü sağlamaktır. Hewlêr'de yaşanan olayları, seçim sürecinde yaşadığı iddia edilen hukuksuzluklardan daha tehlikeli buluyorum.. Kürdistan Başkanı Kak Mesud'un Hewlêr olayları ardında Kürdistan İçişler Bakanına kamuoyuna açık mektubu tam yerindeydi. Kürdistan Başbakanı Nêçirwan Barzani'nin olaylardan sonra Yekgirtu ve Komelay İslami'yi ziyaret etmesini doğru buluyorum. Fakat, saldırılara uğrayan Gorran çevresini ziyaret etmemesi ve yaptığı açıklamada Gorran çevresine yapılan saldırılardan hiç sözetmemesi kötü bir gelenek oluşturuyor. Sonuçta sayın Nêçirwan Barzani herkesin Başbakanıdır.
Bu seçimlerde   Kürd  halkının ezici çoğunluğunun oylarını alan      ve yeniden   halkın  doğrudan oylarıyla   Kürdistan Başkanı seçilen    Kek Mesud Barzani'yi  ve  seçimlerde  başarı gösteren  tüm  listeleri  kutluyorum.
Sizin başarınız  halkımızın başarısıdır.
Sizleri tüm Kürdlerin kaderini belirleyecek Kerkük gibi büyük sorunlar bekliyor.
Gözlerimiz sizlerin üzerinde olacaktır.
Aris Arda
30.07.2009
 
        
     
 
       
       
       
       
       
      