Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 6 December 2008

Asagidaki , Perinceg´in mektubunu ve Öcalan´in son görüsme notlarini ve evvelkileride okudugumuzda gözüken nedir , ne degildir ? Bunun üzerine biraz fikir yürütelim .

Klasik olan söylemden baslayalim . Kominist ve Kapitalist olarak bölünen Dünya iki kutupluyken , komizmin yikilmasiyla tek kutuplu hale dönüstü . Tek kutuplu hale dönüsen Dünya´da dengeler yeniden oturtulmaya calisiliyor . Su dönem yasananlari yeni paylasim savasi olarak adlandirabiliriz . Ülkeler taraflarini,saflarini belirliyorlar.Pakistan´da yasanan olaylar , Rusya ve Gürcistan krizi , Kosova´nin durumu , Cin´de ; Tibet´ te yasananlar , Irak , Somali , Amerika ile Rusya arasindaki konvansiyel silahlar krizi ...gibi durumlari göz önüne aldigimizda bu paylasim ve güc savasini gözlemleyebiliriz.

Dogal olarak bu yasananlar Türkiyeyi ve Kürdistan´ida etkilemekte . 1920´lere gidip Atatürk´ün yaptiklarini inceledigimizde günümüzdede benzeri senaryolarin döndügünü görüyoruz . O dönemdede Dünya´da dengeler yerle bir olmustu ve yeniden dengelerin oturtulmaya basladigini , bu dengeler oturtuldugunda Türklerin ve Atatürk´ün neler yaptigini inceleyelim . Atatürk kurmak istedigi devletin Kürtlersiz olamayacagini cok iyi bildigi icin ilk olarak Kürtlerin cografyasina gidip cesitli temaslarda bulundu . Kürtlerin yeni kurulacak devlette söz sahibi olacaklarini , yeni devletin ; Kürt ve Türklerin devleti olacagina , Kürtleri ikna etti . O sürec 1924´teki anayasaya eklenen "bu ülke Kürtlerin ve Türklerin ülkesidir " ve meclise Kürdistan´dan gelen mebuslarin , Kürdistan ile adlandirilmasina kadar sürdü ama Dünyadaki dengelerde git gide oturmaya devam ediyordu . Atatürk bir yandan Sovyetlere, bir yandan Islam Dünyasina , bir yandan Ingilizlere göz kirparak öyle veya böyle istedigi devleti kurmustu . Kürtleride buna alet etmisti . Gel zaman git zaman Atatürk´ün devleti güc kazanmaya baslamisti . Istedigi devletin kurulmasi Kürtlersiz olamazdi ama artik Dünyadaki dengeler kismen oturmustu , kurdugu devlette güc kazanmisti . Kürtlere daha fazla ihtiyaci yoktu . Kafasinda asil tasarladigi plani uygulamanin zamani gelmisti ama Kürtler sorun olabilirdi. Bunun icin Kürtler uyanmadan , organize olmadan Kürtleri devre disinda birakmak gerekiyordu . Bu dogrultuda Kürtleri tahrik ederek zamanindan önce ayaklanmaya tesfik ettirdi . Zamanindan önce cikan ayaklamayida güc kullanarak bastirip ,Kürtleri sindirdi . Kürtlerin sesi 1960 lara kadar kesilmisti ve asimilasyon silahi devreye sokulmustu .

Günümüzden devam edersek daha öncede yazdigim gibi 1920´lerdeki sürece benzeyen bir sürec Dünyaya hakim bu sürec´in farki üzeri örtülü dünya savasi olmasi cünkü zaman degistigi icin savaslarin yöntemide degismis durumda . Tipki Türklerin 28 Subat döneminde kullandigi yöntemi Dünyadaki hakim gücler veya hakim güc olmaya aday devletlerde kullanmaktalar . Türkler 28 subat´ta hükümeti , medya vb... argümanlari kullanarak devirdiler yani darbe yaptilar . Dünyadada benzeri yöntemler kullaniliyor . Ukraynadaki devrim , Gürcistandaki devrim , Tibet...bu tarzdaki mantigi anlayabilmemiz icin birer örnek olabilir .

Bu sürecte Türklerde hangi safta olacaklarini belirlemeye calisiyorlar. Kendi aralarindada bunun tartismasi yasanmakta .Bu tartismanin icerisinde Bati ve Amerika taraftarlari oldugu gibi , Klasik cizgiden yürümek isteyen Kemalist ; bir diger adiyla Ulusalci kisvede mevcut durumda . Bu savasi youtube sitesine düsen generallerin aciklamalari , ergenekon davalari ...vs. den görebiliriz.

Burda bizi yani Kürtleri ilgilendiren kisma geldigimizde ise birbiriyle catisma icerisinde olan Türk tarafi bu catisma ortaminda Kürtleri kendi taraflarina cekmeye calisiyorlar . Kemalist dedigimiz , Ulusalcilarda Dünyadaki dengelerin oturtulmaya calisildigi bu dönemde ilk önce Türkiyede batici kesmi devre disi birakmak istiyorlar , ondan sonrada avrasya dedikleri olusumun icerisinde kendi mantiklariyla yani kemalist mantikla yer almak istiyolar. Bu " Ne mutlu Türkümcüler" bu isin Kürtlersiz olamayacagini gördüler . Tipki 1920´lerdeki gibi Kürtleri gene kendi taraflarina cesitli argümanlarla cekmeye calisiyorlar . Bunu Dogu Perincek ve Abdullah Öcalan ikilisinin yazilarindan görebiliriz. Bu sebeple Kürt Tv´sinin acilmasini , Kürdoloji bölümünün acilmasini bu Kemalist güruhta tesvik etmekte . Bunuda genelkurmay baskani Ilker Basbug´un yaptigi aciklamalardan görebiliriz . Gecen yaptigi aciklamayi hepimiz bir daha hatirlayalim , Basbug söyle demisti , " Acilen Kürtce Tv acilmali ve bölgeye yatirim yapilmali " Atatürk´te kendi döneminde gerceklestirdigi taktigi gerceklestirmeye calisiyor . Dünyadaki bu sürec sanirim 10 yada 20 yil kadar daha sürecek , 20 yil kadar sonrasinda dengeler öyle veya böyle bir sekilde oturacaktir . O dönem geldiginde Kürtler elde edebilecekleri en büyük verimi elde etmek zorundalar . Bunu yaparken gecmiste neler yasanmis bunu referans olarak göz önünde bulundurmlari gerekmekte . Su anki dönemde masa en önemli isi yapmakta , Kürtler masada kaybetmemeliler. Bu sebeple cok iyi bir siyasi örgütlenmeye acilen gitmeleri gerekiyor.Bunun üzerindede bazi düsüncelerim var bunuda bir kac güne kadar sizinle paylasacagim.

Not: Sizede nacizane olarak tafsiyem Öcalan´in son görüsme notlarini ve Perinceg´in mektubunu okuyun ve üzerine biraz daha düsünün

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.