Direkt zum Inhalt
Submitted by Anonymous (nicht überprüft) on 13 April 2008

"ŞEREFNAME'DE EZDİLER

Şerefhan, “Kürt“ denenlerin çoğunluğunun “Sünni-Şafii“ olduğunu yazmakta, bu inancı diğerlerinden farklı olarak “Doğru Yol“, “Ehl-i Sünnet Mezhebi“ ya da “Ehli Sünnet ve Cemaat Mezhebi“ olarak tanımlamaktadır. Bir de Osmanlı hakimiyeti ile birlikte oluşan “Hanefi“ bir azınlıktan sözeder.
Şeref Han, yer yer unutmuş gibi görünürse de, O'nun “Kürt“ diye tanımladıkları arasında “Kızılbaş“ ya da “Rafızi“ dediği aşiretler de vardır: Pazuki, Hınıslı ve Çemişgezek aşiretleri gibi. Şerefname'nin mantığı içinde düşünülürse Goranlar, Bahtiyariler, Lorlar ve Lekler genelde bu grup içinde mütaala edilmiş olmalıdırlar. Çünkü başka kaynaklardan biliyoruz ki bunlar arasında İsmaililik, Hurufilik, Ehl-i Hak gibi aşırı ve İslam-dışı görülen inançlar egemendi.
Şeref Han'a göre “Sünni-Şafi“ çoğunluğun yanında “Yezidi mezhebi“ de bir azınlıktı. Sadece bazı “Kürt aşiretleri“ ile sınırlıydı. Bu aşiretlerin adlarını da verir: Tasni, Haldi (Xaldi), Besyani, Bohti, Mahmudi, Dınbıli. Ama kitabının başka yerlerinde bu listeye üç aşiretin daha eklendiğini görürüz: Nividkavun, Şoreş ve Hivdil gibi.
Şerefname Ezdiliği de tıpkı Kızılbaşlık gibi bir sapkınlık olarak görür. Ondan aşağılayıcı bir dille sözeder. Aşağıdaki ifadeler Şeref Han'a aittir:

“Uğursuz Yezidilik dini“
“İğrenç yol“ (s. 135),
“Sapık Yezidi tarikatı“ (s. 294)

Şeref Han, bir diğer yerde Ezdiler'i “Yabancı“ olarak tanımlar.
Burada bir açıklama yapmak ihtiyacı duyan kitabın Arapça çevirmeni M.A.A, Şerefhan'ın Ezdiler'i etnik bakımdan “Kürt“ gördüğünü, onları yalnızca din ve mezhepçe “yabancı“ saydığını hatırlatır.
İyi de, bunun anlamı, Şerefhan'ın Müslüman ve Şafii olmaklığı Kürt kimliğinin esaslı bir öğesi olarak gördüğü değil midir?
Ezdilik, Kızılbaşlık ve Hristiyanlık hakkındaki fikirleri birer kanıttır.
O'nun “Kürt“ veya “Kürtlük“ tanımında temel referanslardan biri İslam'dır. Daha tam bir deyişle İslam'ın Şafii versiyonu, yani belirli bir dinsel topluluktur.
Osmanlılar dinsel topluluklara/cemaatlere “Millet“ diyordu. Tamamen dinsel bir içerik yüklenen bu sözcük, aynı din veya inançtan olan topluluk, yani ümmet demekti. Türkçe'de birbiri yerine kullanılsalar da Osmanlıdaki “millet“ sözcüğü ile modern “ulus“ kavramı anlamca bir ve aynı şey değildirler.
Şerefhan'ın kendi kitabının “Giriş“ bölümünde kullandığı dört şubeli “Kürt ulusu“ tabiri de daha çok dinsel içeriklidir. Bu tarifin belli bir çağın ve sınıfın damgasını taşıdığı yeterince açıktır. Şerefhan, bu çağa ve sınıfa mensuptur."

Geschrieben von Seyfi Cengiz am 18. Juli 2006 05:41:24:
http://f28.parsimony.net/
forum68141/messages/1233.htm

Benim yetkim disinda olmasina ragmen bir kurd bireyi olarak sizlere onerim bazi kisilarin,hele hele kurdistan milletinin temeline dinamit koyanlarin yazilarina yer verilmemeli.her ne pahasina olursa. slav u hurmet

Hernedense Kurdlerin 'tartismali forumlarinda' kesin ve kesin "bay cok degerli bilmis- bilim adami-okumus- uflemis Seyfonun bir yazisi vardir" Herkezin okudugu bildigi kitaplari, sanki birtek o okumus, bay oncesi "tirk solu" sonras "tekosinci Kurdcu" daha sonralari "Zazaistanci" ve simdide "Dersimci" olan bu melenkoligi ciddiye alan varmi diye hep merak etmisimdir. Ha bu arada Turkiyedeki Pomaklar Seyfoya gonul koymuslar niye bir kerecikte pomakci olmad, biz insan deyilmiyik diye sitemlerde bulunuyorlar. Seyfoda dikkatimi ceken bir baska seyde, herkezin okudugu ve kutuphanesinde var olan bazi tarihi kitaplardan cimbizlama yapmasidir. Sanki bu bilgiler arkeologlar tarafindan henuz taze toprak altindan cikarilmis ve civi yazilarini tercume etmis bir havasida varki deymeyin keyfine. Helede heycanla coskuyla pisirip pisirip internetnameye dagitmasida ayri bir hikayenin konusu. Belli konular uzerinde durup srekli igneleme yapar... Anlasiliyorki baya bu isten haz aliyor. Seyfo bu isten bir kere haz almaya baslamis onu kimse tutamaz artik. Doruk noktaya nirwanayi gozune kestirmis iflah olmaz bir vakkadadir. Bu tiplere tek soylenecek soz: golge yapmayin baska ihsan istemezuk..

Seyfi Çengiz'in avukatı değilim. Sevdiğimde söylenemez. Fakat onun ne yazıp yazmıyacağı konusunda da kimse komiser değildir. Ama komiserliğe özenenler var. Sıyar efendi şimdi de kimin ne yazıp yazmayacağı konusunda karar mercii olmuş. Allah insanları psikolojik vaka etmesin. İnsan melekelerini kaybeti mi nerede duracağınıda ayarlayamaz. Önüne gelene saldırmayı iş edinir. Sakın kim bu Sıyar diye sormayın. O malum bir unsur. Yanlışlıkla mı, Kürdistan'nın güzel insanlarının toplanmaya çalıştığı bu güzel ortamı bozmak için mi burda bilinmez. Ama ayrık otu olduğu kesin. Dikkat...!!!

Yahu kardesim, size ne asilan yazilardan ? diyelimki Seyfi dunyanin en asagilik adami; ve diyelim ki bir numaralida Kurd dusmani...Niye o adamin yazisini okumamaiza engel olsun bu durum ? O zaman tirko itlerinin hic bir gazetesini okumayalim. ulen o zaman niye dusmanin diliyle yaziyoruz ? Turkten ve tirkocadan daha fazla, beter bir dusman varmi biz Kurdlere ve dilimize ?

Neuen Kommentar schreiben

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.