Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 14 September 2009

irkcilik Konusun da Hitleri Solamalarina Ragmen intihar etme konularin da hala
Hitler Kadar Casaretlere sahip olmadiklari ortaya cikti ancak Kenan evrenin
Intihar edip Diger geralara örnek teskil etmesi Takdire sayandir

Aktarma Kurdinfo dan

Türkiye Cumhuriyeti´nin askeri bir cumhuriyet olduğunu söyleyen İhsan Colemêrgi, "1946´ya kadar bu ülke askerlerin kurduğu CHP tarafından yönetildi.

--------------------------------------------------------------------------------

Tarihçi Yazar İhsan Colemêrgi, "Evren Hitler kadar bile cesur olamadı!" dedi.

12 Mart 1972'de öğretmen olarak görev yaptığı okuldan uzaklaştırılırken 12 Eylül 1980 darbesinde de cezaevine giren Colemêrgi, 12 Eylül'de Diyarbakır zindanında ağır işkencelere maruz kaldığı günleri ise unutamıyor.

12 Eylül'le ilgili görüşlerini aktaran Colemêrgi, Türkiye Cumhuriyeti'ni İttihat-Terraki ve Yeniçeri geleneğinden gelen genç subayların kurduğunu söyledi.

Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin askeri bir cumhuriyet olduğunu söyleyen İhsan Colemêrgi, "1946'ya kadar bu ülke askerlerin kurduğu CHP tarafından yönetildi. 1946'da dış konjöktür bunları zorlayınca demokrasicilik oynamaya başladılar ancak bu demokrasicilik oyununu bile başaramayınca önce 27 Mayıs 1960'da askeri müdahale oldu bunları da sırasıyla 12 Mart ve 12 Eylül 1980 darbeleri izledi" dedi.

12 Eylül askeri darbesinin ve sonrasında iktidara gelen cuntanın iki amacı olduğunu söyleyen Colemêrgi, bunlardan birincisinin özgürlükleri savunan Türk solunun kolunu kanadını kırıp sistem içine çekmek, ikincisinin ise gelişen Kürt hareketinin belini kırarak onu felç etmek olduğunu belirtti. Yazar Colemêrgi, "Birincisinde tamamen başarılı oldular ama ikincisinde tamamen başarısız oldular. Türk solunu sistem içine çekmeyi başardılar ama Kürtler konusunda aynı başarıyı gösteremediler. Olağanüstü baskılarla Kürtlerin yeniden direnmelerine zemin ve ortam hazırladılar. Ve Kürtler elde ettikleri mevzilerle direnişlerini 29 yıldır sürdürüyorlar" diye ekledi.

Sözlerine "Çok net söylüyorum 12 Eylül zihniyeti hala iktidardadır. Neden derseniz hala onların anayasası yürürlüktedir. Günümüz sivil iktidarını 'Ergenekon' adı altında bazı budamalara girişmiş olması 12 Eylül zihniyetinin zayıfladığı anlamına gelmez. 12 Eylül'ün hala özüne dokunulmamıştır" şeklinde devam eden Colemêrgi, 12 Eylül'ün "öz"üyle neyi kastettiğini şöyle açıkladı: "Bu ülkede darbeciler yargılanmamıştır. Cuntanın lideri resim çiziyor, televizyonlara çıkıyor ve hala yaptıkları darbeyi savunuyor. Yargılanması gündeme geldiğinde aklınca blöf yaparak intihar edeceğini söylüyor. Bence onda o yürek yok. Hitler kadar cesur olamadı. Kenan Evren'e dokunamazlar çünkü onun yargılanması ittihat ve terakki geleneğinin cezalandırılması demektir."

İhsan Colemêrgi, 12 Eylül döneminde yattığı Diyarbakır Cezaevi'nin okul yapılması projesiyle ilgili sorusuna "Eğer o cezaevi müze değil de okul yapılırsa hiçbir Kürt çocuğunu o okula göndermeyecektir. Oradan okul olmaz" diye karşılık vererek şöyle devam etti: "Müze olmasına da izin vermezler çünkü kendi gerçekleriyle yüzleşmek istemezler. 12 Eylül dönemi bir vahşetin dönemidir. Kürt halkı DP iktidarında meydana gelen bazı kısmi iyileşmelerden sonra çok şeyi unutmuştu ama 12 Eylül faşist darbesi Kürt halkının yeniden bir çok şeyi hatırlamasına neden oldu. Kürt halkı devletin faşist ve şoven yüzünü 12 Eylül darbesi ile net olarak gördü."

12 Eylül sürecinde olağanüstü işkencelere maruz kaldığını da söyleyen Colemêrgi son olarak şunları ekledi: "Fiziki olarak her türlü şiddete maruz kaldım, buz gibi sularla dolu depolarda günlerce tutuldum. Ekonomik olarak büyük bir darbe almanın yanı sıra o dönemki güçlü aşiretlerin de düşmanlığını kazandım. Ben 12 Eylül'ün acılarını hala bütün yönleriyle yaşayan biriyim. Ben 66 yaşındayım ve en büyük isteğim Kenan Evren'in yargılandığını görmek

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.