Ana içeriğe atla
Submitted by Anonymous (doğrulanmadı) on 13 February 2009

Tetikçiler yine iş başında diyeceğim, ama denilecek ki; ne zaman ara verdiler ki.
Haklılar valla!
Doğru söze ne denir ki.
Kimileri bu kadarıda fazla diyeceğinide biliyorum, ama ben yinede demem gerekeni söyliyeyim.
Evet biz demiştik.
PKK, başından beri Türk egemenlik sistemi tarafından Tetikçibaşı A. Öcalan'a kurdurtuldu.
Yanına korucu Pilot Necati Kaya tayin edildi.
Sokağa salındı.
Tetikçibaşı'nın;
“Paraysa para, kadınsa kadın, entekletüel birikimse o“ ile desteklendi.
Palazlandırılarak Kürd milletine işte senin önderin diye dayatıldı.
Kendisine ihtilalcı bir söylem tuturulması emredildi.
Bağımsız Kürdistan dedi. Silahlı mücadele dedi. Dedi ha dedi.
Ezik Kürd'ün ruh dünyasına hitap edildi.
Türk egemenlik sistemi altında inleyen Kürd akın akın yürüdü.
Kürd'ün elinde ne varsa kendilerine sunuldu.
Kocaman bir sistem oluşturuldu.
Sistem oluşturulurken başından itibaren Tetikçibaşı baş olarak tayin edildi.
İşi Kürd yurtseverlerini öldürmekle başladılar.
Alaattin Kapan, Ferit Uzun ve Mustafa Çamlıbel ile başlıyan Kürd katledilmesi süreç içinde Kürdkıranlığa dönüştü.
Kimse bunların hesabını tutmadı.
Tamamına yakını faili meçhullere yazıldı.
Sevenleri tarafından ziyaret edilecek bir mezarları bile yoktur.
Öyle bir plan sürece yayıldı ki; Kürdistan insanıyla, tabiatiyla viraneye çevrildi.
Yalçın Küçük'ün;
1969 yılında devlet erkanı Kürd milli potansiyeli bittirmek için 'Kürt Kemalist Hareketi'nin kurulmasına karar verdi, dedi.
Gereği yapıldı.
“Apoculuk“ diye adlandırıldı.
Müritler kendilerini yırtarcasına;
“Bıjı Serok Apo“ diye bağırdılar.
Bıjı diyenler kurulan “Kürt Kemalist Hareketi“ sisteminden fazlasıyla nasibini aldılar.
Hala da almaya adaydırlar.
Aldığımız kesin bilgiye göre Avrupa'ya “Apocu“ tetikçi grupların gönderildiğidir.
Plan Türk egemenlik sistemindir.
Selim Çürükkaya ve Şükrü Gümüş açıklamalarda bulundular.
Dediklerinde bir fazlalık yoktur, ama eksiklik vardır.
Saldırı altında olan sadece bu iki insan değildir.
Tüm Kürd yurtseverleri hedeftedir.
Türk egemenlik sistemin Kürd-Kürdistan politikası sürdüğü, “Kürt Kemalist Hareketi“ varolduğu müddetçede hedef olmayada devam edeceklerdir.
Takip edenlerin Türk istihbaratı mı, Apocu tetikçiler mi meselesi pek önemli değildir. Zaten içiçe geçmişlerdir.
Ama şu bilinsin ki, takipçi kimler olursa olsun tetiği çekecek olanlar “Apocular“ olacaktır.
Türkler Avrupa'da kendi adamlarına tetik çekecek kadar geri zekalı değildirler.
Bununla bir taşla çok kuş vurma politıkası güdecekler.
Bir veya daha fazla Kürd politikacısı ve aydını katledilecektir.
“Kürt Kemalist Hareketi“ karşıtı muhalefet bununla sindirilmeye çalışılacaktır.
Kürdler bir kez daha Avrupa'da terörist damgası yiyeceklerdir.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Siz bunları çoğaltabilirsiniz.
Aslında görev bellidir. Fakat ortalıkta bunu yerine getirecek dinamikler yoktur.
Bunu çevre olarak tek başımıza yapmamız mümkün değildir, ama Tetikçibaşı şunu bilsin ki;
tek bir arkadaşımızın burmu kanarsa onun çiğerlerini sökeceğimize gücümüz yeterlidir.
Sanıyorum anlaşılmıştır.

Sunu Acik Söylemek Gerekir Cinayetlerin asil sorumlusu TC ve Öcalan danisikli eylemler oldugunu Avupa Kamuoyuna Basin toplantilariyla, Yürüyüslerle anlatmadigimiz müddetce itleri durdurmanin fazla kolay olmayacagini bilmemiz gerekir. Ya da ayni taktikle itlere cevap vermek gerekiyor, onlar ailelere hayati zehir mi ediyorlar bizde onlarin ailerine hayati zehir edelim. Öcalan`in aile mensuplari Avrupa`da var Duran Kalkan, Murat Karayilan`in Mersin, Antalya, Adana, Elazig, Ankara, Izmir, Adana vb mensuplarini bulmak fazla güc degil. Kürt halkina zulüm yasatanlara elbet kimse aman vermemeli. Bizzat cinayette kullanilanin aile mensuplarina ayni taktigi uygulamak gerekir. Madem onlar ailerimize yasami zehir ediyorlar o zaman bizde ayni taktigi kullanalim. Avrupa"da bir süru Konsolosluk aile mensuplari, siyasetci aile mensuplari var. Bunlarin tespiti zor degil. Avrupa`yi bize zehir edenlere bizde edelim her yakalananda desin TC Kürt halkina Öcalan`in yoluyla bir kirli savas dayatmis kendini korumak, suca yeltenenleri caydirmak icin kisasa kisas benim en dogru savunma hakkimdir. Ya da onuru olanlarin bir an önce bir araya gelip TC Ergenekon ve Öcalan desifre etme yürüyüslerini düzenleyelim.

Sayın Pötürgeli, doğru bir noktaya parmak basmışsınız. Sahi binlerle ifade edilen Kürd öldürüldü. Bunların çoğu Öcalan'nın emri ile gerçekleştirildi. Öcalan soyismini taşıyan bir tek insanın burnu bile kanamadı. Ama bundan sonra kanamalı. Kısasa kısas dedidiğin bu olsa gerek. Bakalım o zaman Öcalan katil çetelerini insanları katletmek için sağa-sola saldırtabilir mi? Birde daha hala bıjı diyen tosuncaklara, yani yiyip yiyip şişenlere ve aynı kanı taşıyanlara yönelmek elzem hale gelmiştir. Kürd'ün meşru müdafa hakkını kullanması zamanının geldiği ve geçtiği hatırlatılmalı. Bakalım el mi yaman, bey mi? Türklerin biz Kürdleri yok etmek için tayin ettiği bu canavarı dordurmanın bir yolu kesinlikle budur. O halde şimdiden iş başına. Onların kanında olanların adereslerini tespit etmeye. Dahası burada asmaya. Siz ne dersiniz. Haydi kolay gelsin. Size birde tüyü vereyim. İlk hedefiniz Avusturya....

[center][b][size=x-large] [color=#990000]Öcalan Genç Kemalistler Birliği Üyesiydi[/color] [/size][/b] [img]http://img187.imageshack.us/img187/5605/ocefs4.jpg[/img][/center] Tetikçibaşı Öcalan, bir zamanlar yurtsever kürt kadrolarını (Enver Ata, Çetin Güngör ve daha yüzlercesini) [b]Genç Kemalistler Birliği[/b] diye adlandirdığı bir birliğe üye olmakla suçlayıp katlettirmişti. Kürt yurtseveri Envar Ata'yı 1984'te İsveç'te katlettirdiğinde, Enver Ata'yı bu kemalist birliğin üyesi olmakla suçlamıştı. Bu iddiayı hem dönemin Berxwedan ve hemde Serxwebûn gazetelerinde bulabilirsiniz. Bir ara ben kendim bu nokta üzerine cok düşündüm ama durumu azçok kavradığımda iş işten gecmişti. Çünkü en azından yüzlerce pahabiçilmez değerde kürt siyasî-askerî kadroları bu tetikçibaşı ve çeteleri tarafindan infaz edilebilmişti o güne geldiğimizde. Kürt toplumu böyle bir birliğin varlığından o zamana kadar haberdar degildi. Öcalan böyle bir birliğin varlığını ortaya attığı günden önce, böyle bir birlikten haberdar olmuş olan biri varsa, çıksın desinki 'kürt siyasî hareketinin böyle bir oluşumdan haberi vardı', biz de o zaman bu iddiamızdan hemen vazgeçelim. Durum buydu: Öcalan Ergenekoncu odaklar tarafından daha üniversitedeyken (zaten Ocalan liderlik maskesi ardinda, zaman zamam kürt ve Kürdistan mefhumlarını yerden yere vurup küçültüğü o meşhur söylemlerinde itiraf ettigi gibi) [b]Genc Kemalistler Birliği[/b] diye bir birliğe girmişti. Yoksa Öcalan neden durup dururken böyle bir birliğin varlığını ağzına alsinki. Enver Ata'yı katlettirdiginde bu gerekçeyi öne sürmenin tam zamanı ve mekanını yakaladığını zanediyordu. Kisacası; eğer Öcalan'ın kendisi bu örgüte mensup birisi olmasaydi, böyle bir örgütün varlığını bilmesine imkan varmıydı? Elbetteki hayır. Bugün de şunları söylemesine hiç şaşmıyorum: "[b]Mustafa Kemal'in 1920'lerde emperyalizme karşı vermis olduğu mücadele dünya halklarına örnek bir mücadeleydi. Kemalizmin güncellestirilmesi önemli bir ihtiyaçtır[/b]." 13.2.2009 [b]ZOMÊ KURD[/b]

yazdigin yazilarla feryad eden bir turk askerinin anesinden farkin yok dunyada bir mason ordsu var ocalan bir masondur desen biraz daha inandirici olurdu. dunyada bir devlet gosterki icindeki sorunlari cozmek icin icindeki sorunun fitilini ateslesin fazla turk sinemalrina bakmisin herhalde ki bu kadar sacma ve gulunmeye degmez satirlar kurmusun tek mantiga uygun bir cift laf kurmussun onuda kendin dusun diyecem ki dusunme kapasiten varsa

Yeni Yorum yaz

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.