„Yinede 'Önderliği' üzmeyin O'nu kalbi naziktir dayanmaz, unutmayın sizleri hep kontenjandan seçti. O olmasaydı siz olamazdınız!!! Hangi emeğin sahibisiniz, parazit gibi yaşadınız, ne teorik ve nede pratik olarak bu halka bir hizmetiniz olmadı. Kürt tarihi hakkında hiç birinizin yazılarını görmedim. Pratik olarak K. Kürdistan'da bir faaliyetin başında hiç olmadınız. Hepiniz 'Önder'inizle birlikte PKK içinde ve dışında Kürtleri katletmekle meşkul oldunuz.“
'GİZLİ GÖRÜŞMELER'
KCK, geçen hafta yaptığı açıklamayla Güneyli Kürtleri, Türk Devleti ile 'gizli görüşmeler' yapmakla suçlamaktadır.
Aklıma hemen Abdullah'ın İmralı 'direnişi' geldi; 'Bizden Devlet'e (yani T.C'ye) zarar gelmez, Türkiye'nin yumuşak karnı Kuzey Irak'tır'. 'Kuzey Irak' demesi bile anlamlıdır. Geçmişte PKK literatüründe bu çoğrafyanın adı, G. Kürdistandı. İmralı süreciyle birlikte 'Kuzey Irak' oldu.
Bunun anlamı; PKK'den devlete zarar gelmeyecek, sizin (yani devlet) için asıl tehlike, 'Kuzey Iraktır' diyerek Güney Kürdistan'daki Ulusal güçleri T.C'ye hedef gösretiyordu. Güney'in kazanımlarını hep küçümsedi, gereksiz buldu. Takıldı kaldı Lozan'a ve 1921 Anayası'na. Bir çok Kürt politikacısı bunları madde madde açıkladı, Lozan'da ve 1921 Anayası'ında Kürtlerin lehine tek bir kelime bile yoktur.
Yolun sonu görülüyor, tehlike çanları bu kez sizin içindir. Tükenişinizi bile Kürtler arasında düşmanlık yaratarak bitirmek istiyorsunuz! Güney'i Kuzey'e, Kuzey'i Güney'e düşman yapma çabanız hep oldu ve bunu son ana kadar sürdürmede, amacınızdır. Göreviniz budur, siz ulusalcı bir kürt politıkası izlemiyorsunuz, sizin politıkanız ayan-beyan Kemalizimdir. Bu film her hafta izleniyor.
Siz Kürtlerle alay ediyorsunuz, ne yaptığınızı bilemiyorsunuz diyemem, ne yaptığınızı çok iyi biliyorsunuz. Bir hafta içinde herbiriniz değişik açıklamalar yapıyorsunuz. Abdullah ve BDP'si Kemalizme ve Cumhuriyet'in kurumlarına sahip çıkar, siz ulusal çıkarlardan bahsedersiniz!!! Sözüm ona Kürt Ulusal çıkarlarından bahsediyorsunuz ve Güney'li güçleri; 'Ulusal çıkarları' esas almaya davet ediyorsunuz. Oyun ve entrikada muazzam bir gelişme sağlamışsınız, yani M. Kemal'ede, Abdullah'ada rahmet okutacak kadar bir gelişme içerisindesiniz. Çıraklar usta'yı solluyor, herhalde O'da farkındaki istemiyerekde olsa sizin (Cemil Bayık, Duran Kalkan ve Murat Karayılan) isimlerinizi telafuz ediyor. 'Önderliğin' ne kadar bencil egoist olduğunu en iyi siz bilirsiniz. Ama şimdi O'nu zorluyorsunuz ve mecburiyetten istemiyerekde olsa sizi anmak zorunda kalıyor.
Yinede 'Önderliği' üzmeyin O'nu kalbi naziktir dayanmaz, unutmayın sizleri hep kontenjandan seçti. O olmasaydı siz olamazdınız!!! Hangi emeğin sahibisiniz, parazit gibi yaşadınız, ne teorik ve nede pratik olarak bu halka bir hizmetiniz olmadı. Kürt tarihi hakkında hiç birinizin yazılarını görmedim. Pratik olarak K. Kürdistan'da bir faaliyetin başında hiç olmadınız. Hepiniz 'Önder'inizle birlikte PKK içinde ve dışında Kürtleri katletmekle meşkul oldunuz.
Kürtlerin ulusal çıkarlarından bahsetmek size göre değil, bu konuda kirli bir siciliniz var. Hangisinden başlamak gerekiyor, bilemiyorum. Bir kaç örnek verelim; 1988 Halepçe katliamından sonra yüzbinlerce Güneyli Kürt T.C'nin egemenliğindeki Kuzey Kürdistan'a sığınmak isterken siz nelerle meşkuldunuz? Güneyli Kürtleremi yardım ediyordunuz, yoksa Saddam'ın özel istihbaratlarıylamı gizli görüşmeler yapıyordunuz? Açıklaya bilirmisiniz? Siz o zaman Kürt Ulusal çıkarlarınımı, yoksa işbirlikçiliğimi esas aldınız?
Yine birinci körfez savaşında (1990) Güneyli Kürtlerlemi birlikte oldunuz, yoksa Abdullah'ın talimatı üzerine Saddam yanlısımı oldunuz?
Abdullah'ın 20 yıllık Şam yaşamında Suriye El Muxabarat'ıyla yapılan bütün görüşmeler, 'gizli görüşmeler' değilde nedir?
İran'daki (D. Kürdistan) bütün faaliyetleriniz pastarlarla ilişki içindeydi. Onlarca İKDP üyesini sizler ihbar ettiğiz, D. Kürdistan'daki faaliyetleriniz, aynen Şam faaliyetleri gibiydi. Bu faaliyetler içindeyken hiç mi ulusalcılık aklınıza gelmedi? Şimdi ne olduda 'ulusalcı' kesildiniz? Türkiye'deki faaliyetlerinizde on yılı aşkın süredir ulusalcılığın zerresi bile yoktur. Türkiye'nin bölünmez bütünlüğü ile meşkulsunuz. Daha bir-iki hafta önce, M. Karayılan yaptığı açıklamada;'Türk vatandaşlığı yerine, Türkiye vadaşdaşlığının' kabul edilmesini Kürtler için bir çözüm olarak görüyor. Nerde kaldı ulusalcılık, nerde kaldı ilkeler ve amaçlar?
Şimdiye kadar verilen emek ve bedeller, 'Türkiye vadandaşlığı' içinmiydi? Ulusalcılık bunun neresinde?
M. Kemal'de Türk ulusalcılığınında ötesinde, Türk ırkçılığının sevdası vardı. Tabiki siz ve Önderiniz
O'nun taklitçilerisiniz. Ancak temel bir fark var; O'da Türk değildi, ama Türk aşkıyla doluydu. Bütün çabası Türklük adına bir devlet yaratma oldu. Türlerin O'nu 'ata' olarak kabul etmesinin nedeni budur.
A. Öcalan'da Kürt değil, ama Kürt aşkıda yok, Kürtler adına bir devlet kurma bir yana, kürtlüğü, türklüğün geleceği ve selameti için harcamak istiyor. Buradaki temel fark, M. Kemal türklükde samimiydi, O'nun için türklük her şeydi. A. Öcalan ise, kürtlükde hiç samimi olmadı, Kürtlere devletide, fedarasyonu da layık görmüyor. Çokca bahsettikleri kültürel haklardanda vazgeçmişler, sadece 'Türkiye vadandaşlı' yeterli olmuş!!!
Bakalım sahipleri O'nuda kabul ederler mi?
Kürdistan Halkına ait hiç bir şeyi kabul etmezsiniz, binlerce yıllık tarihini inkar edersiniz, doğum günü ve yılı belli olmayan Önderinizin, 'doğum gününü' kürtlerin doğuşu olarak kabul edersiniz, buda mı 'ulusalcılık' oluyor? Bü görüntüler 2500 yıl önce Sina yarımadası çöllerinde, 1400 yıl önce Arap yarımadası çöllerinde yaşanan ve filimlere konu olan ortaçağ görüntüleridir. Kürt Halkı'na samimiyetiniz bu mu? Önderiniz bu görüntüler için dört köşe oluyor. Halkın kendisinin yaptığını söylüyor. Hiç haberi yokmuş! Mesele O'nun doğum günü değilmiş!!! Halk 'kendi doğuşunu kutluyormuş'. Kürt Halkının tarih
sahnesine çıkışı, Abdullah'ın belli olmayan bir günde ve yılda Ömerli'de doğmasıylamı başlıyor? Bu da mı 'ulusalcılık' oluyor? Bunun için mi Ulusal Kürt Bayrağı'nı ve Ulusal Marşı'nı kabul etmiyorsunuz? Kürdistan'daki tüm ulusal güçler bu gerçekleri saygıyla kabullenirken sizler red ettiniz!!!
Çünkü Kürt Ulusal tarihi Önder'inizin doğumuyma başladı. Öncesi yoktur!!!
Türk askerine tek kurşun sıkmayan Duran Kalkan, 1990'lı yılların başında I-KDP'ne saldırma kararı aldığınızda bir çok PKK'li karşı çıktı, ama başaramadılar. Çatışmalar başladı, Peştmerge'ye ilk kurşunu sen sıktın!!!
Türk askerine hiç kurşun sıktın mı? Kürtlerin ulusalcılığından bahsetmekten, sana ne, sen yeminli bir kürt düşmanısın!
Cemil Bayık;
Aynı dönemde Türk Ordu'suyla, Kuzey ve Güney Kürdistan'ın sınır bölgelerinde günlerce süren çatışmalar sonucunda yaralı gerillalar (17-18) güvenlikte olduğunuz Güney kesiminde, sana ulaştırıldı. Onları neden kurşuna dizdin? Senin ulusal sevgin bu mu? Ne hakla 'ulusal çıkarlar'dan bahsediyorsun?
Ve buna benzer onlarca ciltlik suç dosyalarına sahipsin!!! Senin neyi sevdiğini çok iyi biliyorum. Sahi Parti maliyesinden kim yada kimler sorumludur? Bu görevlendirme her şeyi ele veriyor!!!
Sen hem Güneyli Kürtlerle ve hemde Türk Ordu'su ve MİT'iyle gizli görüşmeler yapıyorsun. Hele başkalarını eleştirmek kolay, önce kendi gizli görüşmelerini aç.
Türkiye'de Kemalistlerle çatı partisi kurmak için yıllardır yoğun bir çaba içerisindesiniz. Kürdistan'daki ulusal güçlerin tümünü 'işbirlikçi-ajan' ilan etmişsiniz. Bu durumunuzla hangi kürt ulusal çıkarlarından bahsediyorsunuz?
Zerre kadar samimiyetiniz varsa, önce bir Kürt Ulusal Bayrağı'nı kabul edin!!! Yaşamlarını Kürt Ulusal Mücadelesi'ne feda etmiş Ulusal Önderlere saygılı olun!!!
M. Kemal'i sevmekle Kürt Ulusalcısı olunmaz...
02 Mayıs 2010
Salih Aras
aleni öpüsmeler