Kürd hareketinin çok hassas bir
dönemde geçtiği herkes şu veya
bu oranda tespit ediyor.
Fakat genelde Kürdlerin kafası karışık.
Türklerle tarih boyunca yapılan tüm danslarda
Türkler hep Kürdlerin ayaklarına bastılar.
Türkler olmayınca bu sefer Kürdler birbirlerini
ayaklarına bastılar.
Hatta basmak ne kelime, birbirlerinin ayaklarını
yerden kestiler.
Türk devleti bu son dönemlerde bir "açılım"dan söz etti.
Fakat ne açıyor, neleri kapatıyor, fazla bilen yok.
Zaten Kürdlerde bu Kürd Açılımına bir Kürdçe kelime
bulmuş değiller. Bazıları "Vebûna Kurd" diyorlar, bir başkaları
"Girêvebûna Kurd" diyorlar.
Hâlâ bu Türk açılımının Kürdçe bir karşılığını bulmuş değiliz.
Şimdi bir çok çevre bu işe yatabilecek Kürd çevrelerine,
bekleyin görelim diyorlar.
Bu arada bazıları Türklere "Aç!! Aç!!! Aç!!! diye tempo tutuyorlar.
Türklerde müslüman bir millet olduklarında, bu ramazan
ayında kara çarşaflar altında gülücükler dağıtıyoralar. Fakat
bunun yanında "kapandıkca kapanıyorlar" Bu durum ise daha çok merak uyandırıyor.
Bu durum Türkleri daha cazibeli ve seksi kılıyor.
Bundan dolayı bizim Kürdlerin bazıları aracılar aracılığıyla
sağa sola mektuplar gönderiyor ve bu arada valislerini
topluyorlar.
Fakat Mektup Metin olmayan ER'lerin eline düşünce iş çığırından çıkmaya başlıyor.
İster istemez Hasan Bildirici Yaşar Kaya ile arasına kısmen mesafa
koydu ve kendisinden gereken açıklamayi istedi.
Yaşar Kaya'da açıklamsını yaptı ve Şivan ve Kemal Burkay'da gitmek
istiyor diye topu seyircilere atmaya başladı.
Şimdi bir dizi Kürd çevreleri nasıl gidiyorsunuz? Kürdistan hâlâ kurtulmadı diye feryad ediyorlar!
Bu arkadaşlar yanlışlık yapıyorlar.
Giden gitsin!!
Fazla değil kısa bir süre sonra tekrar dönerler.
Çeşitli insanların Türkiye gitmesi yada yeniden geri dönmeleri
Kürd meselesi üzerine fazla etki yapmaz.
Bu tip şeylere alışmalıyız.
Daha önceleri bir çokları döndüler, bir ayakları orda bir ayakları
Avrupa'dadır.
Şimdi bizim Kürdlerin bazıları Türklerin bu son "AÇILIMI"nı "Lozan'ın rövanşı" olarak değerlendiriyor. Bazıları ise "Lozan'ın tekrarı" diye. Bazıları ise "yeni bir lozan"dan sözediyor.
Devletin amacı "devletin denetiminden çıkan kÜrdleri yeniden merkezin denetim
altına alma" olabilir.
Devlet Apo aracılığı ile "Kürdleri ulusal taleplerinden arındırmak" istiyebilir.
Bunları devlet kendi başına yapacak güçte değil. Çünkü, ulusal talepleri için harekete geçen, dağınıkta olsa "ulusal refleks" gösteren bir millet var. Devlet bu milleti tümden hiçe sayarak istediğini yapamaz.
Bildiğini yapsa dahi karşısında Kürd milletini bulur.
Onun için karşı taraf bin bir hesapla geliyor.
Burada önemli olan Kürdlerin ulusal taleplerini Kürd saflarında yaygınlaştırmasıdır.
Bu ise Kürdlerin elindedir.
tc.tc yanlilari kurdleri kendine masa yapmaktadir.