Ana içeriğe atla

Degerli Zinar bu sabah Alman yonetmen Wim Wenders'in Chambre 666(666 numarali oda) isimli Mayis 1982 de Cannes'de yapmis oldugu belgesel filmin montaj ve alt yazisi uzerine calisiyordum. Win Wenders bu belgeselde Jean-Luc Godard, Rainer Werner Fassbinder,Werner Herzog,Steven Spielberg, Michelangelo Antonioni v.s unlu film yapimcilari ile roportaj yapmis. Belgeselin son bolumunu Yilmaz Guney'e ayirmis. Wim Wenders soyle soyluyor "YILMAZ GUNEY'i defalarca davet etmemize ragmen, Fransiz polisi guvenligini garanti edemedigi icin cekim yaptigimiz bu otel odasina getiremedik bu yuzden yaptigi aciklamayi sadece ses olarak veriyoruz." diyor ve arkada bulunan televizyonun uzerine Yilmaz Guney'in resmini yapistirip teybi calistiriyor. Eger bu belgesel filmi bulabilirseniz mutlaka izleyin. Bunu niye anlattim. Wim Wenders, sanatsal sinema ve Sinema Industrisi konusunda Yilmaz Guney'in goruslerini "Punch line"(kissadan hisse)olsun diye tum ismini saydigim yonetmenlerin bile uzerinde tutarak filmin en sonuna sakliyor. Bildiginiz gibi Yilmaz Guney bu roportajdan 2 yil sonra gastrit(mide) kanserinden 9 eylul 1984'de paris'te oldu. Tam bu sirada Newroz com'da tirk ajanlari tarafindan oldurulecegi fransiz polisi tarafindan acikca kabul edilmis bu yuzden saklandigi evden dahi cikamayan Guney'in tirklerle isbirligi yaptigi iddasini okuyorum. Yilmaz Guney'e boyle bir haksizligin yapilmasi ne kadar uzucu degil mi?

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.