Türkiye bir seçim atmosferine daha girdi. Ve doğal olarak Kürdleride beraberinde sürükleyerek. Kürdler seçime girip girmemelerini, girerlerse kimin kiminle ittifak edecğini konuşuyor, tartışıyor.
Türk egemenlik sistemi altında Kürdler olarak seçime girilir mi, girilmez mi çok tartışıldı. Farklı anlayışlar var bu konuda.
Bana göre seçime katılınır. Hem genel seçime, hemde yerel seçimlere. Bundan bir yanlışlık, bir anormalık yok.
Fakat bir şartla. Kürdler Ankara'ya gitmeme koşuluyla.
Kürdler olarak seçime katılınır. Yerel alanda kazanma halinde yerel iktidarlar kurulur. Genel seçimlerde de kaç milletvekili çıkarırsan çıkar Kürdistan'da tayin edeceğin bir merkez de bir araya gelinilir, Kürd Meclisi sıfatıyla politikanı sürdürürsün.
Bunun dışında Kürdlerin seçime katılması doğru değildir.
Kürdler, seçtikleri vekillerini Ankara'ya gönderip o ırkçı yemini etsinler diye seçime katılamalar. Bu, kendi kendilerinin inkarı olur. Kabullenilecek bir durum değildir.
Bunun örnekleri var. Durumu durumumuza benzeyen İrlandalıların, Basklıların izledikleri politika örnekleri var. Bu iki millet eğemenlikleri altındaki İngiltere ve İspanya'da yapılan seçimlere katılırlar. Yerel alandaki iktidarlaşmasını gerçekleştirirler ama vekillerini Londra ve Madrid'e göndermezler. Kraliçe ve Kralla bağlılık yeminleri ettirmezler. Milli politika budur.
Kürdlerin de, yapması gereken budur.
Peki Kürdlerde bu politikayı hayatta geçirecek siyasal bir örgütlenme var mı?
Ortalıkta umut verci bir durum yok. Yok çünkü Kürdler, millet olmasından kaynaklı mili haklarını savunan ve halkla bütünleşen siyasal bir örgütlenmeden yoksun.
Eğemen güç olarak sahada bulunan HDP Kürd partisi değildir. Daha ötesi Kürdlükle bir alakası yoktur. Her ne kadar hitap ettiği ve destek aldığı kitle Kürdler olsa da Türkçü bir partidir. Türk egemenlik sistemi tarafından kendilerine yüklenilen görev; Kürdleri sisteme entegre etmektir.
Bunun dışında irili ufaklı bazı Kürd oluşumlarıda vardır. Fakat kitle desteğinden yoksundurlar.
HDP'nin ne yapacağı söylem ve eylemleriyle ortada. Kürdleri sistem içinde eritme görevini omuzlamış. Kürd yurtseverlerinin, milliyetçilerinin bu Kemalist partinin desteklenmesi düşünülemez. Ve HDP ile bırak seçim ittifakı yapmak, yanyana gelmek bile suçtur. Bu tür bir ilişki ne adına yapılırsa yapılsın, isterse "milli birlik" gibi ulvi bir misyon yüklenilsin yapılanın HDP ve doğal olarak sistem değirmenine su taşımanın ötesinde bir işlevi yoktur.
Kürd yurtseverleri, milliyetçileri HDP'den uzak durmalıdır. Her kurulan ve kurulacak ilişki onu Kürd halkı nezdince meşrulaştırır. İhanetini perdeler. Bu oyuna gelinmemelidir.
Peki Kürd yurtsever, milliyetçi parti ve oluşumların tavrı ne omalıdır?
İki alternatifleri var.
Ya seçimlere bağımsız girmelidirler.
Ya da protesto etmelidirler.
Bunu da, her parti ve oluşum kendi özgün koşullarında kendisi karar vermelidir.
05 Şubat 2015