Skip to main content

Baker ve Hamilton raporu üzerine...

  Mart ayında Demokratlar ve Cumhuriyetçilerden James Baker ve Lee Hamilton başkanlıĝında oluşan komisyona ve sunacaĝı rapora pek önem verilmiyordu..Ama, Mart ayından Aralık ayına kadar olan süreçte, hem Irak’taki iç savaşın derinleşmesi, bölge devletlerin hareketliliĝi ve hem de en önemlisi ise Cumhuriyetçilerin Kongre seçimlerini kaybetmesiyle birlikte Baker ve Hamilton komisyonu ilgi odaĝı ve sunacakları rapor Amerika’nın Ortadoĝu ve özellikle Irak’ın „bataklıklıĝından“ çıkma reçetesi olarak görülmeye başlandı...6 Aralık günü, Baker ve Hamilton raporlarını sunduktan sonra ortaya çıkan durum bırakın Saddam rejiminin yıkıldıĝı 2003 yılının öncesine, Berlin duvarının yıkılışının bir öncesine bir dönüş var...Sanki raporu hazırlayanlar bu son 15 veya 20 yılı yaşamamış ve Irak’ta yaşanan realiteden habersiz, soĝuk savaş döneminde dondurulmuş düşünceleriyle „realiteden uzak ve uygun olmayan“(Kek Mesud Barzani) bir raporla karşımıza çıktılar..Raporu yazan „uzmanlar“ sanki hafıza erezisyonuna uĝramış ve bu son bir kaç yıl içinde ortaya çıkan siyasal gerçeklikleri görmezlikten geliyorlar..Eski kafalardan yeni sürece ilişkin yeni perspektifler beklemek pek mantık işi deĝildir..Ama, bir çok çevre bu konuda bir beklenti içine girmişlerdi..Sonuçta ortaya çıkan büyük bir Hiç...Komisyon kendisine her ne kadar „Irak Araştırma Grubu“ ismini takmışsada Irak’la alakası olmayan, Irak gerçekliĝinden uzak bir yapı olduĝunu ortaya koydu..Sanki komisyon Irak’taki sorunları çözmek için deĝilde, bölgedeki devletleri memnun etmek, onların kaygı ve korkularını ortadan kaldırmak için kurulmuştur.Komisyonu oluşturan soĝuk savaş kadroları, Amerika’nın bu son yıllarda açık bir şekilde seslendirdiĝi politikalar üzerine kalın bir çizgi çekiyorlar.Komisyon,Amerika’nın „haydut devletler“ olarak gördüĝü Suriye ve Iran gibi devletleri kurtarıcı olarak olarak yardıma çaĝırıyor..Türk devletini memnun etmek amacıyla Kürd halkının yıllardan beri elde ettiĝi kazanımları yok etmek için elinde ne geliyorsa yapmış..Komisyon bölgedeki tüm Arap ve islam devletlerine gül daĝıtmış durumdadır..Bundan dolayı yukarıda sözünü ettiĝim tüm güçler Baker ve Hamilton raporu karşısında dört köşe olmuşlar..Rapora karşı açık tavır alanlar ise Kürdler ve Israil... Ayrıca Irak Şiilerinin en büyük örgütü olan Sicri’nin şefi Abduleziz El Hekim..Eĝer Kürdler ve Şiiler sözkonusu rapora karşı tavır alıyorlarsa, bu „uzmanlarımız“ Irak’ın nabzını nasıl yakaladılar, hangi Irak için rapor hazırladılar?Görünen olay komisyon yeni Irak için deĝil, Irak halklarının %80‘nini oluşturan ve Saddam’ın kanlı rejiminin yıkılmasından sonra özgürleşen Kürdler ve Şiiler için deĝil, Saddam dönemine uygun ve bugün yaygın bir şekilde teröre bulaşmış Baasçılar ve Sünni azınlıĝından bir kesiminin çıkarlarını korumak için bir rapor hazırlamıştır..Raporu yazanlar, ticari çıkarlar için büyük oranda körleşmiş, pro Türk ve pro Arap mantıĝıyla Kürdlerin sırtında eski Ortadoĝu düzenini yeniden tesis etmek istiyorlar..Komisyon raporu daha detaylı incelendiĝi zaman, açık bir şekilde görülmektedir ki nasıl bir şekilde Kürdistan Bölge Hükümetini ve Kürd kazanımlarını yok edeceklerini önlerine koymuşlar.Fazla detaylara girmeden Komisyon raporunun hemen başında Bölgelere yetki devri ve zayıf merkezi hükümeti „çok tehlikeli“ buluyor..Raporu yazanlar „Kürdistan Bölge Hükümetini“ aĝızlarına dahi alamıyorlar... Çünkü böyle bir yapıyı tehlikeli buluyorlar... Raporlarında „Kürdlerin idare ettiĝi bölgeden“ söz ediyorlar.. Ama bu bölgenin sahip olduĝu tüm kazanımları merkezi hükümetin lehine yok etmek istiyorlar..Komisyon hemen 2.önerisinde „Irak’ın toprak bütünlüĝü ve birliĝini temel alarak, 27.önerisiyle „Baasçıları iktidara“ taşıyor, 28.önerisiyle Kürdistan hükümetinden Anayasa’nın kendisine tanıdıĝı petrol üzerindeki „yetkisini alarak merkezi hükümete“ devrediyor.. Komisyon bununla da yetmiyor.. Kürdistan savunma güçleri olan Peşmergeleri ve Polisleri 50 ve 51.önerileriyle daĝıtıyor ve Merkezi hükümetin denetimine veriyor...Yine Komisyon dahada ileri giderek Kürdistan topraklarının Kerkük, Xaniqin, Şengar vb alanlarının durumunu normalleştirmeyi ön gören Anayasa’nın 140. Maddesinin uygulanmasına karşı çıkıyor ve 2007 yılında yapılacak referandumun ertelenmesini istiyor(30.öneri). Çünkü, komisyon hak sahibine hakkın geri dönmesini tehlikeli buluyor..Komisyon bu sorunu çözmek için ise, Kürdleri ve Kerkük’ün geleceĝini Türkiye, Iran, Suriye ve daha bir çok Arap ve islam ülkesinin içinde yer alacaĝı „Irak’a Yardım Grubu“nun merhametine bırakıyor.Böyle bir şeyi Kürdler kabul edebilirlermi?Hayir...Kürdistan Başkanı Kek Mesud Barzani’nin dün Newroz Com’da tam metni yayınlanan „Bizi bu rapor hiç bir şekilde baĝlamıyor“ başlıĝı altındaki açıklaması Kürdlerin en makul cevabı oldu..Baker raporunun yeniden inşa etmeye çalıştıĝı o eski Irak’ın altında çok su aktı.Eski kafalarla yeni siyaset oluşturulamaz... Kimse kendi beceriksizliĝinin faturasını bize çıkaramaz...09.12.2006Rojgar Merdoxi

Add new comment

The content of this field is kept private and will not be shown publicly.

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.