Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 10 July 2009

Netkurd yazarı sayın Şiwan Tavîng'ın çaldığı Sami Şoreş makalesi üzerine bir daha

Uzun bir süreden beri ben de bir çok Kürd yurtseveri gibi Amerika ve Irak arasında görüşmeleri yapılan “Stratejik Antlaşma“ ile ilgili gelişmeleri takip etmeye çalışıyorum..Antlaşma taslağına dair basına ve kamuoyuna sızan her şeyi toplamaya çalışıyorum..Çünkü bu antlaşma Güney Kürdlerin kazanımları ve Kerkük ve diğer işgal altındaki Kürdistan topraklarının yeniden anavatan topraklarına geri dönmeleri açısında önem arzediyor.. Irak devleti ve Amerika arasında yapılacak “Stratejik Antlaşma“da Kürdlerin durumu ne olacak? Antlaşma Kürdlerin kazanımlarını ve sorunlu olan topraklar meselesini kapsayacakmı? Yoksa antlaşma Kürdleri hiçe sayan, merkezi iktidarı Kürdlerin sırtında güçlendirmeye mi gidecek? Gibi sorulara makul bir cevap bulmak için antlaşma ile ilgili ulaşabileceğim tüm belge ve verileri toplamaya ve okumaya çalışıyorum.. Irak'ta Kürdler dışında var olan antlaşma taslağına sahip çıkan yok gibidir.. Ama, antlaşma taslağına ilişkin arada sırada bazı bilgiler sızıyor ve o bilgelerden hareketle çeşitli değerlendirmeler yapılıyor..Avrupa ve Amerika basınında bu konuya ilişkin bazı yazı ve haberler çıktı... Newroz Com Forumunda bazı arkadaşlar bu meseleyi gündeme getirerek tartıştılar..Güney Kürdistan basınında “Stratejik Antlaşma“ya dair bir çok gazetede makale ve haberler yayınlandı..Bir kaç gün önce Netkurd sitesine girdiğim zaman benim gözüm sayın Şiwan Taving adlı arkadaşın “Peymana Stratejîk a Irak-Amerîkayê û Kurd“ adlı makalesini gördüğümde çok sevinmiştim..Çünkü, Kuzey Kürd sitelerinin bu meseleyi gündeme getirerek tartışmalarını çok önemsiyorum..Söz konusu makaleyi okuduğum zaman çok şaşırdım... Çünkü, makalenin hiç bir argümenti bana yabancı gelmiyordu.. Sanki bu makaleyi daha önce okumuştum.. Yani Şiwan Tavîng'in makalesi bana déja vu gibi geldi.. O gün hep o makale üzerine(Kürdçe makalemde daha detaylı bilgiler var) düşündüm..Sonuçta bu makaleyi Güney Kürdistan'da yayınlanan “Gulan Gazetesinde“ okuduğumu tespit ettim..“Gulan Gazetesinin“ 687.sayısında Sayın Sami Şoreş “Kurd rêkkewtinnamey Iraq û Amerîka xwendinewey Mêjû giringe“ anabaşlığı altında bu makaleyi yazmıştı..İki makaleyi karşılaştırdığım zaman sayın Şiwan Tavîng'ın “kaleme aldığı“ makalenin ilk cumlesi hariç iki makale kelime kelime aynıydı.. Ben hemen Sayın Sami Şoreş'ın makalesininin bir çok bölümünü latin harflerine çevirerek pasajlar halinde sayın Taving'ın makalesindeki pasajlarla kiyaslayarak “Nivîskarê Netkurdê Şiwan Tavîn, an Samî Şoreşe an jî Nivardiz e“ adlı makalemde deşifre ettim.Benim böyle bir başlığı kullanmamın nedeni eski Kürdistan Kültür Bakanı Sami Şoreş'in başka bir rumuzla Kuzey Kürdistan'da yazı yazabileceği ihtimalı göz önüne almamdan kaynaklanıyordu..Ortada Sami Şoreş'e ve Şiwan Taving'e ait iki resim vardı.. Sami Şoreş'ı tanıyordum, ama Taving'i değil.. Taving'a ait olan resmin Sami Şoreş'in gençlik resmi olabileceği ihtimalınıda göz önüne aldım.Daha sonra sayın Şiwan Taving'ın Diyarbekir Büyük Şehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ile bu yakınlarda yaptığı Netkurd ve Beroj'ta yayınlanan söyleşiyi gördüm.. Bu söyleşi esnasında ortak çekilen resimleri vardı.. Taving genç bir arkadaş ve Sami Soreş ile alakası yoktur..Zaten Sami Soreş'in neden sahte isim kullanabileceğini anlamıyordum.. Sayın Felakadin Kakayi aktüel olarak Kürdistan Kültür Bakanıdır ve Kuzey Kürd basınında kendi ismi ile yazıyor..Sayın Sami Şoreş'ın böyle bir gizliliğe ihtiyacıda yok.. Sonuç olarak bu “çalıntı“ makaleye ilişkin Kürdçe bir yazı yazdım Newroz Com'a ve NetKurd'e gönderdim.. Makale Newroz Com'da yayınlandı.. Fakat, Netkurd makaleyi yayınlamadı.. Newroz Com'dan bazı arkadaşların(Netkurd'un istemi doğrultusunda) bana verdikleri bilgiler ışığında sözkonusu yazıma Sami Şoreş'ın ve Gulan Gazetesinin linklerini eklemek için gönderdim ve makaleye entegre ettiler. Sonuç olarak bugüne kadar sayın Şiwan Tavîng'da sessizliğini koruyor ve yazısı hala Netkurd'te asılı duruyor.. Netkurd yöneticisi olan arkadaşların “çalıntı“ yazısına ilişkin benim yazımı yayınlamaları gerekiyordu/gerekiyor.. Benden dolayı değil, okuyucularına karşı sorumluluktan dolayı.. Saygılarımla R.Rodaro Not: Benim Kürdçe olarak kaleme aldığım yazının, sayın Sami Şoreş'in ve Şiwan Taving'in makalelerinin linklerini veriyorum..

نەناسراو (not verified)

Fri, 2009-07-10 23:16

Kürler eskide Mayınlı sınırları geçerek, neredeyse her gün bu kaçakçılık kürdlerin bir kaç kiş,'nin canına mal oluyordu. Yani ölen insanlarımızın çocukları evde yetim ve eşler,i dul kalıyordu. fakat Bu gün inernet sitelerinden yazı çalmak neredeyse moda olmuş. Yazı çalmak ne insanın canına mal oluyor, ne çocuklar yetim kalıyor, nede eşler dul ve sahipsiz kalıyor. Bu nedenle yazı çalmak ve başkasının emeğine sahiplenmek kadar kolay bi şey varmı? Zira işin içinde ne ölüm var, nede ceza var! Herkes herkesin yazılarını çalıyor ve çalmaya devam edecek. Fakat benim anlamadığım ve normal karşılamadığım Murat Cuvan'ın bu kunuda sessiz kalışıdır. murat başkasının emeği üzerinde yaşamını sürdürmesi kabuledilir değil. Umarım Murat cuvan gereğini yapmıştır, yada yapacaktır? Yapmasa eğer Murad2ın yurtseverliğinden şüphe ederim. saygılarımla

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.