Skip to main content
Submitted by Anonymous (not verified) on 28 February 2009

[b]Cuma, 27. Subat 2009 – 19:29[/b]

Mirxas yarim saat önce uyanmis, telefonu eline almis bana telefon edip etmeyecegini düsünürken, ben Forum'da Okuyucu'nun bana biraktigi notu okuyorum. Mirxas yataktan kalkiyor mutfaga gidiyor ama kimse evde yok! Mirxas'in Anne ve Babasi Mirxas'in dayisinin oglu ile amcasini ziyarete gitmisler. Ben Mirxas'i cevresi olmadigi icin cok yalniz biliyordum ama onun cevresi, yani dayilari, amcalari oldukca cok. Kocaman bir Kürd Ailesi, kimi Kürdistan'da, kimi Almanya'da kimide Fransa, Belcika ve Türkiye'de. Hatta bir kuzenide Amerika'da. Yani anliyacaginiz onun aileside diger Kürdlerin aileleri gibi dünyanin dört bir ucuna dagilmislar. Mirxas'in evine akrabalarin cogu Mirxas rahatsiz olur diye iliskisini kesiyorlar. Mirxas'a belkide hasta oldugundan kimsenin gelip gittigi yoktur. Misafir pek nadirdir. Eger gelen varsa o da yakin akrabalaridir. Baska hic kimse Mirxaslara gelmiyor. Mirxas kalabalik icinde de kendisini cok yanliz hisediyor, biri geldiginde de konustugu yoktur. O sadece bazen film bakar, ya da müzik dinler, en cokta yataga uzanir, radio dinler ... düsünüp durur ... Zavalinin yattigi yoktur ...

Telefon caliyor ...

„Alles klar Mirxas!“ diyorum ...
„Iyi degilim diyor. Disari bir yere cikip bagirmak geliyor icimden.“
„Istersen parka gidelim ne dersin?“
„Yok“ diyor:“Park sehir icinde, herkes sesimi duyar, sonra rahatsiz olurlar. „Iyi“ diyorum „o zaman ormana gidelim.“
„Tamam!“ diyor ve bana geliyor.
O bana gelene kadar bende bu satirlari karaliyorum. Evet, Okuyucu bana hikayen güzel giderken benim Michael Rubin'den alinti yapmam ve onu tartistigim konuya sokmam pek iyi olmamis diyor ve: „Illa bu konular olsun diyorsan bu isi cok daha yumusak, daha ustaca yapman gerekir ki, gene de literature yük olur. Bence sen ilk üc parcadaki kisler arasindan iliskilere geri dön. Bir Kürd yazarinin illa her Kürd siyasi meselesini hikayesine sokusturmasi gerekiyor mu?“
Ben tabii bunun üzerine cok düsündüm ve kendisine bir not düserek altinci bölümü degistirecegimi, kendisinin hakli oldugunu yazdim. Ama simdi konuyu birde Mirxas ile konustum. Mirxas simdi yanimda pencerenin önündeki koltukta oturmus kahve ve sigara iciyor, birazdan ormana gidip bagiracagiz ...

Mirxas: „Sen altinci bölümü oldugu gibi birak!“ diyor, „senin yedinci bölümünde okuyucu hakkinda yazdigin yeterlidir, öyleki Kürd yazarlar bunu okuyunca bu hataya girmesinler. Tabii buda akil vermek olur ama sen nasilsa bazi anlari oldugu gibi yakalamak istiyorsun. Okuyucu bunlari eminim anlar. Bence Okuyucu cok, cok önemli bir belirleme yapmis ... Kürdlerde bu bir hastaliktir. Sanati fizikle karistiriyorlar, Fizigi müzikle karistiriyorlar. Okuyucu gercekten cok hakli. Biz ne yapiyorsak illede siyaseti karistiracagiz. Hikaye hikayedir, siyaset, siyaset. Tabii sen siyasi bir romanda yazabilirsin ama okuyucunun dedigi gibi andigin kisilerlen sinirli kalsan daha iyi olur. Ayrica Forumdan da bir kac kisi katarsan belki daha zevkli olur. Zaten bir kacini odur katmisin; Isa, okuyucu vb. Sahi Isa'dan haber var mi?“ „Hayir!“ diyorum: „Kendisine bir mail gönderdim ama daha cevap gelmedi!“

Mirxas yerinde duramiyor. Geldi ve yukarida yazdiklarimi okuyunca bir kahve ve bir sigara daha icti. „Hadi ya!“ diyor sen halen yaziyorsun! Hadi ormana gidelim!“ -„Iyi“ gidelim diyorum. Burada kesiyorum ve Mirxas ile ormana gidiyorum ... Bir saatlik yolumuz var ... geri dönene kadar asagi yukari iki saat sürer ... nasilsa bagirmak uzun sürmez ...

[b]Saat 22:16[/b]

Ormandan yeni döndük. Mirxas yatak odasinda yatagima uzanmis televizyon bakiyor. Bazen odaya gelip gidiyor, cok kahve ve sigara iciyor. Mirxas benzinlige gidip kendisine bir Mixery mavi ve sigara aldi. Benzinlikte asik suratli sisko kadin calisiyormus. O calisinca insanin cani hic benzinlige gitmek istemiyor. Baskada benzinlik bizim evimiz gibi. Biz kendimizi orada Sipan calisirken cok rahat hissediyoruz. Hele Necla'nin kizarkadasi Perihan olunca daha güzel oluyor. Mixsas ben bu satirlari yazarken geldi okudu ve: “Ben senin Perihandan'da bahsedecegini biliyordum“ diyor, cünkü Necla Perihan'ni senin icin benzinlige getiriyor. Sen Perihan'dan hoslaniyor musun? Diyor ve yüzüme bakarak bir cevap bekliyor. Ben hic keyfimi bozmadan yazmaya devam ediyorum ama Mirxas'i da cevapsiz birakmiyorum ... “Bilmiyorum!“ diyorum ... “Aramizda daha hic birsey olmadi. Onun benim hakkimda ne düsündügünü bilmiyorum ki? Sen ne düsünüyorsun?“ –“ Valla bana göre Perihan senden hoslaniyor ...“

Benimde aslinda hic sevmedigim sey bu. Perihan gercekten kisaboylu, ince, zarif, uzun burunlu, kocaman gözleri var ve güzel bir kadin ama onunla simdiye kadar iki kez görüstügümüz ve konustugumuz var. Mirxas daha sikca benzinlige gittigi icin onu daha cok görmüs. Mirxas Perihan'in benden hoslandiginida Sipan'dan ögrenmis. Sipan ise bana bu konuda daha birsey söylemedi ama ben simsek asklari daha cok severim. Kadin erkegi görüyor, erkek kadini ve bitti! Kadin ve erkek birbirlerinden hoslaniyorlar, asik oluyorlar ve ömür boyu beraber yasiyorlar. Ama bu gelip gitmeler, hoslaniyor mu, hoslan miyormu? Ne bileyim, bir ay seviyorlar, ikinci ay dögüsüyorlar, yine seviyorlar yine düsman oluyorlar ...stress ... stress ... “Yoo! Yo!“ diyorum Mirxas'a sen beni birak kendine bak diyorum: “Necla ile aran iyidir degil mi?“ Mirxas: “Yahu yazma bunlari!“ diyor, yarin okurlarsa ne diyecegiz? Bende: “Ne derlerse desinler bizim de biraz dedikodu yapma hakkimiz yok mu?“

Necla 25 yasinda Sipan'dan biraz büyük, yani ortaboylu diyecegimiz, zayif, Sipan ve Perihan gibi ince tatli bir kadin. Daha hic arkadasi olmamis ama Mirxas 36 yasinda oldugu halde onunda daha hic arkadasi olmamis. Kürd toplumu bu, ya gencken evlenirler, ya da hic evlenmezler ama Mirxas'in 16 yasindayken bir sevgilisi olmus, daha cok kagit üzerindeymis, sadece biraz öpüsmüsler. Sonra Mirxas hasta olmus, artik olan olmus baska hic bir iliskiye giremez olmus. Annesi kendisine bir kac Kürd kizi bulmus ama Mirxas, eger olursa ben sevdigim birisiyle evlenirim demis. Hic disari cikmadigi icin interent üzeri onlarca kadin tanimis, hatta yedi kadinla görüsmüs ama hic birsey olmamis. Bunlardan ikisine internet üzeri deli gibi asik olmus ama onlari görünce ask mask ucmus gitmis.

Mirxas yanlnizligi seviyor. Sahi yalnizlik dedimde, yalnizlik neydi? Kendini kalabalikta kayboldugunu mu hisetmek? Yoksa insanin ruhunun karanlik bir cukura düsmesi mi? Nedir yalnizlik. Geceler mi? Zamansiz bir depresif atak mi? Sürüsünden ayrilmis kücük bir serce mi? Yoksa Mirxas gibi dört duvar arasina sikismis, kimsenin görmedigi, duymadigi, izole edilen vasifsiz bir tümsek mi? Yalnizlik bir kara delik gibi anlik midir? Yoksa dipsiz bir sonsuzluk mudur, bilinmez.

Mirxas bugün bana bagirmaya giderken bir sürü sey anlatti. Örnegin kendilerini Istanbul'dan ziyarete gelen dayisinin oglunun MIT'de calistigini söyledi. Dayisi ise bir Türk ile evlenmis, tamamen asimile olmus Kürdlerden. “Ayhan yanima oturdu ... birsey konusamadik ...“ diyor bana. “Benim onun yaninda Kürdlerden bahsetmem bir tabu!“ diyor. “Cok garip bir durum ... biliyor musun? Yani düsün O MIT'ten, ben ise Kürd. Ne komik degil mi? Tabii onunkisi birazda ekmek parasi ... “

Ormana gittik gitmesine ama Mirxas bir defa olsa bile bagirmadi. Ne yaptiysa olmadi. Tabii ben deli gibi biraz bagirdim cagirdim, gercektende kendimi baska hissettim. Bayagi rahatladim yani. Dönüste hep Mirxas'in dayisinin oglu Ayhan'i düsündüm. Acaba beraber evime gelseydiler ben ona nasil davranirdim? Mirxas'in anlattigina göre cok cana yakin, cok iyi bir insanmis. Bundan bir kac yil evveli Frankfurt/M'a geldiginde o zaman daha Öcalan yakalanmamisti, Ayhan Mirxas'a sormus, demis eger Öcalan'in adresini biliyorsan ver bana onu yakalayalim. Mirxas zaten nereden bilecek, bilse dahi vermez ki, o dönem Mirxas biraz PKK'ye sempati duyuyordu ama gercekte ise yazdigim gibi Mirxas'in partisi veya örgütü falan yoktur. O daha cok Kürdlerin bagimsizligini savunuyor ve bagimsizliktan yana olan Kürd hareketlerinide elinde geldigince destekliyor diyecegim ama Mirxas'in kimseyi tanidigi olmadigi icin, nerede neyi nasil destekleyecek? Mirxas gercekten cok zekali ve yetenekli birisi. Ben bu satirlari yazarken O da Gitar caliyor. Vallahi Isaak Albeniz, Andre Segovia, Vincent Amiga ne derseniz mükemmel caliyor, arada birde yazdiklarima bakiyor. Dogrusu beni hic rahatsiz etmiyor, onunla ayni daireye mi tasinsam ne yapsam? Gerci ben yanlizliktan hoslaniyorum, Mirxas ile ayni dairede oturmak güzel olur ama Mirxas'in handikapi kendine bakamamasi. Iste bu cok kötü. Annesi hergün evimizde olacak. Gerci yemek, alis-veris sorun degil, ben yaparim ama ... böyle düsünmek daha cok erken ...

Mirxas ben evlenmem diyor. Ben kendime bile bakamiyorum, baskasina nasil bakarim? Bende diyorum senin kimseye bakmana gerek yok. Sevgilin kendi kendisine bakar olur biter. Yok diyor. Kadinlarin cogu hele genc olanlar cocuk ister. Bende o zaman sende cocuklu birisini ara. Abi diyor, kadin mal mi ki ben öyle ariyayim. Hem sonra cocuklu kadinin cocuklariyla kim ugrasir? Ben yegenlerimle yarim saat oynuyorum, bitiyorum, pestilim cikiyor. Benim kaderim iste böyle, ya bu böyle gidecek, ya da bir gün intihar edecegim, cünkü benim hayatim bos ve hic bir anlami yoktur. Niye? diyorum. Bak ne güzel yanimdasin, ictigin sigara, kahve, benim ve mixerynin hic mi senin icin bir degeri yok. Nasilsa devletten biraz para aliyorsun, istersen forumlarada gir, bir az yaz, internet üzeri oyun zaten oynuyorsun, öyle devam et gitsin.

Ben bunlari böyle tuslarken Mirxas'da halen yanimda oturuyor: „Yahu benim intihar düsüncelerimi yazma, Necla okursa ne düsünür?“ Zaten Sipan intihar etti yetmiyor mu? Bende diyorum hic birsey olmaz. Ya oldugun gibi olacaksin, ya da sevdigine yalan söyleyip sonra cikarsa daha kötü olur. Ayrica ben intihar yapacagini söyleyenlerden fazla korkmuyorum. Intihar herkesin kari degil. Sende intihar yapacak cesaret yok. Sen en iyisi ileride sik sik benzinlige ugra, Necla ile sinemaya, tiyatroya vb. git ... diye sakadan yazarken Mirxas: „Hayatta olmaz!“ dedi. „Sen bu hastaligi halen anlamamisin. Yaziyorsun arastiriyorsun ama onu yasamak baska. Belkide ben bir iki kez sinemaya giderim ama ondan sonra? Birde sen beni mani olurken yasa bakalim nasilmis?. Benim yaptigim borclar, satin aldigim arabalar ... daha neler neler ...“

Devam edecek ...

Add new comment

Plain text

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.