Ladies and Gentlemen! Duyduk duymadik demeyin, nan u pennur yemeyin! Yasar Kemal, Guney Kurdistanli bir yayin organina gizlice mavi boncuk vermeye calisirken suc ustu yakalanmistir. Iki yuzlu olmak Hurri, Guti ve Hitit medeniyetlerinden beridir bu topraklarda ahlaki prensiplere aykiri olmustur, nasil bilmez Yasar Kemal bunu? Profesyonel hayalperest ve fiksiyon yazari Yasar Kemal'in Kurd oldugu tamamen bir hayal urunudur.

Tirk siyasetci Kamuran Inan ve inananlari ne kadar Kurd ise ve ne kadar Kurdistana hizmet ettiyse, Tirk edebiyatci Yasar Kemal'de o kadar Kurd'dur ve o kadar Kurdistana hizmet etmistir. Bunu Yasar Kemale inanan, kalbi pamuk sekerinden imal edilmis Kurdistanlilara yeniden hatirlatmak gerekmektedir. Hatirlatmak....!

See you again. In six months. On the other side of the Sun. Slav u rez.
sHx

http://www.kurdistan-post.org/News-file-article-sid-14172.html

Yaşar Kemal-Shexmus Amed
Posted on Cuma, 22. Aralık 2006
Topic: Kültür-Sanat
Önümüzdeki ay bir Kurd konferansının açılış konuşmasını yapacakmış Yaşar Kemal. Acaba bu "Desmond Tutu" özür dilemeyi de günah çıkarmayı da biliyor mu yakında göreceğiz.

Yaşar Kemal-Shexmus Amed

Tirkceyi dayak yiyerek ogrenmek zorunda kalan binlerce, onbinlerce, yuzbinlerce Kurd icin Tirk Dili ve edebiyati Yasar Kemal gibi "Kurdler" sayesinde helal ve yuce bir yer edinmistir. Yasar Kemal butun hayati boyunca tirklestirme operasyonunun "seker babasi" rolunu oynamistir. Devsirme lise yillarimda Yasar Kemali en cok okuyanlarin, en cok ovenlerin yine Kurdistandan gelen, tirkceyi hala girtlaktan konusan gencler olduguna tanik olmusumdur. Sayisiz nice Kurd insanini tirklestirdigi icin Yasar Kemali yurtsever payesiyle mukafatlandiracak degiliz.

Ayrica Yasar Kemal bazilarinin israrla yansitmaya calistigi gibi bir "acilarin cocugu" degildir. Bugun bir milyon Kurd cocugu Yasar Kemal'in cocuklugundan daha berbat sartlar altinda buyumektedir. Zaten kendisi artik cocuk degil seksendort yasinda koca bir dinazordur. Arkasinda duzinelerce kitap, san, sohret ve para vardir. Parmagini dunyaya sallayip "bu dunya kisiligini kaybetti" diyecek kadar ozguven var kendisinde masallah. Bir mezar bekcisi, kutuphanede yatip kalkmak zorunda kalan bir genc degil artik -ki kutuphanede yatip kalkmak benim kitaptan yoksun fakir cocukluk yillarimin fantezisiydi. Yasar Kemal gibi bir Tirk edebiyatcisini Kurd'un gozunde aklamak icin daha da cok edebiyat yapmaya, manipulatif duygu somurulerine hacet yoktur.

Tekrarliyalim. Eger Yasar Kemal bir edebiyatci degil de bir siyasetci olmus olsaydi, bugun Sedat Bucak kivaminda bir isbirlikci olurdu. Ayni seyi tirkiciler Ibrahim Tatlises ve Izzet Altinmese icin de soylemek mumkun. Eger bunlar guzel seslerinin pesinden tirkicilige baslayacaklarina, dusuncelerinden dolayi siyasete girmis olsalardi, Bucak'in kopyasi olmuslardi. Sedat Bucak, Kamuran Inan, Hikmet Cetin gibileri siyasette basarili olabilmek icin Kurd kimliklerini satmislardir. Kendilerine sadik kitleyi devletin hizmetine soktular; tirk devletinin Kurdistanda mesruiyet kazanmasini sagladilar. Ayni sekilde Ibrahim Tatlises ve Izzet Altinmese ilk san ve sohretlerini yasaklanmis Kurd muzigini tirkcelestirerek kazandilar. "Tirk Halk Muzigi"nin en buyuk iki ustasiydilar bir zamanlar.

Ista Yasar Kemal'de aynen o kivamdadir. Yasar Kemal'de kendi Kurd onurunu paspas etmis, Kurdce yerine tirk dil ve edebiyatinin Kurd zihinlerde kurumlasmasinda bas rolu oynamistir. Dersim Sher'in WP'de baska yerde ekledigi gibi Yasar Kemal'de Kurdlerin dramini calip tirklestirerek, tirk dili ve edebiyatinin integral bir parcasi yaparak bugunku ustadlik statusune ulasmistir. Bu Kurd dunyasini tirklestirerek kendilerine mutluluk -namus ve onur degil- arama sevdasi ucu Ziya Gokalp'a kadar giden bir gelenegin devamidir. Bu gelenegin Kurd milletine, Kurdistana zirnik kadar faydasi olmamistir. Aksine bizi icten ice kemirmistir. Yine tekrarliyorum. Yasar Kemal'i bu kadar kayirmamizin bu kadar hos gormemizin altinda yatan durtu edebiyata olan asiri sevgi, verdigimiz haddinden buyuk onemdir. Bilime de bu kadar onem vermis olsaydik tirk edebiyatci Yasar Kemal'in, tirk siyasetcileri Sedat Bucak, Kamuran Inan ve Hikmet Cetin kadar halkindan kopuk, kisiligini kaybetmis bir kisi oldugunu daha erken ve daha iyi gorebilirdik.

Dersim Sher'in cevabini enfes kilan ozelliklerden biri bazilarinin edebiyattan esinlenmis duygusal tahlilinin aksine rasyonel bir karsilik olmasidir. Uzayli arkadaslar Yasar Kemal hakkinda ne dusunebilecegini daha iyi tespit etti: Once terran, sonra tirk. Cunki biz de uzayli arkadaslarin gezegenine gidersek bir gun, yapacagimiz ilk is en yakin kutuphaneye gitmek, kendimizi orada bilgilendirmek olacak herhalde. DSher kutuphanede kolayca bulsunlar diye Yasar Kemal hakkinda birkac dilde referans verdi uzaylilara. Yasar Kemal'in kendi sitesi de dahil butun referanslar ayni seye isaret ediyor:Yasar Kemal'in tirk olduguna.

Yine gelelim daha once bahsetmis oldugumuz Yasar Kemal nezdinde Kurdleri asagilama torenine. Dogu Perincek ve Yasar Kemal arasinda gecen ve Ertugrul Ozkok'un kosesinde "sohbet" diye tanimlanmis diyalogu bazi romantik Kurdler "tartisma" seklinde algilamis. Oysa bazilarimiz ilk okuduklari andan itibaren bunun bir sohbet veya tartisma felan degil bir asagilama merasimi oldugunun farkindaydilar. Bunun Perincek ve Ozkok arasinda belki cok daha once veya belki de ayak ustu planlanmis bir asagilama olduguna ama neticede planlanmis bir tuzak oldugu kanisindayim. Eger bu diyalog basit bir dedikodu sayfasinda gecmis olsaydi bile bu fikirde olurdum. "Tirkiye tirklerindir" sloganiyla hergun yayinlanan bir gazetenin basyazisinda cikiyorsa bu diyalog amac kesinlikle Yasar Kemal kisiliginde butun Kurd halkini ve Kurd dilini kucuk dusurmektir. O gunku asagilama merasiminde gorunen kadariyla Yasar Kemal'in tek sucu Kurd halkinin bagrindan cikmis olmasiydi, yoksa kendi Kurd halkini bagrina basmis olmasi degildir sucu.

Bakin tirkce yazip soyledikleri halde hala Kurd ulusundan saydigimiz, oyle gorup deger verdigimiz sanatci ve sairler vardir. Bunlarin belki de en basta geleni "33 Kursun" siirini yazan Ahmed Arif'tir. Tek bir siir kitabiyla Ahmed Arif, Nazim Hikmet'ten beri tirkce dilindeki en iyi sair olmustur. Siirleri buram buram zindan, isyan ve Kurdistan kokar. "Ben Kurdum' demesine bile hacet yoktu Ahmed Arif'in. Benligini yitirmis nice Kurd gencini yeniden halkina ve mucadeleye kazandirmistir o siirlerle Ahmed Arif. Yasar Kemal Kurdluge, Kurdistana, isyana kimi kazandirmistir butun hayati boyunca? Asagida Kurd beyi dennis jan'in 1083 nolu mesajindan:

"benim gibi lise ogrencisi hizli bir delikanliyi isyana tesvik etmedi hic yasar kemal... ...ince memed dedigin o anonim halk hikayesinin bile icine etmistir yasar kemal. artik gina gelir okuyucuya ince bir el ates etsinde su agayi devirsin diye ama ince bi turlu edemez altina eder korkudan da sandiga teneke koyar alti na etmesin diye aslinda altina eden Yasar Kemal'dir, ince memed degildir"

Burada bir sanatciyi daha ornek vermek gerekecek: Ahmet Kaya. Acikcasi ben Ahmet Kaya'nin Kurd oldugunu dahi surgune cikmasindan bir kac yil oncesine kadar bilmiyordum ve pek umurumda degildi. Cunki Ahmet Kaya'nin Kurd oldugunu sanatinda bulamayacaginiz gibi, kendisi kalkip Nazim Hikmet'in "kurtulus savasi destani" gibi siirleirini de muziklestirmistir. Yani o kadar tirklesmis biriydi. Ancak Ahmet Kaya'nin hemen her albumunde protesto vardir, isyan vardir ve zaman icerisinde halkiyla yakinlasmistir. Bir de Ahmet Kaya'nin Kurdluk adina verdigi, her Kurdu gururlandiracak, onurlandiracak apacik, gercek bir isyan tecrubesi vardir. Tirk muzik dunyasi tarafindan odullendirildigi bir gecede Kurdce bir album cikarmayi planladigini soyleyince, yuhalanmis ve kendisine catal-kasik firlatilmisti. Bir anda Ahmed Kaya nezdinde Kurdleri asagilama merasimine donusen iste o odul gecesinde Ahmet Kaya, butun hayatinin en onemli en basarili performansini gostermistir: "Kurd oldugumu kafaniza vura vura kabul ettirecegim" demistir. Alin bunu Yasar Kemal'in kariyeri ve asagilandigi zamanlardaki performansiyla karsilastirin.

Velhasil sayin seyirciler, Yasar Kemal curuk bir portakaldir. Kurdistana, Kurd halkina, ozgurluk hareketine bir damla kadar faydasi olmamistir ve hala yoktur. Nobel odulunu kazanmamis olmasindan son derece memnunum. Kurd soyundan olmasina ragmen, Kurdce konusabilmesine ragmen uzun kariyeri boyunca israrla tirkce dilinde yazdigi icin herhangi bir nobel odulu bu yazarin donekligini ve halkina kayitsizligini mukafatlandirmak olurdu. Eger cesur biri olsaydi, halkini butun zorluklara ragmen sahiplenen bir olsaydi veya en azindan Orhan Pamuk kadar hem cesur ve hem mazlum numarasi yapsaydi belki de simdiye kadar Nobeli kazanmisti. Tirkler icin kazanmis olurdu, Kurdler icin degil.

Onumuzdeki ay bir Kurd konferansinin acilis konusmasini yapacakmis Yasar Kemal. Acaba bu "Desmond Tutu" ozur dilemeyi de gunah cikarmayi da biliyor mu yakinda gorecegiz. Simdilik bu kadar.

Selam ve hurmet

Shexmus Amed