Alan Lezan arkadaşın 'Bağımsızlık için Örgütlenme' yazısına güçlü bir yurtseverlik sinmiştir. Bu anlamıyla saygıyı hak eden bir yaklaşımdır. Ama o kadar. Sebebine gelince örgütlenmeyi yanlış algıladığı kanısındayım.
Örgütlü toplum, çağdaş toplumdur. Bağımsızlığa ve özgürlüğe koşan toplumdur. Örgütlenemeyen toplum köle olmaya mahkumdur.
Bir çok nedenin yanısıra Kürd toplumunun kurtulamaması örgütsüz oluşundandır. Buna Alan arkadaşında bir itirazı yok. Örgütlenelim diyor, fakat sunduğu örgüt modeli ile Kürdistan'ı bağımsızlığa ve özgürlüğe ulaştırmak mümkün değildir.
Alan arkadaşın soyunduğu devrim Kürdistan devrimidir. Dünyanın en zor işidir. Bu iş ancak katı prensipleri olan, merkeziyetçiliğin ağır bastığı demoktartik-merkeziyetçi bir örgütlülükle olur.
Örgitlülüğün siyasal boyutuyla ilerici-gerici, demekratik-totaliter olması buna engel değildir.
Gönül arzu ederki Kürd toplumunu bağımsızlığa taşıyacak olan örgüt ilerici ve demokratik olsun. Fakat gerici ve totaliter bir örgütlülüğünde Kürd toplumunu bağımsızlığa taşıyamıyacağını dıştalamaz.
Alan arkadaş'ın samimiyetine şüphe etmem. Kürd millet yurtseverliğiyle dopdulu olduğuna kuşkum yok ama örgütlülüğü yanlış kavradığını seziyorum.
Bizim gibi sömürge ötesi bir toplumun kurtuluşu 'otonum örgütlenme' ile olacak bir iş değildir. Amerika'yi yeni keşfetmeye gerek yok. Tüm millet ve halkların kurtuluşu için model bir örgütlenme olmuştur. Kürdistan bunun istinai bir örneği olması için mutlaka bir nedeni olmalı.
Alan arkadaş, bunun nedenini Mao ve Öcalan diktatörlüğünü göstermiş. Buradaki benzetmede yanlış. Mao ve Öcalan karşılaştırılması isabetsiz bir karşılaştırmadır.
Mao'nun düşüncelerini beğenir veya beğenmeyiz ama o, sonuna kadar Çin'in yabancı işgalden kurtarılması için savaşmış bir önderdir. Çin milletine kazanmak için mücadele etmiş bir önderdir. Eğer bu gün dünün sömürge ve yarı-feodal Çin'in yerine süper bir Çin yaratılmışsa, bundan Mao'nun tartışılmaz rolü vardır.
Fakat aynı şeyi Öcalan için söylemek mümkün değildir. O, Kürd milletine kaybetirmek için TC devletinin Kürd milletine karşı savaştırdığı bir lejyonerdir. Sanıyorum son dönemlerde Öcalan hakkında yazılan çizilenleri takip ediyordur.
Bu nedenle Apocu hareketinin Kürd milletine kaybetirmesi Öcalan'ın diktatörlüğü ile izah edilecek bir olay değildir. Şunu görmek gerekir. TC devleti elindeki silah edavatirla, milyonluk ordusuyla, iti çakalıyla, savaş delisi toplumun tüm desteğini arkalamasına rağmen PKK'yi yenememiştir.
PKK'yi yenen onun başındaki TC devletinin adanı Öcalan'ın kendisidir. Bunu görmek için fazla zeki olmaya gerek yok. Çevremizde olup bittenlere bakmak yeterlidir.
Bu nedenle pireye kızıp yorgan yakmak gerekmiyor.
Sorun Kürdistan'ının bağımsızlığı ve birliği ise bunun için elbete bir örgütlülüğe ihtiyaç vardır.
Bu örgüt ismine ister parti, ister hareket, ister meclis, ister konsey ne derseniz deyin nihayetinde bir örgütlülüktür.
Bu örgüt Kürdistan'da mücadele edeceğine göre profesyonel kadrolara ihtiyaç vardır. Bunları reorganize edecek bir mekanizma olmadan nasıl seferber edeceksiniz. Bunun bir merkezi olmayacak mı? Merkezin olmadığı bir örgütü kim ve nasıl yönlendireceksiniz. Bu iş internet üzeri olacak bir iş değildir. Şimdilik bu kadar diyelim.
Sevgiyle kalın.
Alan arkadasin söyledigi gibi olmayacaksa ,nasil olacak?O zaman siz bu organizasyonu tamamlayin,insanlarda ona göre örgütlensinler.
Değerli kardeşim. Kelin ilacı olsa önce kendisi kulanır. Bende klasik bir recete yok. Ama bir bütün olarak devrim yapmak için yola çıkmış ve devrimini yapmış ülkelerdeki tüm partilerin ismi ve amacı hariç diğer maddeler bir aşağı bir yukarı aynıdır. Seç beyen al. Ama bu mevcutların hiç birinde 'otonom örgütlenme' diye bir örnek yok.
Dahası BB'nin 'Örgüt İhtiyacı Üzerine' yazısı sorduğun sorunun cevabıdır. Onu oku. Aradığını orada bulursun. Haydi kolay gelsin.
Re: Alan Lezan ve İlgili Arkadaşlara