HALEPÇE
uyanır
uyanır ansızın geceden
tekmil telaşı
vakitsiz gelen
ecelden
parmaklarında eli
bir bebeğin
katlanır korkusu
karelere
küplere
güleç
bir kaşık sudadır canı
boğsan boğulur
geleceği insanlığın
hani
1940’lı
toplama kampları
gaz odaları
dayanır mıydı yürek
sonu susanın
alkış çalanın
ayrıldı mı yahudiden
hey sen oradaki
sen amerika
avrupa
asya
hey sen dünyalı
durma
öyle sessiz
ve ilgisiz
yarın bilemezsin
sıra kimin
sekizbin
çığlık çığlık can
feryadı insanlığın
ve bir kaşık sudadır canı
değil halepçe’nin
Hasan Dere