Ana içeriğe atla

Vaat edilen..

 “Vaat edilen kutsal topraklar”, “kutsal millet” kavramları Yahudilik dini ile birlikte yeşeren kavmiyetçiliğin bu günün modern dili ile tüm dünya için milliyetçiliğin ilk tarihi siyasal embriyonudur. Bütün milliyetçiliklerin tarihsel teorik rahmi oradadır. Bu kavmiyetçi siyasal çıkış, sosyal yapı itibariyle bölgenin her kavminde belli bir biçimde yaşandı. Kürt milleti de bu tarihsel gıdayı Yahudilerin ve onların amansız düşmanı olan Araplardan “mevali sistemi” ile almıştı. Orta doğu kavimleri bu siyasi gıda ile kavmiyetçiliklerini sonuna kadar kullandı. Fakat modern olan kavmiyetçilik bölge halklarının kendisine yıllarca kıtasına hapis ettiği Batı Avrupa’dan geldi. Batı Avrupa’da 19 yüzyıldan itibaren milletler milli devlet içinde olmanın siyasal duruşunu sergilediler. Kavmiyetçilik zamanla bu sosyal grup olma kimliksel aidiyetini kapitalizm şartlarında daha modern tarzda milliyetçi siyasi bir kimlik ile örgütlenmenin milli devlet olma biçimini hedefledi. Nitekim bölgemizin milletleri de biraz geç de olsa milli devlet çözümlerini yaşayıp milli sorunlarını kısmen de olsa 20. yüzyılın başında giderdi. Modern milliyetçiliği henüz yaşayan ve milli sorununu siyasal alanda halletmede geciken ve halledemeyen biz Kürtler ise şu yaşadığımız 21. yüz yılda ikili yeni bir süreci yaşamaya başladık. Tüm dünyada siyasal milli çözümlerin bir biçimi olan milli devlet çözümü gerileyen bir olgu iken çok milletli ve kimlikli siyasal organize devlet biçimleri öne çıktı. Artık dünyanın her alanında bu yeni siyasal oluşumlar yükselişte. AB (Avrupa Birliği), NAFTA (Kuzey Amerika Birliği), Şanghay Beşlileri gibi dünyada kurulan çok devletli organize birlikler bu gelişime örnek gösterilebilir. Kürtlerin gelinen bu koşullarda milli sorununu çözümü noktasında milli meselesini ele alışı; eskiden olduğu gibi milli devlet olma şeklinde mi, yoksa çok milletli bir siyasal bileşim içinde mi olacağı noktasında sorularda düğümlenmiş görünüyor. Bu gelişim sadece siyasal nedenler ile izah edilemez. Yani sorun Kürtlerin kendisini boyunduruk altında tutan bölge devletlerine ve onların işbirlikçisi emperyalistlere karşı güçsüzlüğünden kaynaklanmamaktadır. Kürtlerin özellikle var olan sosyal yerleşim ve yaşam posizyonundan ve son otuz yıl içinde yaşanılan küresel iktisadi koşulların yaratmış olduğu bölgesel şartlardan da ileri gelmektedir. Özellikle bu sosyal ve iktisadi koşullar Kuzey Kürdistan’da ve Türkiye Kürtlerinde oldukça belirgin haldedir. Nitekim kuzey Kürtlerinin, son yıllarda siyasal olarak Türkler ile ayrılma yerine birlikte yaşama seçeneğini ileri sürmesi bir tesadüf değildir. Bir yerde milli sorunların kapanma eşiğine geldiği bu çağda Kürtler çok milletli siyasal yapılarda özgür bir milli bir grup olmanın haklarını arama telaşı içine düştüler. Haklar, kelimesine vurgu yapıyoruz. Bir milletin özgürleşme hakkı elbette o millet tarafından sonuna kadar kullanılmalı. Kolektif olsun bireysel olsun bu haklar sonuna kadar kullanılmalı. Kürt milleti kendi kaderini tayin etmeli. Fakat Kürtler yeni bir süreci yaşıyor. Yaşanan bu yeni sürecin koşullarına uygun hakları özgürleştirebilir. Kuzey Kürtleri bu gün bu hakları başka milletler ile birlik içinde özgürleştirmek istiyor. Sorun bir zihniyetin değişimi değil, değişimler hep olacaktır. Haklar sorunu da değil. Sorun günün dünyasında ve içinde yaşanılan coğrafyada Kürtlerin özgürleşmesine vereceği siyasal biçimin içeriğindedir. Bağımsız Birleşik Demokratik Kürdistan programı artık geride kaldı. Federasyon, Otonomi, Kanton, Federal çok milletli ve kimlikli halklar için oldukça siyasal birlik modeli var. Şimdi bu siyasi perspektifin içi bilimsel olarak doldurulmalı.

Mamosta Bahoz pıştî demêkı dırej tû bı xerhatı malpara Newroz comê û te bı ber ferahî û bı kûrahî hındek xel anına zıman desteta xwşbê. Lebelê ev xela dawî serbxwa û demoqratîk azadî ma tı dıbê gelê kûrt haq nekırîya.bı dıtınamın ya serxwbûn ya na.bı sılavê gerım.Evdıla MÊRDÎNÎ.

Bazi eski arkadaslarin ayakta olduklarini, kaybolup gitmediklerini ve hala cevherlerinin sönmedigini görmek oldukça sevinç vericidir. Ne var ki; bu yaziyi aci bir tebessümle okurken nereden nereye geldigimizi de düsündüm. Millet ve ülke olma bilinciyle hareket etmek ve yazmak son derece önemlidir. Kürt milletinin, diger baska milletler ve halklarla hangi biçimde olursa olsun birlikte yasamasini savunmak, beraber yasayacaklariyla tam esitligini savunmaktan geçer. Buda öncelikle, Kurd milletinin bagimsizligini kazanmasiyla mümkündür. Bagimsizlik olmadan baska milletlerle esit kosullarda birlikte yasamanin mümkün olmadigini artik her kes biliyor. Geri kalan siyasi "çözüm" biçimleri konjuktureldir, ara çözümlerdir, geçicidir. Ispanya örnegine bakmak yeterlidir. Bagimsizlik ve tam esitlik isteminden ve icraatindan vaz geçmeksizin ara çözümler için siyasi programlara ve mücadeleye sahip olunabilir. Örnegin, Türk sömürgeci sisteminin vahsi asimilasyonuna karsi, anayasal hak olarak belirlenmis ana dilde okul egitimi için mücadele etmek bu gün oldukça önemlidir. Dil, var olmanin ilk kosuludur. Bunun için siyaset olusturmak gerekiyor. Ancak; bu gün tartisilan sorun bu degildir. Esasinda, Türk ordusu genel kurmayi teorisyenlerinden çikan görüslerle iyice, asilmasi zor kalin çizgilerle ayrismak ve "Türkiyeciligin" her türlü versiyonuyla bütün düsünsel baglari koparmak Kurdistan devrimci aydilarinin ilk isi olmalidir. Bu olmadan yeni siyasi seçenekleri istemek bir ise yaramaz. Aydin cürreti ilk adimdir. MM

Canım benim, Bunca istirhatan sonra bize söyleyeceğin bu mu olmalıydı? Bu, birazda Amerikayı yeniden keşfetmeye benzedi. Buna gerek var mıydı, canım benim? O dediğin şeyin patent hakkı başkasına ait. Vallahi patent sahipleri seni dava ederlerse haklılar. Hatta patent sahibi kim kavgası bile İmralı ve Stolckholm arasında yapıldı. Bunun için parti kurdular. Uğrunda bir ömür tüketiler. Bir arpa boyu yol almasalarda, gözümüzün içine baka baka; 'tarih bizi doğruladı' yalanını kulaklarımıza öflediler. Hatıratlara geçti bu mecara. Şimdi ikinci aşama yaşanıyor. Demek ki, çok gerilerde takip ediyorsun. O dediklerinin adresi Newroz Com değil. Dediklerinin patent sahipleri onu makalelerden mektuplara sıçratılar. Mektupların muhatabı Kürdler değil, Türk egemenlik sistemin ilgili-ilgisiz sorumlularıdır. Sen ise hala makale aşamasındasın. Hatırlatayım dedim. Kendine bak. HHY

BAHOZ YOLDAS sen yolu erken tamamlayan 50 m kosucusuna benzemissin allah nefesini daim kilsin .ERKEN DÖKÜLMEDIK YASLILIK BIZI DUMAN ETTI VE UMUTLARIMIZ SOLDU SÖYLE. doktor

Perspektif (.......) Neyin perspektifi?. Bir halkin kutuluscusu olacaksin ve hep perspektif sonacaksin...? Icreat lazim kar lazim yani savasacaksin, alternatifi koymakla olmuyur. Recatelarle bu isler olmoyur.....Kurdistan bilimseldir bunu sagirlar bile doydu ama biz halen doymadik. 1976-2010? Dusmanin kac tavuguna dukandik! En son kamisli,bir intikamini aldikmi? halen bilisel,bilimsel. Arnavutculukla bu isler olmuyur. Bagimsiz demokratik tek Kurdistan hedef alinmali.

HEP İLK ÇIKIŞI YAPAN SEN OLDUN. DOĞRU SÖYLÜ YORSUN. KÜRTLERİN % 15 BİLE BEĞENMEDİĞİMİZ DTP Yİ DESDEKLEDİ. % 85 TC PARTİLERİNE OY VERDİ. BİZİM AKLI EVVELLER HALA KESKİNLİK GÖSTERİYOR. SELAMLAR...

Sayin hoca sen yazamya devem et sen yazinca bazilarina dokunyor. cünkü onlar ülkeden haberleri yok birde kalkip Bagimsiz Kurdistandan bash ediyorlar MM( mehemet Müfit)-(HHY Hasan Hüseyin yildirim)Acaba bunlar neredeler neler yapioyrlar bunu biz Kawa kitlesi biliyoruz sen merak etme sana basarlar dilerim saygilarimla icinde KAWA cilik ruhunu tasiyan bir yoldasin.

SON YAZIYA HITABEN DIYORUM T.C YUZDE 88 MUHALEFE RAGMEN KURULDU.ONEMLI OLAN CEKIRDEK VE MOTOR GUCUDUR.SU AKAR YATAGINI BULUR DOGRU BIR TOHUMUN UZERINE KAMYONLARCA TOPRAK DA DOKSEN BIR YERLERDEN FILIZLENIR..BAYATLANMIS TEORILERLE AMAC SUNI GUNDEM YARATMAKSA AMENA...AMA AB,YADA ORTADOGU VEYA HERHANGI BIR BIRLIGE ANCAK KENDI OZ KIMLIGINLE BIRLIK UYESI OLABILIYORSUN SAYIN ......!YINE KENDINI GUNDEME GETIRDIN YA BU DA ONEMLI ASLINDA SON PRAGRAFA KADAR NE DEMEK ISTEDIGINI ANLAMADIM AMA BAGLAMAN BENI SASIRTMADI 88 E KADAR EFSANEYDIN SONRASI MALUM.FAZLA BIR SEY YAZMA GEREGI DUYMUYORUM.ISA MESIH IN DEDIKLERINI 400 SENE SONRA INSANLAR UYGULADI..BAKARSIN BIZIMKILERIN DUSUNCELERIDE BIR KAC YUZ YIL SONRA GERCEKLESIR.NE DERSINIZ? AMA BIR SEY YAPMAMAK TESLIMIYETCI TEORILERDEN DAHA IYI KANIMCA ,INSANI DURUS DA BIR ERDEMDIR.semsurlu

Yeni Yorum yaz

Bu alanın içeriği gizlenecek, genel görünümde yer almayacaktır.

Düz metin

CAPTCHA This question is for testing whether or not you are a human visitor and to prevent automated spam submissions.