Osman Sebri ile Seyh Emin birlikte Qedri Cemil Paşa'nın ziyaretine gidiyorlar.
Selamlaştıktan sonra Qedri Cemil Paşa Osman Sebri'ye dönerek : „ Türkler senin iki amcanı öldürdükten sonra hiç korkmadınmı?“ diye bir soru soruyor.
Osman Sebri bu soruyu şöyle irdeliyor: „Qedri Cemil Paşa'yı görmeden önce bir çok şehirli beyi görmüştüm ve düşüncelerini biliyordum. Bundan dolayı ben Qedri Cemil Paşa'nın sorduğu sorudan dolayı acız olmadım. Bir aşiret reisinin oğluna böyle bir soru çok ağır gelir. Aşiretler içindede böyle şeyler söylenmez. Böyle sorulara çok sert cevap verilir. Şehirlilerin mantıkı aşiretlerin ki gibi olmadığından dolayı, böyle ham sorular sorabiliyorlar. Bundan dolayı ben kendisine çok yumuşak bir cevap verdim:
Hayır efendim!! amcalarımın öldürülmesi beni korkutamaz.
Qedri Cemil Paşa: „bunun manası senin gönlünde ülke için çalışma istemi var?“ diye sordu.
Evet dedim. Kalbimin ateşiyle herkesten daha fazla çalışabilirim dedim.
Qedri Cemil Paşa Osman Sebri'nin tutumundan çok memnün oluyor ve başlıyor sürgün edilen Kürdler üzerine ve özellikle Hezret'in oğlu Masum'dan söz ediyor.
Belli bir dönem ikisi ayrılıyor ve daha sonra Osman Sebri yeniden Qedri Cemil Paşa'ya gidiyor. Bu sefer iki Kürd meselesi hakkında nasıl ortak bir şekilde çalışacaklarına dair planlar yapıyorlar. Sonuçta ikisi anlaşıyor ve daha sonraki süreçte ilişkilerini sürdürmek için gizli şifreleri hazırlıyorlar.
Kaniya Ereban'a vardıkları zaman Osman Sebri trenden iniyor.Osman Sebri, Hüseyin Hilmi Atik'ten sonra Kürd ve Kürdistan meselesi üzerine konuşan Qedri Cemil Paşa ile tanışmaktan dolayı çok seviniyor. Ayrıca Qedri Cemil Paşa yıllar öncesi Hevi gibi Kürd örgütlerinde çalışmış ve tecrübeli bir şahsiyetti..
Osman Sebri bir araba ile Urfa'ya ve oradan at ile Kahta'ya gidiyor.
Osman Sebri'nin anlatımlarına göre Kahta'ya vardığı zaman hiç kimse kendisini karşılamaya gelmiyor. Bölgedeki devlet memurları ve subaylar herkesi tehdit etmişler. Çarşıda insanlar Osman Sebri'yi gördükleri zaman utançlarından başlarını önlerine eğerek geçiyorlarmış. Devlet insanları aşiret reislerine karşı kışkırtmış vs...
Osman Sebri'nin verdiği bilgilere göre devlet Mirdesilerin mal ve mülklerine el koymuş. Zeynel'de Rişvanların başında olmasına rağmen devlet aşiret yapılanmasını kendisine karşı kışkırtmış ve izole etmişti. Osman Sebri, Zeynel'e devlet memurlarını izole etmek için bazı önerilerde
bulunuyor, fakat Zeynel çekiniyor. Osman Sebri'nin maddi imkanları yok, Zeynel'den para istiyor Ankara'ya gitmek için ... Amacı Ankara'da Haci Bedir Bey'in bazı tanıdıklarına ulaşarak Kaymakam ve subayların baskılarına son vermek veya azaltmak içindi... Osman Sebri'nin söylemiyle Zeynel'i korkutmuşlardı... Zeynel Osman Sebri'yi „aşırı“, Osman Sebri ise onu „korkak“ olarak değerlendiriyor.
Bu arada kaymakam Osman Sebri'ye haber göndererek Zeynel'den uzak durmasını ister. Osman Sebri kazaya giderek durumu Zeynel'e aktarıyor. Kaymakam Zeynel'e düşmanlık yapıyor ve askeri depodan 20 silahı çaldırtıyor ve bunları Zeynel'in üzerine atıyor. Bu arada Zeynel ve kardeşinin iki oğlunu tutuklatıyor. Zeynel'in yeğenlerine bir hayli işkence yapıyorlar.
Zeynel Osman Sebri'ye bir haber gönderiyor ve kendisine istediği girişimlerde bulunabileceğini ve tüm maddi imkanlarının onun hizmetinde olduğunu söylüyor..
Osman Sebri bu arada Ankara'ya iki telgraf göndererek durumu izah etmeye çalışıyor.
Belli bir dönem sonra Zeynel ve kardeşinin çocukları serbest bırakılıyorlar.
Fakat, bu arada Gevezi Osman Paşa'nın oğlu Bedir Paşa bölgedeki devlet memurlarıyla birleşerek Osman Sebri'nin, Zeynel'in ve diğer ağaların düşmanlığını yapıyor.
Osman Sebri'nin söylemiyle „Bedri Paşa kaleşce amcalarını idama gönderdikten sonra bölgedeki ağalarıda ayağa düşürmek istiyordu“....
Fakat, bu arada bölgedeki devlet yetkilileri Osman Sebri hakkında düzmece raporlar hazırlıyorlar. Bunlardan biri :“Osman Sebri sürgünden döndükten sonra Erdimin tüm ağalarıyla görüşerek Türk hükümetinin yaptığı zulüm üzerine konuşmalar yapmış. Arpeci Haci Muhamed Efendi eniştesi olan Rişvan aşiret reisi Zeynel'i görmeye geldiği zaman, Osman Sebri ve Erdimin diğer bütün ağaları onunla görüşmeye gitmişler. Orada bir siyasi parti kurmuşlar, çok insan bu partiye katılmış. Partinin amacı Xoybun'un yardımıyla ülke de bir devrim yapmak
ve bir Kürd hükümetini kurmaktır. Partinin başkanı Arpeci Haci Muhamed Efendi ve sekreteri de Osman Sebri'dir“ diye......
Osman Sebri, bu iddiaların doğru olmadığını aşiret reisleriyle toplantı yapmadığını Arpeci Haci Muhamed Efendi ise memurların şikayetlerinden sonra Malatya'ya gittiği zaman tanıdığını söylüyor.
Osman Sebri Malatya'ya gidiyor... Oradaki yetkililerle görüşmeler yapıyor... Fakat Vali Osman Sebri'nin Kahta dönmesini istemiyor. Osman Sebri 2 aya yakın Malatya'da kalıyor.. Fakat, kış olmadan Kahta'ya dönmek istiyor.
Osman Sebri Vali'ye rağmen Kahta'ya dönüyor.
Bu arada devlet memurları Osman Sebri'ye yönelik kurdukları komploya 64 tanede şahid bulmuşlar. Bu şahidlerde „bizim onları partiye almak istediğimizi ve Türk devletine karşı savaşa teşvik etmek istediğimizi“ söylemişlerdi.
Osman Sebri Kahta'ya vardıktan bir gün sonra „26 ağa ve ağa çocuğu ile birlikte“ tutuklanıyor.
Askerler bunları kışın ortasında Malatya'ya götürmek istiyorlar. Yollar karlı olduğundan dolayı Adıyaman üzerine götürüyorlar.
Osman Sebri „bu ihbarın Bedri Paşa tarafından yapıldığını, nasıl amcalarımı idama götürdüyse, beni, Zeynel'i ve diğer tüm ağalarıda öldürtmek istiyordu“ diyor.
Osman Sebri'nin anlatımlarına göre Bedri Paşa'nın dayısının oğullarıda tutuklanan ağalar içinde vardı. Her ne kadar Bedri Paşa yeğenlerini listeye koymak istemiyormuş, devlet memurlarının istemi üzerine bunu yapıyor.
Bu arada Osman Sebri 3 şeyi aklında planlıyor:
„1) Ülke için mücadele de geri kalmamam lazım,
2) Bedri Ağa'nın öldürülmesi gerek,
3)bu iki şeyi yapmak için kaçmam lazım“
Sonuçta Osman Sebri ve seyisi kazaya götürülüyor. Bu arada diğer ağalarda getirilmiş.. Osman Sebri seyisin atı üzerine silah gizlemiş. Ağaları kazada topladıktan sonra Bedir Ağa'yı getiriyorlar, fakat tutuklu değil.. Onu da vali ve mahkemenin önünde ifade vermek için yani şahitlik için getirmişler.
Osman Sebri Bedri Paşa'yı öldürerek kaçmayı planlıyor. Nede olsa 6 yada 7 gün birlikte yolculuk yapacaklar. Yolda Bedir Ağa'yı öldürüp 10 yada 15 saat içinde Kilis üzeri Suriye'ye geçebileceğini planlıyor.
Osman Sebri yolda Bedri Paşa ile yüzyüze geldiklerini ve ikisinin de güldüğünü söylüyor. „ O bana vuracağı darbeden ve bende ona vuracağım dardeben dolayı gülüyorduk“ diyor.
Yolda askerler Osman Sebri'nin seyisinin üzerindeki silahları buluyorlar. Bedri Paşa Osman Sebri'nin bu silahla kendisini öldürdükme istediğini söylüyor.. Osman Sebri'de satmak için getirdiğini söylüyor.
Sonuçta ağaları Malatya'ya götürüyorlar.. Hüseyin Husni adlı Kürd asılı bir albay bunların soruşturmasını yapıyor. Albay bir hayli bunlara kolaylık sağlıyor ve bazı şahidler ifadelerini değiştiriyor. Albay Osman Sebri'ye çıktıktan sonra ülkeyi terk et!! yoksa Türkler seni öldürürler diyor.. 7 hapisten sonra Osman Sebri serbest bırakılıyor.
Osman Sebri Kahta'ya geri döndükten sonra kendi ailesini ve Şükri amcasının ailelerinin durumuna bir çare bulup yurtdışına çıkmak istiyordu.
Her ne kadar devlet Mirdesilerin arazilerine el koymuşsa da iki aileyi geçindirecek imkanlar vardı. Osman Sebri iki aileyi birleştiriyor ve Bedri Paşa'yı nasıl öldüreceğini planlıyor.
Aslında Osman Sebri ile Bedri Paşa'nın akrabalıklarıda var. Osman Sebri'nin amcası Emin Ağa , Osman Paşa'nın yeğeniydi. Emin Ağa'nın oğlu Weysi Osman Paşanın kızı ile evliydi ve aynı zamanda Osman Sebri'nin eşinin annesiydi.
Yani Osman Sebri eşinin dayısını öldürerek ülkeyi terketmek istiyordu.
Bu arada Osman Sebri Urfa'ya taşınacağını söylüyor ve halk tarafından farklı şekillerde değerlendiriyor. Aslında Osman Sebri Bedri Paşa'nın sarayına gidip onu öldürmek istiyor. Fakat, Osman Sebri Urfa'ya gittiği zaman Bedri Paşa'yı çarşıda görüyor. Onun Urfa'ya geliş nedenini soruşturuyor, sağlık nedenlerinden dolayı doktora geldiğini öğreniyor.
Osman Sebri Urfa'da dayısı Emin Ağa'da kalıyor.
Yukarıda da vurguladığım gibi Osman Sebri'nin söylemiyle Fırat'ın batı yakasındaki Gevozan aşiretinin bölgesine Bedri Paşa'yı öldürmek istiyordu. O kendi ayaklarıyla 100 km Suriye sınırına yaklaşmış.... Osman Sebri amcası Emin Ağa'nın evinde olduğu zaman Bedri Paşa'da eve geliyor. Ne de olsa yakın akrabalar.
Devam edecek.
Aso Zagrosi