[b][i][color=#0033CC]"Sahtekârlığın evrensel düzeyde egemen olduğu dönemlerde, gerçeği söylemek devrimci bir eylemdir."
George Orwel[/color][/i]l[/b]

Kürt-Kıran-Partisi kara kutularından Cemil Bayık; beyinleri bizzatihi kendisinin de emir ve uygulamaları ile 30 yıllık pratikleri sonrasında dumura uğratılmış Kürt kitlelerinin; gerek Kürdistanda, gerekse türkiyenin metropollerine sömurgeci işgalci türk-ırk devletinin vahşi uygulamaları sonucu göçertilmiş Kürtlerin Abdullah Öcalanın bilmem neresindeki kılların dökülmesi bahanesi ile sokaklara döktürülüp sömürgeci işgalci türk-ırk devletinın polisine, jandarmasına yem olarak sunulup katledilmesinin ihtimalki boşa çıkarılabileceğini düsünmüş olacakki, bu sefer bu planlarına [b][i]siyasi[/i][/b] bir kisfe-kılıf takmayı ihmal etmemiş !

Kürt-Kıran-Partisi kara kutusu Cemil Bayık şöyle buyurmuş: [i][b]"ABD'nin Türkiye için öngördüğü yaklaşımın[/b][/i] [b][color=#FF0000]'Kürtleri kabul edeceksin, kabul etmeyle Kürtler PKK'den kopabilir, eğer koparsa baskılarla PKK teslim alınabilir, teslim alınamazsa zaten siyasette tecrit edilmiştir, askeri bir darbeyle üzerine gider ve bitiririz'[/color][/b] [i][b]şeklinde olduğunu[/i]"...[/b] buyurmuş!
[i]
Ardından da [b]'Eğer AKP'yi Kürdistan'da bitirirsek, devletin PKK'yi tasfiye etmek için elinde kullanabileceği hiçbir siyasi güç kalmayacaktır. AKP onların son umududur. AKP'yi kapatmamalarının nedeni de budur. AKP üzerinden PKK'yi tasfiye etmeyi düşünüyorlar. AKP'ye verilen görev budur. Ellerinde başka bir güç yok. Ellerinde başka bir gücün kalmaması devleti çözüme mahkum edecektir. AKP bunun son aşaması olarak ele alınabilir. AKP'den umutları olduğu müddetçe sorunun çözümü için adım atmayacaklardır. AKP'yi Kürdistan'da bitirirsek, diğer partiler gibi yaparsak sonuca gidebiliriz.“[/i][/b] diyerek agzındaki baklayı (her nedense bu Kürt-Kıran-Partisinin Kara Kutuları ağızlarındaki baklaları düşürünce KARGALAR aklıma geliyor) çıkarınca ne kadar sahtekar ve manipulatör olduklarını da açık-seçik ortaya döküyorlar dökmelerine ama, gel görki Kuzey Kürtlerinin beyinleri bu Kürt-Kıran-Partisi kara kutuları ve manipulatörleri tarafından öylesine dumura uğratılmışki kim, nerde, ne zaman, niye, nasıl demiş-yapmış yaptırmış kimsenin umurunda bile değil!

Yukarıdaki iki alıntı hakkındaki genel düşüncelerimi belirtikten sonra soracağım sorulara geçeceğim: Bir kere eğer ABD nin sömürgeci işgalci (dikkat ettiyseniz türk-ırk devletinin bu karekterlerinden yani SÖMÜRGECİ VE İSGALCİ karekterlerinden bahseden yok artık siyasal lıteratörümüzden bu Kürt-Kıran-Partisi tarafından çıkarıldı!) türk-ırk devletinin Kürtleri Tanıması derekesine getirilmesi gibi bir programı varsa (kı vardır ve kara kutu -cemil bayık- nun bilgisi dahilindedir) bu kosteklenmemeli ve desteklenmelidir.. Ulusal Kurtulus Mücadelesi prensip ve ilkelerine aykırı bir yanı yoktur.. Kürtlerin ABDnin kuresel proğramına kafa tutmak gibi bir lüksleri yoktur ve olmamalıdır.. Ajandalarına DÜNYAYI KURTARMA, ANTİ-EMPERYALİZM gibi proğramlar, Kemalizmin 21.yüzyıl uygulayıcıları vs gibi Kürt ve Kürdistan düsmanlığı olanların maskelerinin düşürülmesi Kürt ve Kürdistan ve dünya kamuoyuna teşhir edilmesi bir elzemlilik arz etmektedir.

Kürdistanda (sadece AKP değil) bütün türkiyeliliği esas alan partiler (DTP ve diğer versiyonları gibi) yasaklanmalı ve akibetleri chp mhp gibi sömürgeci isgalci türk-ırk ideolojisinin açık legal savunucuları ve uygulayıcıları gibi olmalıdır..Eğer bunda samimi olsalar (ki böyle bir saflığı ancak aptallar Kürt-Kıran-Partisinden bekleyebilir) hay-hay diyeceğim ama asıl sorun burda yatmamaktadır..

Nedir peki asıl sorun?

Asıl sorun AKP CHP SHP ANAP SP vs vs partileri sözüm ona DÜZEN PARTİLERİ olarak göreceksin ardından da Kürtlerin adına oluşturulmuş bütün kurumlarda DÜZEN PARTİLERİnın de çok çok gerisinde olan siyasal taleplerle (kı bunlara talep denirse eğer) talepleri dillendireceksin!!

Diyelimki akp yi Kürdistan da sömürgeci isgalci türk-ırk siyasal egemenlik sisteminin temsilcisi olduğu için (ki öyledir de) yok ettin!

Peki iradesi Abdullah Öcalanın elinde olan (abdullah öcalanın iradesininde sömürgeci işgalci türk-ırk devletinin genelkurmayının elinde ve himayesinde olduğu dünyanın en aptal insanları tarafından görülebilecek açıklıkta ve berraklıkta olmasına rağmen hala bazı beyinsiz Kürtler tarafından nasıl algılanamaz gorulemez o da ayrı bir tartışma konusu olsun) DTP ve diğer yeni-eski versiyonları nereye koyacağız?

Sömürgeci işgalci türk-ırk devletinin uniter yapısı (yani Sömürgeci isgalci türk-ırk devletinin orta-doğudakı statikosu) ile bir sorunları olmayan.. Bayrakları ile bir sorunları olmayan... DTP ve versiyonlarını ne yapacağız? DTP ve yeni-eski versiyonlarının chp mhp ve akp den farkı sadece sözüm ona Kürtlerin partisi olmasındanmı?

Akp Kürdistanda bitirilecekse bdp ne olacak? akp de tek devlet tek bayrak tek..diyor DTP ve yeni-eski versiyonları da !

Demekki sorun akpnin bitirilmesi sorunu değıl..

Sorun kara kutunun (cemil bayık) da dedigi gibi orta-doğuda globalleşme programlarına artık sığmayan statikocu türk-ırk devlet modellerinin rütuşlanıp (turkiye örneğinde olduğu gibi) Kürtleri taniyan ve haklarının anayasal güvenceye (Güneydeki Federal Kürdistan Modeli gibi) kavuşturulmasına tahammül edemeyen bürokratik-asker (sız bunu teşkilat-i Mahsusa olarak okuyun) elit takımının ajandalarındaki programlar ile, abd eksenlı akp çizgisinin çatışması olarak görülebilir ve öyledirde..

Dolayısı ile; [b]sömürgeci işgalci türk-ırk devletinin Kürdistandaki siyasal temsicileri olan (türk egemenlik sisteminin kurucuları-koruyucuları-kollayıcıları olan) CHP MHP ANAP AKP vs partilerin Kürdistandaki varlıklarına HAYIR![/b]

Ama aynı zamanda Kürdistan Ulusal Kurtulus Mucadelesini türkiyenin demokratiklestirilmesi ve türk-ırk devletinin orta-doğuda güclü uniter yapısı ile korunması ve kollanması gibi ne olduğu, kime hizmet ettigi belli olan program ve söylemlerle rüştünü ıspatlamış bir DTP de hayır!!

Türk-ırk devletinin [color=#FF0000]DİPLOMASI, BELGESİ[/color] oldugu türkler tarafından dile getirilen [b]Lozanı tartışmak türk ulusunun onurunu zedeler diyen;[/b]
[b]Kürdistan da isgalci ve sömürgeci türk-ırk devletinin uniter yapısı ile bir sorunumuz yok diyen;
Kürdistan da isgalci ve sömürgeci türk-ırk devletinin bayrağı ile sorunumuz yok diyen;
Kürdistan da isgalci ve sömürgeci türk-ırk devletinin resmi dili ile bir sorunumuz yok diyen;
Kürdistan da isgalci ve sömürgeci türk-ırk devletinin askeri-polis varlığı ile hiç sornlarının olmadığını soyleyen Kürt-Kıran-Partisi ve onun legal türevlerı olan dtp-dbp versiyonlarına da hayır![/b]

Yazımı sayın Dara Cıbranın 13 kasım 2009 tarihli [b][color=#FF0000]TÖVBE VE TESLİMİYET[/color][/b] baslıklı yazısından bir alıntı ıle sonlamak istiyorum: [i][color=#0033CC]"Kadrolar politik ve ideolojik olarak sersemletilip ülke gerçekliğinden, mücadele hedeflerinden uzaklaştırılmıştır. Bazılarının barış grupları dedikleri, benim teslimiyet ve tövbe grubu dediğim şu grup sözcülerinin yaptığı açıklamalara, bakışlarına, yüz ifadelerine, dudaklarının etrafındaki gölgelere bakarsanız adeta tövbe resmedilmiş durumda. Acaba, bunlar şairin deyişiyle çiçekler içinde bir ülke armağan etmek için dağa gittiklerini mi unuttular? Yoksa niçin kavgaya atıldıklarını mı hatırlayamıyorlar ? Belki de hangi tarihe, hangi güce bağlı olduklarını şaşırıverdiler ! Sahi gelecek kuşaklar bunları Kürdistan tarihinin bir parçası olarak mı okuyacaklar yoksa Türkiye tarihinin bir parçası olarak mı? Acaba hafızaları ve bilinçleri büyük bir yara almış desek abartı mı yapmış oluruz? Yoksa PKK ye adım attıkları gün kişisel tarihleri bitti ve “yeni“ dönemlerindeki tarihsel rolleri bu muydu?"[/color][/i]

Yüreğinde Kürt Ulusunun özgürlüğü ve ülkesinin bağımsızlığı ateşi yanan her Kürde ve Kürdistanlıya bin selam olsun!

Bijî Kurd û Kurdistan!
08-02-2010